Şair ve yazar.
Necatigil kalabalıklara karışmayan özgün yaşamıyla varoluş felsefesinin biricik yaratıcı insan tanımlamasına çok uygun bir yaşam sürdü. Şiire felsefeyi yedirdi ve felsefeyi şiirle aşabildi. Oryantalizmin tuzaklarına kapılmadan Doğu ve Batı kültürünü ustalıkla harmanladı.
1916’da İstanbul’da doğdu. 1940 yılında Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili Edebiyatı bölümünü bitirdi. Çeşitli illerde yaptığı edebiyat öğretmenliğinden sonra, İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsüne öğretmen tayin edildi; uzun yıllar burada çalıştı. 1980 yılında İstanbul’da öldü.
Behçet Necatigil, ilk şiirini 1935 yılında yayınladı. Yaklaşık 45 sene çeşitli edebiyat ve sanat dergilerinde yayınladığı şiirlerinde işlediği temaların belli başlıları arasında; “ev, aile, geçim sıkıntısı, aşk, anlaşılmama üzüntüsü, bunalış, ölüm, hiçlik, fanilik, aldırmaz görünmek” sayılabilir. Konularını kendi hayatından veya etrafından alan şair, şiirlerinde sık sık kendi his ve anlayışlarını genelleştirerek bütün insanlara tercüman olmaya çalışır. Üslubu çok defa kapalı, kelimeleri sade ve zaman zaman argoludur. Sık sık konuşma diline uygun mısralar kullandığı gibi, argolardan da pek fazla kaçınmaz. Yalnızlığı seven, içine kapanık ve karamsar mizacı şiirlerine aksetmiştir. Şiirlerinde fakirlik ve çekingenlik duyguları mühim yer tutar. İlhamı kendi şahsi hayatına dayanır. Yer yer kendi geçmişine gider. Mizacı gereği hayat karşısında menfi bir tavrı vardır. Bedbin okuyuş ve görüş tarzı hemen hemen bütün kitaplarında yer alır. Şiirinde razı olduğu bir yalnızlık hissini anlatır. Şahsi hayatı ile sosyal hayatı, çağı birbirinden ayrılmaz bir şekilde birleştiren şairdir.
Serbest nazımla yazdığı şiirlerinde, kafiye endişesi duymamış ve belli bir nazım şeklini kullanmamıştır. Dili şumüllü olarak kullanır. Bir başka hususiyeti de, dilin musikisine önem vermesidir. En çok tanınan şiirleri arasında “Evler” başta gelir.
Şiir kitapları dışında, düz yazılarını topladığı Bile/Yazdı adlı eseri de bulunmaktadır. Almancadan çeviriler yapan Necatigil, radyo oyunları da yazmıştır.
Ailesi ölümünden sonra, Necatigil Şiir Ödülü'nü her yıl verilmek üzere oluşturdu. Ayrıca Kabataş Erkek Lisesi 3 Fen-F sınıfına Behçet Necatigil Dersliği adı verildi.
Öğrencileri olan Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayatını anlatan Kelebeğin Rüyası adlı filmde hayatından bir kesit canlandırıldı. II. Dünya Savaşı döneminde Zonguldak'ta yaşayan ve genç yaşta veremden ölen şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikayesini anlatıyor. O dönemde şairlerin Mehmet Çelikel Lisesinde edebiyat öğretmeni olan Behçet Necatigil'i de Yılmaz Erdoğan canlandırmaktadır.
Şiir kitapları
Kapalı Çarşı (1945)
Çevre (1951)
Evler (1953)
Eski Toprak (1956)
Arada (1958)
Dar Çağ (1960)
Yaz Dönemi (1963)
Divançe (1965)
İki Başına Yürümek (1968)
En/Cam (1970)
Zebra (1973)
Kareler Aklar (1975)
Sevgilerde (1976)
Beyler (1978)
Söyleriz (1979)
EVLERLE SAVAŞ
Körükler cılız olmak
Evlerin hiddetini,
Evlerle savaşımız
Savaşların çetini.
Nedir anlamıyorum
Evlerdeki hırsı,
Cansızlarla birlik
Canlılara karşı.
Tencerenin azgınlığı başta,
Sofralarla beraber getir.
Dünya durdukça,
Tencere pişirecek, sofra eritecektir.
Eşyaların azgınlığı tamam!
Hepsi evlerden taraf
Kopar musluk, kırılır cam!
Hiç yoktan bir masraf.
Geri mi kalır kumaş, deri
Onlar da zalim kalleş!
Alalı kaç gün oldu,
Eskir üst baş.
Erzaklar halimizden anlasa ya,
Anlamaz!
Biter sabun, biter şeker, biter yağ.
Biter gaz.
Bir yılan güneşlerde uyanmış;
Ateş yak der oda.
Dışarda karakış
İstersen yakma!
Körükler cılız olmak
Evlerin hiddetini,
Evlerle savaşımız
Savaşların çetini.