erciyesin diliyle kayseri
Dinliyorum, Erciyesin aşk namesini,
Rüzgarları soğuk öpen, sert busesini,
Dideleri üstündedir, Kayserimizin,
Dinliyorum, anlatıyor memleketimi.
Kaisareia; Romalıdan Bizansa giden,
Malazgirt savaşıyla, Türklere geçen,
İç Anadolu’nun gurur kaynağıdır o,
Tarihten bu güne yorulmadan gelen.
Ortaçağ mimarisi Kayseri Surları,
Yoğun burçla, Uçkaledir Türkün burçları,
Buram buram tarih kokar,her bir eseri,
Sultan Hanı,Karatay Kervansarayları.
Ve ilk şifahanesi, ilk tıp medresesi,
Selçukludan kalan Çifte Medresesi,
Başlı başına bir abidedir her biri,
Gönüller tacı, Seracettin Medresesi.
Mimar Sinan eseri Kurşunlu Camii,
Selçuklu mirası Hacı Kılıç Camii,
Danişmentli hediyesi Ulu Camii ,
Çini mozaik mihraplı Kölük Camii.
Hunat Hatun, Gevher Nesibe Kümbetleri,
Döner Kümbetin on ikidir köşeleri,
Eyvanları telli gelin gibi salınır,
Rahmet eylesin, bırakıp da gidenleri.
Erciyesim; mekânıyım kış sporlarının,
Yeri Sultan sazlığıdır, su kuşlarının,
Halıcılık bu yörede pekte özgündür,
İlmek ilmek izi çıkar parmaklarının.
Ticaretle,sanayinin alın akıdır,
Zenginleri,züğürtlerin ağız tadıdır,
Hemşerim hiç pazarlıksız almaz malını,
Pastırma ve sucuk simgesinin adıdır.
Mantı bilmeyen kız gelin bile olamaz,
Bir kaşığa kırk tane sığmazsa hiç olmaz,
Burcu burcu kokar ama tadını bilmem,
Ah yanarım da bu derdime çare olmaz!
Erciyesim sevdalanmış bizim mantıya,
Üzüm dolu bağlarımız gelmez tartıya,
Öyle uzaktan uzağa bakmakla olmaz,
Buyurunda gelip gezin siz de haftaya.
sergül vural
tebrik ederim kaleminiz daim olsun...