İhtimal, olasılık ve tahmin, bazı verilere dayanarak gelecekteki bir şeyi, bir
olayı kestirmek, onun olabilme ihtimalini göz önünde bulundurmaktır.
Bu tür cümleler, gerçekleşme şansı, ihtimali, tehlikesi olan bir durumu veya
olayı ifade ederler.
Tahmin cümlelerinde olayların akışından hareketle sonuç görülmeye çalışılır.
Kesinlik taşımayan, öznel yargılardır; cümleyi söyleyenin kendince ulaştığı
bir sonuçtur.
Bu kış, şiddetli geçebilir. (bir ihtimal, belki)
Dün beni arayan Hakan olmalı. (büyük ihtimalle odur)
Adnan Bey'in yanındaki kardeşi olacak. (galiba)
Dün evde değildim, Fikret beni aramıştır. (aramış olmalı, büyük ihtimalle)
Ek-fiilin geniş zamanında kullanılan "-dir" eki fiillerden sonra
kullanıldığında cümleye ihtimal, olasılık, tahmin veya kesinlik,
kuvvetlendirme anlamları katar.
Bizin eller yeşillenmiştir. (tahmin)
Yurt dışına gidince bizleri unutmuştur. (tahmin, ihtimal)
Sınav iki basamak hâlinde uygulanacaktır. (kesinlik)
Bu eklerin dışında, "belki, galiba, sanırım,sanıyorum, zannederim, sanki,
gibi" vb sözcüklerle ve "-ebil-" ekiyle de cümlelere olasılık anlamı
katılabilir.
Yarın sizi ziyarete gelebiliriz.
Bu akşam geç kalabilirim.
Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın.
Sanıyorum o konu anlatılmadı.
Zannederim bu konuyla ilgileniyorsunuz.
Geç kaldık; sanırım o gitmiştir.
!
"-e-bil-" yeterlilik bildiren yardımcı fiil olarak olasılık değil gücü
yeterlik bildirir:
Öyle deme, ben de ağır işlerde çalışabilirim.(çalışmaya gücüm yeter)
Olasılık cümlelerinde kesinlik söz konusu değildir. Sözü söyleyen söylediklerinden tam olarak emin değildir. Cümlelerde genellikle “-ebilir, gibi, galiba, belki, sanırım, herhalde, olsa gerek” gibi kelimeler kullanılır.
Ör:
Araba çalışmıyor, benzini bitmiş olabilir.
Ferit bugün işe gelmedi herhalde hastalandı.
Bu kitabı okursan sınavda başarılı olabilirsin.
Galiba herkes bildiğini okuyor.
Sana mektup yazacağını sanmıyorum.
Bu saatte kapıyı çalan dayım olsa gerek.
Bu hastalık hemen geçmeyebilir.
Duygu, arkadaşlarıyla oynamaya gitmiş olmalı.