Cevap: : Hicrî ilk asırlarda İslâm’ın inanç ve ahlak boyutunu da kuşatacak şekilde zihnî çaba ile elde edilen dini bilgilerin tamamı için ilim kelimesi ile birlikte fıkıh
terimi kullanılmıştır.
İlerleyen dönemlerde İslâmî ilimlerde tefsir, hadis, akâid ve kelam, tasavvuf gibi ayrı disiplinlerin oluşmasına paralel olarak fıkhın kapsamı daralarak sadece
ibâdât, muâmelât ve ukûbât alanlarıyla sınırlı hale gelmiştir.