2. Sınıf İngilizce - Fruits - Konu Anlatımı

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Uyanan Gençlik

  • ******
  • Join Date: Kas 2010
  • Yer: HATAY
  • 7462
  • +547/-0
  • Cinsiyet: Bay
2. Sınıf İngilizce - Fruits - Konu Anlatımı
« : 27 Nisan 2016, 16:14:31 »
THESE ARE __________ . THEY ARE __________ :
Bu kalıp, çoğul sebze ve meyvaların adını ve rengini söylememize yarar.

These are oranges. They are orange. (Bunlar portakallar. Onlar turuncu renkte.)
These are grapes. They are green.  (Bunlar üzüm. Onlar yeşil renkte.)
These are lemons. They are yellow. (Bunlar limonlar. Onlar sarı renkte.)

WHAT IS THİS? & WHAT ARE THESE? :
Bu soru kalıpları ile (yakındaki) tekili ve çoğul nesnenin ne olduğu öğrenilir.

- What is this? / - It is an cake. (- Bu nedir? / - O bir kek.)

- What is this? / - It is a broccoli. (- Bu nedir? / - O bir karnabahar (brokoli))

- What are these? / - They are strawberries. (- Bunler nedir? / - Onlar çilekler.)

- What are these? / - They are sandwiches. (- Bunlar nedir?) / - Onlar sandviçler.)

IMPERATIVES (EMİR CÜMLELERİ) :

Kişi veya kişilere yapmaları gereken eylemi anlatan cümleye imperative (emir cümlesi) denir. Bu yapı verb (fiil) ile başlar.

Show me apples! (Bana elmaları göster!)

Smell the melons! (Kavunları kokla!)

Give me a banana! (Bana bir muz ver!)

Make fruid salad! (Meyva salatası yap!)

Cut the peaches! (Şeftalileri kes!)

Eat the grapes! (Üzüm ye!)

Colour the lemons! (Limonları (Limon resimlerini) boya!)

Buy a watermelon! (Bir tane karpuz satın al!)

 HOW MANY _________ ? :
Bu kalıp, bir yerde bulunan nesnenin kaç tane olduğunu öğrenmemizi sağlar.

- How many bananas?  (- Kaç tane muz var?)
- There are two bananas. (- Üç tane muz var.)

- How many apples? (- Kaç tane elma var?)
- There are four apples. (- Dört tane elma var.)

- How many toasts? (- Kaç tane tost var?)
- There are six toasts. (- Altı tane tost var.)

- How many pizzas? (- Kaç tane pizza var.)
- There is a pizza. (- Bir tane pizza var.)

THE SIMPLE PRESENT TENSE (BASİT GENİŞ ZAMAN) :
Hergün yaptığımız - tekrarladığımız - eylem(ler)i anlatır.

I eat an apple every day. (Ben hergün bir elma yerim.)

I eat a banana every day. (Ben hergün bir muz yerim.)

I like sandwiches. (Ben sandviçleri severim.)

He / She ile başlayan olumlu cümlede verb (fiil) - s veya - es eklerinden birini alır.

Rose eats oranges. (Rose portakal yer.)

Erdal drinks milk every morning. (Erdal her sabah süt içer.)

Sally always eats a toast every day. (Sally hergün daima bir tost yer.)

Cümlede don't varsa, yapı olumsuzdur.

I don't eat three apples every day. (Ben hergün üç elma yemem.)

I don't like lemons. (Ben limonu sevmem.)

I don't love fruid salad. (Ben meyva salatasını çok sevmem.)

Cümlede doesn't varsa, yapı olumsuzdur.

Hakan doesn't drink tea every morning. (Hakan her sabah çay içmez.)

Mary doesn't have a sandwich every morning. (Mary her sabah sandviç yemez.)

He doesn't like grapefruits. (O greyfurt sevmez.)

Do veya Does ile başlayan cümleler soru halindedir.
Olumlu cevaba Yes, olumsuza No ile başlanır.

- Do you eat bananas? (Sen muz yer misin?)
- Yes, I do. (Yes, I eat bananas.) (Evet, ben muz yerim.)

- Do you drink milk every morning? (Sen her sabah süt içer misin?)
- Yes, I do. (Yes, I drink milk every morning. (Evet, ben her sabah süt içerim.)

- Do you drink tea every morning? (Sen her sabah çay içer misin?)
- No, I don't. (No, I don't drink tea every morning.) (Hayır, ben her sabah çay içmem.)

- Do you like pears? (Sen armut sever misin?)
- No, I don't. (No, I don't like pears.) (Hayır ben armut sevmem.)

- Does Erdal drink milk every morning? (Erdal her sabah süt içer mi?)
- Yes, he does. (Yes, he drinks milk every morning. (Evet, o her sabah süt içer.)

- Does Sally eat a toast every morning? (Sally her sabah tost yer mi?)
- Yes, she does. (Yes, she eats a toast every morning. (Evet, o her sabah bir tost yer.)

- Does Teddy like honey? (Teddy bal sever mi?)
- No, he doesn't. (No, he doesn't like honey.) (Hayır, o bal sevmez.)

- Does Rose drink tea every morning? (Rose her sabah çay içer mi?)
- No, she doesn't. (No, she doesn't drink tea every morning.) (Hayır, o her sabah çay içmez.)