Ateş - Ansiklopedik Bilgi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11656
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Ateş - Ansiklopedik Bilgi
« : 19 Mayıs 2014, 09:40:10 »
Alm. Feuer, Fr. Feu, İng. Fire.
Yüksek sıcaklık ve alev veren hızlı yanma olayı.



Ateşin meydana gelebilmesi için yanabilen bir maddenin tutuşma sıcaklığında oksijen ile temas etmesi gerekir. Yakıt ve oksijen devamlı mevcut ve temas halinde ise sürekli yanma olur. Bir ateşin söndürülmesi, yanmaya sebeb olan unsurlardan yakıt ve oksijenin yok edilmesi, sıcaklığın düşürülmesi ile mümkündür.

Herhangi bir maddenin yanabilirliği kimyasal bileşime ve fiziksel duruma bağlıdır. Eger oksijen kaynağı hava ise, herhangi bir yanıcı gazın molekülleri hava içine girer ve havadaki oksijen moleküllerine temas eder. Tutuşma sıcaklığına erişince de bu gaz yanar.

Bir yanıcı sıvı ilk önce buharlaştırılmalı ve tutuşma sıcaklığındaki bu buhar oksijen ile karıştırılmalı ki, yanma olabilsin. Katıların yanması için ise sıvılaştırılmalı veya buharlaştırılmalı veya hiç olmazsa geniş bir yanma yüzeyi meydana getirmek için küçük taneciklere ayrılmalıdır. Fakat katı, gözenekli ise öğütme zaruri değildir. Bütün katılar, mümkün olan en küçük taneciklere ayrılırsa, oksijen ile temas eden toplam katı yüzeyi çok olacağından şiddetli yanar.

Çok şiddetli ateşler, yanabilen tozların (zerreciklerin) hava ile karışımından elde edilir. Mesela kömür ve metal tozlarının yanması gibi. Mağnezyum tozları gerekli oranda hava ile karıştırılıp tutuşma sıcaklığına getirilirse, göz kamaştırıcı parlak bir alevle yanar.

Maddeler tutuşma sıcaklığının altında oksitlenir. Fakat maddelerin yanabilmesi için tutuşma sıcaklığına yükseltilmesi gerekir. Bu sıcaklığın üzerinde oksidasyon ısısı yeteri kadar hızlı yayılmaz ve yanmamış yakıtta oksidasyonun olduğu bölgeye yakın alanı yanma sıcaklığına yükseltir. Çok ince parçalara ayrılmış maddeler hariç olmak üzere, katıların yanma sıcaklığı sıvılarınkinden daha yüksektir. Genellikle sıvılar kaynama noktasının düşüklüğü nisbetinde parlayıcıdırlar.

Ateş, etrafındaki havayı ısıtır ve onun genişleyerek yükselmesini sağlar. Bunun sonucu olarak da uzaklardan buraya soğuk hava akımı başlar. Bu meydana gelen akım sebebiyle devamlı ve yeni oksijen te’min edilmektedir. Böylece ateşin yanması sürekli olur. Hatta ateş, büyük şehir veya orman yangını halindeyse, bu hava akımı önemli hızda rüzgar bile meydana getirir.

Tarihçe:
Alevin denetim altına alınmasından bilinçli üretimine geçiş yüzbinlerce yıl alan büyük bir adımdır.
İsrail'de, Şeria Nehri kıyısında bulunan kalıntılar, insanın 790 bin yıl önce ateş ürettiğini ve kullandığını göstermektedir.
Odun yakılabileceği düşüncesini uyandıran ilk kıvılcımın, çakmaktaşını piritlere sürterken mi, yoksa ağaç içinde delik açmaya çalışırken mi çaktığı bilinmemektedir.

Avrupa'daki Neolitik yerleşim bölgelerinde çakmaktaşı ve piritlerin yanı sıra alev delgileri de bulunmuştur. İlkel toplumlarda en yaygın od yakma yöntemi sürtmeydi. Bambudan yapılmış küçük bir tüp içindeki havanın sıkıştırılmasıyla ısı ve alev üreten od pistonu Güneydoğu Asya, Endonezya ve Filipinler'de geliştirilip kullanılan karmaşık bir aygıttı. Bundan tümüyle bağımsız olarak 1800'lerde Avrupa'da da metalden bir od pistonu geliştirildi.

İngiliz kimyacı John Walker, içinde fosfor sülfat bulunan ve sürtülünce yanan kibriti 1827'de icat etti.

Modern teknoloji ve bilim tarihi, büyük ölçüde odtan sağlanarak insanoğlunun kullanımına sunulan enerji toplamındaki sürekli artış olarak nitelenebilir. Enerji üretimindeki artışın büyük bölümü hem miktar, hem çeşit bakımından od kullanımının artmasıyla sağlanmıştır.
Atom enerjisinin denetim altına alınması, od kullanımında atılan son adım sayılabilir.

Ateş Nasıl Yakılır?
Ateşin oluşabilmesi için kıvılcım veya çok yoğun ısı ve bunların hemen tutuşturabileceği kav denilen malzemeye ihtiyacımız vardır.Ateşin yakılmasında iyi havanın önemi inkar edilemez.İyi havalarda edineceğimiz ateş yakma deneyleri ile ancak yağmurlu ve nemli havalarda bunu başarabiliriz.Tabiattan ateş yakabilmemiz için gereken malzemeleri kolaylıkla bulabiliriz.

KAV:
Bir kıvılcımla dahi kolayca tutuşabilecek malzemedir. Hafif  gevşek ve kuru ağaç kabukları, kuru otlardan ince ve küçük parçalar, kuru yosunlar, küçük kuş yuvalarındaki tüyler ve çeşitli kuru bitki lifleri kav için idealdir. Kav bulamadığımız taktirde kuru pamuklu giysilerimizi ince liflere ayırarak elde edeceğimiz pamuk yığını iyi bir kavdır. Kuru gazete kağıdı lifleride bir kavdır. Benzin, fişek veya mermi mühimmatıda dikkatli kullanılırsa iyi bir tutuşturucudur.

Kuru mantarların dış kabukları atıldıktan sonra içteki destek lifleri kav için kullanılır. Kuru otlardan hazırlanmış yığındaki lifler çok çabuk ateş alabilir. Yağışlı havalarda ağaç kabuklarının içi, ölü ağaç gövdelerinin içi iyi kavdır. Kuru ve ölü yusunlar iyi kavdır. En iyi yosunları ağaç gövdeleri üzerinde bulabilirsiniz. Kuru yapraklar bütün veya parçalanmış olarak kullanılabilir. Buna benzer yapraklara rasladığınızda varsa naylon torbaya koyarak yanınızda bulundurun.

Kavın Tutuşturulması
Hazırladığıız kavı eğer elimizde bir parça çelik (cep çakısı gibi) var ise doğada sık bulunan çakmaktaşına vurarak çıkan kıvılcımla tutuşturabiliriz. Bu kıvılcımla en iyi pamuk tutuşmaktadır. Hafif yanmayı yavaş üfleyerek desteklemek gerekir.

Fotoğraf makinası veya bir dürbünden sökebileceğimiz ince kenarlı bir mercek ile güneş ışınlarını kav üzerinde odaklayarak kavı tutuşturabiliriz. Hafif yanmayı yavaş üfleyerek desteklemek gerekir.

Elimizde bir akü var ise, kablolarını birbirine değdirerek elde ettiğimiz kıvılcım ile kavı (eğer benzini tutuşturmak istiyorsanız çok dikkatli olun ve çok az miktar kullanın) tutuşturabiliriz.

Ağaçtan imal ettiğimiz yay ve matkap kullanarak kavı tutuşturabiliriz.

Yukardaki şekilde gibi bir yay, bir ağaç çubuk, avucumuzu korumak için bir matkap başı ve bir ateş tahtası hazırlanacaktır. Ateş tahtası ve matkap kavak türü bir ağaçtan olması tercih edilir. Ateş tahtası 5cm kalınlığında,matkap tahtası 30-40 cm uzunluğunda, yay 75 cm uzunlukta ve 2 cm kalınlığında olmalıdır. Matkap çubuğunun, matkap başı içinde en az sürtünme ile dönmeli ve bu yer yağlanmalıdır.

Her iki ağacında kuru olması ve ölü ağaçlardan alınması gereklidir.Ateş tahtası üzerinde yapılan V şeklindeki çentik en önemli noktadır.
Bu çentiğin matkap ucunun temas ettiği noktanın merkezine kadar açılmış olması gerekir.

En pratik duruş, sağ dizimizi yere koyarken sol ayağımızın ucu ile ateş tahtasının hareket etmesini önleriz. Sol elimizin avucu içindeki matkap başı ile matkap çubuğunu ateş tahtası içindeki kertiğe bastırırız. Sağ elimizde olan ve matkap çubuğunun üstüne bir kere dolanmış yayı ileri geri hareket ettiririz.

Yayı sanki testere ile tahta keser gibi ileri geri hareket ettirin. Tahta yeterince ısındığında duman çıkmaya başlıyacaktır. Döndürmeyi hızlandırdığımızda sol elle matkap üzerindeki basıncı artırmalıyız. Daha çok duman çıkmaya başlarken, ateş tahtası altına koyduğumuz ince plaka üstüne siyah renkli toz dökülmeye başlıyacaktır. Bu yığın yeterli miktara ulaştığında delgi ve tahtayı ince plaka üzerinden kaldırıp, bu siyah yığına elimizle yavaşça yelpaze yapmalıyız. Bu yığında kıvılcım varsa yığın derhal kızarıp, parlıyacaktır. Bu yığını hemen kav üzerine dağıtmadan yerleştirmeliyiz. Üflemeye başladığımızda bu kıvılcım kavı alevlendirecektir.

Ateşi yakarken seçeceğimiz odun çeşitleri önemlidir. Yumuşak odunlar, örneğin köknar, elma, çoban püskülü çabuk yanarlar ve iyi ısı verirler. Bunları ateşi geliştirirken kullanmak gerekir. Pişirme yaparken veya uzun süreli ateş gerektiğinde sert odunlar lazımdır. Bunlar yavaş yanarlar ve dayanıklıdırlar.Kayın, huş ağacı ve meşe bu cins sert odunlu ağaçlardır. Odun bulamadığımız durumlarda kurumuş hayvan pislikleri, kuru deniz yosunları, kuru likenler, kuru turba yığınları acil yakıt gereksinimizi karşılarlar.

Ateşi kurarken öncelikle kavdan başlarız.Kav iyice tutuştuğunda üstüne ölü yapraklar, yaprak sapları ve çok ince dal parçaları koyarız. Bunlar tutuştuğunda ateşi çöktürmeden üstüne kızılderili çadırı şeklinde küçük dal parçaları koyarız. Bunlar yanarken ana yakıtımız olan kuru kalın dalları koyarız. Eğer ateş sabaha kadar muhafaza edilecek ise kalın kütüğü ucundan ateşe yerleştiririz.

Ateş yakılacak yer hertürlü kuru yaprak,dal gibi yanacak maddelerden temizlenmelidir.Eğer zemin kuru otla kaplı ise zemine açılan çukur içinde ve çevresi taşla kapatılarak ateş yakılmalıdır. Emniyet açısından ateşin çevresindeki en az 1 metre çaplı alanda yanacak hiçbirşey olmamalıdır. Hava rüzgarlı ise ateş yerinin rüzgar yönünde ateşin sıçramaması için tedbir alınmalıdır.

Eğer zeminde su, buz ve kar varsa kalın dallardan hazırlanan platform üzerinde ateşinizi kurun. Ateşinizi her zaman ihtiyacınıza göre hazırlayın. Basit birşey için büyük ateş yakarak odununuzu israf etmeyin.

Ateşinizin etrafa sıçramasını engellemek için taşlarla etrafını çevirebilirsiniz. Bu taşları hiçbir zaman dere yataklarından almayın. Bu taşların içlerine su sızmış olabilir.Oluşan buhar nedeniyle bu taşlar patlıyabilirler.

Kayalardan yapacağınız bir koruma duvarı, ateşinizin rüzgarda hızla yanmasını ve odun stokunuzun azalmasını engeller. Ateşin ısısının size daha iyi yansımasını sağlar. Bu kaya duvarının boşluklarını çamurla kapayabilirsiniz.