Alm. Aorta, Fr. Aorte, İng. Aorta. Latince ismi: aorta, arteria maxima
Vücudumuzun en büyük atardamarı. (anaatardamar).
Eski Yunancadan gelen ve kanı tüm vücuda taşıyan ana atardamar olan "aort"un kelime anlamı "Yukarı Çıkan" anlamına gelir.
Aort, insan vücudundaki en büyük arterdir. Sol ventrikülden çıkar ve karnın aşağısına doğru uzanır ve sonra daha küçük damarlara dallanır. Aort oksijenlenmiş kanı tüm vücut parçalarına sistemik dolaşımla ulaştırır.
Aortun ve kalpten çıktıktan sonra seyri boyunca verdiği önemli dallar (torasik: göğüs, abdominal: karın)
Kalbin sol karıncığından çıkar. Kalbten çıkınca sola ve arkaya doğru bir yay çizer. Bu kemer yapan aort bölümüne “Aort kemeri” denir. Aort kemeri üzerinden kollara ve başa giden atardamarlar çıkar. Aort daha sonra aşağıya devam ederek göğüs kafesinin içinden geçer. Bu bölümüne de “Göğüs aortu” denir. Göğüs aortu diyaframı geçince “Karın aortu” adını alır. Karın boyunca devam eden aort, bel bölgesine gelince bacaklara giden uç dallarını vererek son bulur.
Aort çok sağlam bir damardır. Yirmi atmosfer basınca mukavemet eder. Lokomotifler, 10-16 atmosferlik buhar tazyiki ile işlediğine göre, yanmaktan korunabildiği takdirde bu damarlar lokomotif boruları yapılabilecektir..
Kan, sol karıncıktan kesik kesik aralıklarla geldiğinden, kalbin her kasılmasında bir miktar kan aorta atılır ve aort şişer. Kalbin gevşemesinde sol karıncıktaki basınç, aorttaki basıncın altına düşünce aortun kapakçıkları kapanır. Aort elastiki olduğundan, sol karıncıktan atılan kanın hepsini birden damarlara gönderemez; birazını şişerek depo eder. Tekrar eski durumuna geldiğinde kan akımının devamlılığını sağlar. Bunu, depo ettiği kanı damarlara göndererek yapar. Bu işlemler, kalbin gevşemesi esnasında olur. Kalbin kasılması (sistol) esnasında, sol karıncık basıncı aorttan yüksek olunca kan tekrar aorta atılır. Sistol sırasında aorta atılan kan kütlesi, damarlarda merkezden çevreye yayılan bir basınç dalgası meydana getirir. Bu basınç dalgası geçtiği yerlerdeki damarların duvarlarını genişletir. Genişleme elle hissedilebilir. Bu basınç dalgasına “nabız” denir.
Basınç dalgasının hızı damar cidarının elastiki olmasına ve damar çapının cidar kalınlığına oranına bağlıdır. Aort üzerinde kanın hızı 4 m/sn; baldırdaki damarlarda ise 10 m/sn’dir. Buna göre kalbin sıkışması bilekte 0,1 sn gecikmeyle hissedilebilmektedir.
Aort genellikle beş segment veya parçaya bölünür.
Asendan aort: Aort ark'ı ile kalp arasındaki bölümdür.
Aort arkı: Ters U gibi görünen zirve noktasıdır.
Desandan aort: İliiyak arterlere bölünen aort arkından bir bölümdür.
Torasik aort: Diyaframın üstündeki desandan aortun yarısıdır.
Abdominal aort: Diyaframın altındaki desandan aortun yarısıdır.
Diğer HayvanlardaTüm amniotların bir dizi bireysel farklılıklar olsa da, insanlarla genel olarak benzer bir düzeni vardır. Balıklarda, aort diye adlandırılan ve ikiye ayrılan damarlar vardır. Ventral aort kirlenmiş kanı solungaçlara götürür. Bu damar tetrapodlarda asendan aortu oluşturur (geri kalanı pulmoner arter oluşturur). İkincisi, dorsal aort solungaçlardan temizlenmiş kanı taşır ve tetrapodlardaki desandan aortla homologtur. Bu iki aort her iki solungaç vasıtasıyla geçen bir damarla biribirine bağlanır. Amfibiyanlar beştane bağlı damarla tutunur Bu yüzden aort iki tane paralel arka sahiptir.