TÜRKİYE'NİN NÜFUSU
Ülkelerin siyasî, askerî ve ekonomik gücü insaı unsuruna bağlıdır. Ülkelerin nüfusu belirli periyol larla yapılan nüfus sayımları ile belirlenir. Nüfu sayımı, bir ülkede belirli bir günde yaşayan insar ların sayılmasıdır.
Genel nüfus sayımları ülkemizdeki insan sayu ile belirlenir. Nüfus sayımı ülkemizde Devlet iste tistik Enstitüsü (DİE) tarafından yapılır.
Türkiye'de ilk nüfus sayımı, Cumhuriyetimizi kuruluşundan 4 yıl sonra 1927 yılınd (28.10.1927) yapılmıştır. İkinci nüfus sayımı is bundan 8 yıl sonra 1935'te yapılmıştır. Bu tarihte itibaren 1990'a kadar ülkemizde her beş yılda b nüfus sayımı yapılmıştır.yAncak 1990'dan sont
alınan bir kararla her on yılda bir yapılmasına karar verilmiş, son nüfus sayımı 2000 yılında yapılmıştır (Tablo 3). 73 yıl içinde ülkemizin nüfusu ve km^ye düşen nüfus yoğunluğu yaklaşık 5 kat artmıştır. Nüfus artış hızımız 1935-1940 ve 1940-1945 yılları arasında savaş yılları dolayısıyla erkek nüfusun askerde bulunuşu nedeniyle en azdır. 1945-1950 yıllarında nüfus artış hızı tekrardan hızlanmıştır. Bunun nedenleri arasında II. Dünya Sa-vaşı'nın etkilerinin azalması ve son bulması, tıptaki yeni buluşlar ve sağlık hizmetlerinin ülkemizde artması, yaşam koşullarının iyileşmesi ve Balkan göçmenlerinin ülkemize gelip yerleşmeleri sayılabilir. 1950-1955'den sonra ülkemiz nüfusunda patlama olmuş, doğumlar artmış, insan ömrünün uzaması ile ölümler azalmıştır. 1970-1975 yıllarında arasında bir azalma görülür. Bunun nedenleri arasında eğitim, aile plânlaması, şehirleşme, dış göçlerde artış, kadının kent yaşamında iş yaşamına katılarak ailede söz sahibi olması ve ailenin bakabileceği ve yeterli çocuk sahibi olma arzusu ile bu konuda kadının da söz sahibi olmasıdır. 1980-1985 yılları arasında nüfus artış oranında bir artış bulunur. Ancak daha sonra gerek 1985-1990, gerekse 1990-2000 arasındaki yıllarda artış oranı azalarak sürer.
Hızlı nüfus artışının ülkemizde oluşturduğu bazı sorunlar arasında; kentlere göç, konut sorunu, işsizlik, gecekondulaşma, kalkınma hızının azalması, alt yapı hizmetlerinin aksaması, trafik sorunu, beslenme sorunu, çevre sorunları, iç ve dış göçlerin çoğalması sayılabilir.
Nüfus yoğunluğu ülkemizin her yerinde aynı değildir. Türkiye'de nüfusun dağılışını etkileyen faktörler ise, her yerde toprağın tarıma elverişli olmaması, yerşekillerinin farklılık sunması, farklı morfokli-matik alanların varlığı, su kaynaklarının zenginliği ya da yer bakımından fakirlik ve buna dayalı kuraklığın varlığı, yer altı zenginliklerinin varlığı, bitki örtüsünün farklı özellikler sunması, iç ve dış göçlerin artışı, turizmin gelirlerinin artışı ve bölgelere göre coğrafi konumun farklılıklar sunmasıdır.
2000 yılında yapılan son nüfus sayımına göre; nüfus artış hızı ve nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgemiz Marmara Bölgesi'dir. Bunun nedenleri arasında İstanbul, Bursa, İzmit gibi büyük kentlerin bölgedeki varlığı, sanayinin ağırlıklı olarak bu bölgemizde toplanması, üniversitelerin çoğunlukla burada yer almasıdır. Buna karşın nüfus artış hızının en az olduğu bölgemiz fazla göç vermesi nedeniyle Karadeniz Bölgesi'dir. Nüfus yoğunluğu en az olan bölgemiz ise iklim ve yeryüzü şekillerinin olumsuz yansımalarına dayalı olarak Doğu Anadolu Bölgesi'dir
Hızlı nüfus artışının ülkemizde oluşturduğu bazı sorunlar arasında; kentlere göç, konut sorunu, işsizlik, gecekondulaşma, kalkınma hızının azalması, alt yapı hizmetlerinin aksaması, trafik sorunu, beslenme sorunu, çevre sorunları, iç ve dış göçlerin çoğalması sayılabilir.
Nüfus yoğunluğu ülkemizin her yerinde aynı değildir. Türkiye'de nüfusun dağılışını etkileyen faktörler ise, her yerde toprağın tarıma elverişli olmaması, yerşekillerinin farklılık sunması, farklı morfokli-matik alanların varlığı, su kaynaklarının zenginliği ya da yer bakımından fakirlik ve buna dayalı kuraklığın varlığı, yer altı zenginliklerinin varlığı, bitki örtüsünün farklı özellikler sunması, iç ve dış göçlerin artışı, turizmin gelirlerinin artışı ve bölgelere göre coğrafi konumun farklılıklar sunmasıdır.
2000 yılında yapılan son nüfus sayımına göre; nüfus artış hızı ve nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgemiz Marmara Bölgesi'dir. Bunun nedenleri arasında İstanbul, Bursa, İzmit gibi büyük kentlerin bölgedeki varlığı, sanayinin ağırlıklı olarak bu bölgemizde toplanması, üniversitelerin çoğunlukla burada yer almasıdır. Buna karşın nüfus artış hızının en az olduğu bölgemiz fazla göç vermesi nedeniyle Karadeniz Bölgesi'dir. Nüfus yoğunluğu en az olan bölgemiz ise iklim ve yeryüzü şekillerinin olumsuz yansımalarına dayalı olarak Doğu Anadolu Bölgesi'dir