Yaşamımız yazmaya değmez mi?

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Arif Arslaner

  • *****
  • Join Date: Eyl 2008
  • Yer: A'raf şehri
  • 4502
  • +1462/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • Sen, Seni Sevdiğinle Bil Ey Can! "O" Seninledir.
    • Uyanan Gençlik
Yaşamımız yazmaya değmez mi?
« : 10 Kasım 2013, 17:58:41 »
Bir şeyler yazmak beni rahatlatıyor...
Adeta bende terapi etkisi yapıyor.
Kendimle sohbet etme imkanı buluyorum.
Unutulmuş olan düşünceyi yeniden adeta hayatıma getiriyorum.
Yazarken derin düşüncelere dalıyorum...

Bugünlerde ajanda da günlükte yazamıyorum.
Kendimi zorlamak istiyorum.
Ama heyhat yazamıyorum.
Neden kendinizi zorluyorsunuz? dediğinizi duyar gibiyim..
Yapılan tıbbi araştırmalarda , her gün 15 dakika gibi kısa bir süre kişşisel kayıt tutmanın
sağlığı düzenlediği ve genel davranışları değiştirdiği ispatlanmış.

Eğer yaşamımız düşünmeye değerse...
Yaşamımız yazmaya da değmez mi ey can?

Hayatımıza giren herkesin bize vereceği bir dersi, anlatacak bir hikayesi vardır.
Tanımadığım kişilere elimden geldiğince nazik olmaya çalıyorum.
Hastalarımın gülümsemesini sağlayacak formüller arıyorum.
Yaşamımı elimden geldiğince zenginleştirmeye çalışıyorum.
Etrafımdakilerden bir şeyler kapmaya çalışıyorum.



Küçük kızıma ne zaman baksam içimdeki çocuk harekete geçiyor.
Oda anlıyor olacak ki, yüzüme devamlı gülerek bakıyor.
Çocuklardan öğrenmemiz gereken dersler var.
O yüzden bir çok kişiye çocuk olduklarını varsayarak bakıyorum.
Ne kadar etkileyici olurlarsa olsunlar onlarla çok daha iyi iletişim kuruyorum.
Bir çocuk gerçekten büyüyüp olgunlaşamaz, sadece boyları uzar.
Ancak şundan emin olabilirsiniz:
Daha az güler, daha az oynar ve tıpkı yetişkinlerin kılığına bürürnürler.
Ama şuna eminim ki her yetişkin bir insan  maskesi altında,
basit ihtiyaçları olan çocukluk halimiz var.
O yüzden diyorum ki:
Bırakın içinizdeki çocuk bazen dışarı çıksın.


Selam ve dua ile...


Lokman Hakim - 10 Kasım 2013 Pazar