Alm. Dermatitis, Hautentzündung (f), Fr. Dermatite (f), İng. Dermatitis.
Vücûdumuzun örtücü tabakası olan ve çeşitli dış tesirlerden onu koruyan derinin yangısı.
Ekzama ile dermatit arasındaki fark tam olarak belirlenemez.
Deri iltihabının âmili olarak, deriye değebilecek maddelerin çeşitliliği kadar bol sebeb saymak mümkündür. Bunları fizikî sebepler (deterjanlar, asitler, alkaliler, yağlar, sabunlar, antiseptikler, cilâ mâcunları, çamaşır sodası, terebentin vb.)ve allerjik sebepler (çiçekler, penisilin ile diğer antibiyotik ve kemoterapötikler, bâzı kumaş maddeleri, nikel, kozmetikler, boyalar vb.)diyerek sınıflandırmak mümkündür. Bu tahriş edici maddelerin etkisiyle derinin temas yerinden uzak yerlerinde de dermatit görülebilir ve bu görünüm bâzan ilk yerindeki dermatite benzemeyebilir.
Dermatit olan vücut bölgesinde kaşıntı, yanma, sulanma, kabuklanma, içi su dolu kabarcıklar, kabartılar, kıl köklerinde iltihap gibi çeşitli görüntüler söz konusudur. Mikroorganizmalar bulaşıp çoğalırsa dermatitli saha üzerinde cerahatlenme de görülür.
Temâstan ileri geldiğinden şüphelenilen iltihap hallerinde zararlı maddeyi meydana çıkarmak için sıkı bir araştırma yapmak şarttır. Bu araştırma, hastanın mesleği, ev işleri, boş zamanlarında yaptığı işleri, kullandığı kozmetik ve her türlü ilâçlarla alâkalı olmalıdır. Deri testleri de bâzan dermatite yol açan maddeyi ortaya çıkarabilir.
Tedâvinin esâsı, tahriş edici maddeyi tesbit edip deriyle temâsını önlemekten ibârettir. Bu madde kişinin mesleği îcâbı temas etmesi gereken bir madde ise şahsın mesleğini değiştirmesi gerekir.
Dermatitli bölgeler genellikle kaşındığı için ortaya çıkacak cerahatlenmelerden koruyucu olarak antibiyotikler de kullanılmalıdır. Fakat deriye sürülen ilâçlar bizzat kendileri de dermatite sebep olabildiklerinden ilâç seçiminde dikkatli olmalıdır. Genellikle bu ilâçlar krem veya yağ hâlinde kortikosteroitlerle birlikte tatbik edilirler.
Dermatit tedâvisinde derideki olayı duraklatmada kortikosteroitli ilâçlar en yüz güldürücü etkiyi gösterirler. Genellikle hasta dinlenmeli, her zaman zararı görülen alkolü kesinlikle almamalıdır. Şâyet rûhî bir gerilim hâli de hâsıl olursa, sâkinleştirici ilâçların kullanılması doğru olur.