İmaj danışmanları rehberin editörü Jacqueiine Thompson, imaj danışmanlarının Amerika Birleşik Devletlerindeki 75 şehir, 34 eyalet ve çok sayıda yabancı ülkede hizmet verdiklerini belirtmektedir. Thompson "imaj danışmanlığını bazıları bu mesleği yapanları "imagolog" yada "image maker" olarak adlandırmaktadır; kişinin görünen özelliklerinin konuşma, kıyafet, beden dili ve davranışları yetenekleri ve ruhsal durumu ile uyum içinde olmasına yönelik çalışmalar gerçekleştiren bir meslek olarak tanımlamaktadır.
Sahip olunan kariyere uygun kıyafetlerin seçimi çoğu zaman hem kadınlar, hem de erkekler açısından yapılmak zorunda olunan, zor seçimlerdendir. Bu konudaki kurallar yazılı değildir ve kişiden kişiye değişmektedir. Uygun kıyafet seçimiyle ilgilenen bir psikolog şöyle bir sonuca varmıştır:
"Giyinme ve kendine özen gösterme ipi, kıyafetlere ilişkin bilinçaltı beklentilerine ve önyargılara dayanmaktadır, örneğin; üç parçadan oluşan koyu renk takım giyen, bir iş adamı, kendisini muhafazakar olarak ifade etmektedir. Bunun yanında, kısa paçalı bir pantolon ve tozlu" ayakkabılar ise, düzensiz ve dağınık bir kişiliğin dışa vurumudur."
Bu noktada üzerinde durulan kilit nokta bilinçaltı beklentileridir. Herkesin:kendisine özgü, doğru bir giyim tarzı vardır. Bu yüzden yeni tanışılan bir kişinin görünüşü, belirli standartlarla çelişiyorsa o kişi hakkında rahatsızlık hissedilmektedir. Günümüzde toplum, giyim konusunda her ne kadar, daha toleranslı ise de, yine de bazı beklentiler varlıklarını sürdürmektedir.
İşe uygun kıyafet seçiminde genel olarak üç nokta etkili olmaktadır':'
(1) Çalışan tarafından sunulan hizmet yada satılan mal,
(2) hizmet sunulan müşteri,
(3) şirke: tarafından benimsenmiş kurum imajına göre belirlenmiş kriterler
Sunulan hizmet yada satılan mala uygun giyinmek:
Spor giyime yönelik, renkli Jeanlar, rengarenk tişörtler;satan bir mağaza çalışanı ve pahalı üç parça takımlar, gece elbiseleri satan bir başka mağaza çalışanı arasında, işyerlerindeki giyim tarzları açısından farklar bulunmalıdır. Satıcıların, satılan mal türüne uygun giyinerek müşterinin beklentilerini doğru. Biçimde karşılamaları işlerindeki başarıları üzerinde etkili olmaktadır.
Aynı durum farklı mesleklerdeki kişiler için de geçerlidir, örneğin; otoriteyi temsil eden bir üst düzey yetkili ile özgün fikirlerin yaratıcısı olan bir art direktörün giyim tarzları arasındaki tarz farklılığı kaçınılmazdır.
Hizmet sunulan müşteriye göre giyinmek: Kırsal kesime yönelik çalışan bir şirketin personeli, müşterilerine onların yadırgayacağı, yaşam stilleriyle bağdaşmayan kıyafetlerle hizmet sunarsa, bu kişiler tarafından ters karşılanmaları kaçınılmazdır. Aynı durum üst düzey yetkililere danışmanlık hizmeti sunan bir kişinin Jean pantolon, renkli tişört ve spor ayakkabılarla iş görüşmesine geldiği durumlar için de geçerlidir.
Kurum imajına uygun giyinmek: Pahalı spor otomobiller satan bir galeride belirlenmiş bir kurum imajı olabilir ve yaratılan bu imajın devamının sağlanabilmesi için, çalışanların buna uygun giyinmeleri istenebilir. Böyle durumlarda şirketin belirlediği kurum imajına, müşterilerin beklentilerine ve satışı yapılan mala uygun giyinmek önem taşımaktadır.
Gardırop Yönetimi / (Wardrobc Engineering)
Bu kavram ilk olarak John T.Molloy tarafından, imaj yaratma sürecinde doğru kıyafetlerin ve aksesuarların seçilmesi olarak kullanılmıştır. Kavram daha sonra William Thourlby, Jacgueline Thompson, Emily Cho ve daha başka birçok imaj danışmanınca ele alınmıştır. Danışmanlar her konuda tümüyle birbirleriyle örtüşen, ortak fikirlerde birleşmemekle beraber, yine de bazı temel noktalarda ortak bir platformda yer almaktadır. Sözü edilen bu noktalar:
1.Yeni tanışılan bir kişi üzerinde daha hiç konuşmadan etki yaratılabilir. İnsanlar karşılarındakilerin yeteneklerini öğrenmeye zaman harcamadan sadece giyimleriyle onları değerlendirebilmektedir. Eğer seçilen meslek gün içinde çok sayıda insanla teması gerektiriyorsa, duruma uygun kıyafeti seçmek olumlu ilk izlenimler yaratma açısından büyük önem taşımaktadır.
2.Çalışılmak istenen şirketin kurum kültürü ile imajına uygun giyîm tarzı ve genel görünüş standartları tespit edilmelidir. Bir İşe başvurmadan önce, o yer deki diğer çalışanların ne tür kıyafetleri tercih ettikleri incelenmelidir. Eğer nasıl giyinileceği konusunda kuşku duyuluyor yada tam bir karara yarılamıyorsa, ciddi bir giyim tarzı olarak görülen takımlar tercih edilmelidir. Şirkete kabul edildikten sonra, diğer çalışanların tarzlarına rahatlıkla uyulabilir. Ancak ilk zamanlarda yeni işyerindeki söz sahibi konumda bulunanlarla benzer giyinmek daha olumlu sonuçlar doğurabilmektedir.
3.Bulunulan konuma değil, gelinmek istenen pozisyona, yani belirlenen kariyer hedefine göre giyinilmelidir. Bu noktada ifade edilen; eğer sekreter olarak görev yapılıyor ve daha üst bir konuma gelmek isteniyorsa artık bir sekreter gibi değil, yönetici gibi giyinmek gerektiğidir. Kişiler giyinişleriyle işlerinden tatmin olup olmadıklarını ve İşlerinde ne kadar yükselmek islediklerini karşılarındakilere kolaylıkla iletebilmektedir.
4.Son moda kıyafetlerin iş hayatında yada profesyonel ortamlarda kullanılması uygun tercihler arasında yer almamalıdır. Birçok durumda iş dünyası, üniversite, sanat ya da spor çevrelerinden daha tutucu bir izlenim yaratmaktadır. Modanın yakın takipçisi bile olunsa, etkili bir profesyonel imaj için bundan vazgeçilmelidir. Bayanlar böyle durumlarla daha sık karşılaşmaktadır. Özellikle üst yönetimde görev alan bayanlar için, gardıroplarını bulundukları konuma ve otoriteye yöre düzenlemeleri bir zorunluluktur.
5.Gardıroptaki kıyafet ve aksesuarların seçimi aşamasında bölgesel farklılıklar göz önünde bulundurulmalıdır. Bulunulan coğrafi ortam insanların nasıl giyindiklerini etkileyen faktörlerden biridir. Ülkenin farklı bölgelerinde yaşayan kişilerin, kendilerine özgü giyim tarzları mevcuttur ve bu doğrultuda giyinmek, kişilerin sempatisinin kazanılarak, olumlu ilk izlenim yaratma açısından önem taşımaktadır.
6.Sahip olunan imaj, gardırobun kalitesi ile doğru orantılıdır. Kariyere uygun giyinmek için yapılan harcamalar, geleceğe yapılan yatırımlar olarak görülmektedir. İndirimlerden çok sayıda ve daha az harcamayla bir çok kıyafet sağlanabilir, ancak seçilen kıyafetler ulaşılması istenen konuma ya da yaratılması arzu edilen imaja paralel değilse, yığınlarca kıyafetin bulunduğu bir gardırop anlamsız ve yetersiz olarak nitelendirilmektedir. Bu yüzden giyim konusunda uzman olan kişilere göre yapılması gereken, az sayıda da olsa gardıropta kaliteli kıyafetlerin yer almasıdır.
7. Gardırop için kıyafet seçimi kişisel emek gerektirir.
Olumlu izlenimler yaratmak için etkili olacak kıyafetlerin seçiminde yaş, kilo, boy, ten rengi ve amaçlar gibi kişisel etmenler bir bütün oluşturmaktadır. Çalışılan işteki diğer kişilerin giyiniş biçimlerinin aynen kopya edilmesi, kişinin kendisine ait özelliklerinden hiç bir şey yansıtmadığı ve özgün olmadığı için kişisel imaj üzerinde etkili olmamaktadır.
Kullanılabilecek Renkler ve Aksesuarlar
Bir iş ortamında her çalışanın birbirlerine benzer renkler ya da saç biçimlerine sahip olması yaratıcılıktan yoksun ve sıkıcı olarak görülebilir. Kişiler kendilerini tam olarak dışa yansıtamamaktan yakınabilirler. Ancak bu noktada hatırlanması gereken; oranın bir işyeri olduğu ve yapılan işin özelliğine uygun giyinilmesi gerekliliğidir. Mesleğiniz yaratıcılıkla doğrudan ilgili değilse, şimdiden beklenen işin kalıplarına uyan bir giyim tarzını benimsemenizdir. Bu sizin özgünlüğünüzü kısıtlamaz, tam tersi bu kadar birbirine benzer arasından seçtiğiniz uyumlu renkler, uygun aksesuarlar ve bakımlı saç stiliniz ile "parlamanıza" yardımcı olur.
Öncelikle iş ortamına uyacak renklerin kullanımı üzerinde durulursa, ilk renk birçok insanın gözdesi olan mavi renktir. Mavi; uyumluluğu, sakinliği, muhafazakarlığı ve gençliği çağrıştıran bir renk olması nedeniyle Özellikle erkekler tarafından, giyilen koyu renkli takımların canlandırılması için, gömlek rengi olarak tercih edilmektedir.;Çünkü açık mavi, genç ve.sportmen, lacivert profesyonel görüntüsü ile iş kıyafetlerinin aranan renkleridirler.
Sonbaharı, bir şeylerin sona ermesini çağrıştıran kahverengi ayakları yere basan, gösterişten hoşlanmayan kişiliği temsil eder. Aslında iletişime kapalı olmakla özdeşleştirilir. İş ortamlarında lacivertlere alternatif oluşturur. Özellikle kış mevsiminde siyahlardan sıkılan iş kadınlarının etek, ayakkabı, kemer ve kazak rengi olarak en çok rağbet ettikleri renktir. Erkek giyiminde bazı işyerlerinde ,özellikle belirtilmektedir takım kıyafetlerde ana renk olarak kullanılması önerilmez.
Mevsim farkı olmaksızın, her zaman sıcaklığı ve ateşi çağrıştıran kırmızı ise, iş ortamlarında fazla benimsenmeyen bir renktir. İş kadınları için kırmızının siyahla belirli oranlarda karıştırılmasıyla elde edilen bordo önerilmesine karşın, yine de canlı kırmızı tonlarının boydan boya kullanıldığı (kırmızı elbise, kırmızı çanta, kımızı ayakkabı) kıyafetler önerilmez. Erkekler için, takım kıyafetlerin genel renkleri olan siyah, lacivert ve grinin tüm tonlarını (kahverengi hariç, onu canlandıran renk çoğunlukla sarıdır) tamamlamak amacıyla, az oranlarda kravatlar üzerinde bulundurulabilir.
Güneşin ve İletişimin rengi olan sarı, sahip olduğu tüm iyi özelliklere karşın yine de iş ortamlarına uyan bir renk değildir. Çünkü yüzeyselliği çağrıştırmak gibi bir dezavantajlardır. Ancak yine de kırmızı rengin kullanılması gibi az oranlarda ve belirli kıyafetlerde, aksesuarların içinde kullanılabilir.
Doğanın ve umudun rengi o!an yeşil, İş kıyafetlerinde az oranlarda, örneğin kravat deseninde bulundurulabilen, fazla tercih edilmesi Önerilmeyen bir renktir.
Umutsuzluk ve ölümün sembolü olmasına karşın," İş ortamları İçin seçilen kıyafetlere bakılınca çoğunun siyah olduğu görülür. İş ortamında baştan aşağıya giyinmeye uygun değildir, ancak giysilerin üst (ceket, gömlek), orta (kemer, pantolon) ve alt (ayakkabı) bölümünde kullanılabilir. Bayanların Özellikle tercih ettikleri bir renk olmasının özünde ise, siyah rengin cisimleri "olduğundan küçük gösterme" etkisi yatar. Bunun yanı sıra kullanım açısından hemen her renkle uyum sağladığı için siyah bir takım yada etek, gardırobun "yangından ilk kurtarılacak" kıyafetidir.
Grinin bir çok kişinin favori rengi olmasının temelinde yansız, uçucu bir renk olması yatar. Saygınlığı ve olgunluğu çağrıştırması nedeniyle de iş kıyafetlerinde tercih edilir. Grinin her tonu profesyonel giyime uygundur, ama ilgi çekiciliği sağlamak için biraz renk katmak gerekir, örneğin; bayan giyiminde koyu bir griyi canlandıracak en uygun renklerden biri "şeker pembesi"dir.
Pembe, magentadan, uçuk pembeye kadar tüm tonlarıyla özellikle de kız bebeklerini çağrıştıran dişi bir renktir. Bu özelliği nedeniyle profesyonel giyimde olgunluktan yoksun, çocuksu izlenim yaratmaması için ancak koyu renkleri canlandırma amacıyla kullanılmalıdır.