Konu: Türk Edebiyatı

[D®agon]

TÜRK EDEBİYATI BU AY DA DOLU DOLU

Türk Edebiyatı'nın içeriğini Genel yayın Yönetmeni Beşir Ayvazoğlu, Hasbihal yazısında şu şekilde özetliyor:
 
Elinizdeki sayıya, Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali’yle yapılmış bir röportajla başlıyoruz. Üçüncü Cumhurbaşkanımız Celâl Bayar’ın torunu olan Emine Hanım, akademik kariyerini Türk dili üzerinde yapmış önemli Türkolog. On altı yıldır Türk kültüründe at, tuz, ayakkabı, hediye, saç, lânet, ayakkabı, hediye gibi konularda ince ayrıntıya yönelik sempozyumlar düzenliyor ve sunulan bildirileri kitaplaştırıyor. Şimdiden seçkin bir külliyat olarak kütüphanelerimizde yerini alan bu sempozyum dizisini bir süredir sanal ortamda devam ettiren Emine Hanım, ne yapmak istediğini arkadaşımız Bahtiyar Aslan’a anlattı.
Nazan Bekiroğlu, uzun bir hikâyesinin birinci bölümüyle yeniden aramızda. “Sahaflar Bürokrasisi Kâğıt Gemi” adlı bu yeni hikâyesinde, tasavvufun modern edebiyata nasıl taşınabileceğinin seçkin bir örneğini veren Bekiroğlu, görünen dünyanın aslında bir vehimden, bir hayalden ibaret olduğu görüşünden (Vahdet-i Vücud) hareket ediyor. Ayşe Göktürk Tunceroğlu’nun çarpıcı hikâyesini de severeke okuyacaksınız. V. Hüseyin Kaya ise bu sayımıza kısa bir hikâyesiyle katkıda bulundu.
 
Prof. Dr. Abdullah Uçman, doğup büyüdüğü şehir olan Edirne’de geçen yaz yaptığı bir gezinti sırasında edindiği olumsuz izlenimleri anlattı. M. Selim Gökçe de, İstanbul Modern’in koleksiyonundaki fotoğraflarının Viyana ve Salzburg’dan sonra Graz’da da sergilenmesi vesilesiyle Othmar Pferschy’yi gündeme getirdi. Bilindiği gibi, büyük bir fotoğraf sanatçısı olan Othmar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında çektiği fotoğraflarıyla Türkiye’nin ve Türk insanının dünyaya tanıtılmasında önemli bir görev üstlenmişti.
 
1950’lere kadar karikatürü yapılmamış şair ve yazar yoktur. Kamuoyunun sanata, özellikle edebiyata ilgisi bu karikatürlere bakılarak anlaşılabilir. Filanca büyük şairin yeni bir şiiri üzerinde, şimdiki sahne sanatçılarının skandallarına gösterilen ilgiyle mukayese edilemezse de, bir hayli konuşulur, tartışılırdı. Şairlerin, romancıların, radyo ve tiyatro sanatkârlarının zaafları, aşırılıkları, sivrilikleri vb. karikatüristlerin fırçalarından öğrenilirdi. Geçen sayılarımızda edebiyat-karikatür ilişkisine dair bazı yazılar yayımlamıştık. Bu sayımızda da, Said Coşar, “Hiçbir Şeyden Çekmedi Karikatüristlerden Çektiği Kadar” başlıklı yazısında karikatüristlerin Orhan Veli’ye ve Garip akımına nasıl baktıklarını anlatıyor.
 
Aralık 2009 sayımızda Cevdet Karal’ın şiirini değerlendiren Muhsin Macit, bu sayımızda da bugünkü Türk şiirinin önemli isimlerinden olan İbrahim Tenekeci’nin şiirine yakından bakıyor. Deniz Özbeyli’nin “Yaşlı Yazar, Schopenhauer ve Hepimiz” başlıklı denemesini herhâlde beğeneceksiniz. Londra’da yaşayan Yadigar Türkeli Sanlı da, Mektuplar’ının ikinci cildinin yayımlanması vesilesiyle T. S. Eliot’tan söz etti.
 
Ayşe Melda Üner, Sait Faik’in balıkçıların dünyasına girdiği “Yaşayacak” ve “Pay” adlı hikâyelerini değerlendirdi. Funda Özsoy Erdoğan, Nazan Bekiroğlu’nun Sonsuzluk Hecesi: Lâ adlı romanıyla İbnü’l-Arabi’nin Füsusü’l-Hikem’i arasındaki ilişkiye dikkatimizi çekti. Nebahat Yusufoğlu, Refik Halid Karay’ın Nilgün adlı ünlü romanında İstanbul’u nasıl yansıttığını araştırırdı. Prof. Dr. Sabahattin Çağın da Cahit Külebi’nin “İstanbul” ve “Hikâye” adlı şiirlerini yeni bir bakışla değerlendirdi.
 
Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad’daki Mehmed Fahreddin imzalı yazıların Mehmed Âkif’e ait olduğu, hatta Abdülhamid’in hal’ fetvasının Âkif tarafından yazıldığı görüşünü savunan Nuri Sağlam, Suat Mertoğlu’nun geçen sayımızda yayımlanan itirazlarını cevaplandırdı. Türk folklor ve halk edebiyatı araştırmalarının en önemli isimlerinden biri olan Nail Tan da, Âşık Dertli’nin “Şeytan Bunun Neresinde?” adlı ünlü şiiri etrafındaki problemleri ele aldı.
 
“Resimli Türk Edebiyatı” sayfasında Tarık Buğra’nın Sait Faik’le birlikte çekilmiş bir fotoğrafı ve onun hikâyeleri hakkındaki bir değerlendirmesi yer alıyor. “Hazine-i Evrak”ta, Mehmed Âkif’in 1913 yılında Rıza Tevfik’e yazdığı bir davet mektubunu göreceksiniz. Şairlerimiz ise Kamil Eşfak Berki, Nadir Aşçı, Filiz Bezirgân, Rasim Demirtaş, Emre Kulbak ve Abdullah İlhan... On yedi yaşlarında iki genç şair olan ve şiirleri ilk defa yayımlanan Emre’yle Abdullah’a dikkatlerinizi özellikle çekmek istiyorum. “Dünya Şiirinden” sayfasında da W. H. Auden’in “Eğilimler” adlı şiirini Zafer Acar’ın Türkçesinden okuyacaksınız. Kırkambar’ımız her zaman olduğu gibi dopdolu.
 
İnternet adresi: You are not allowed to view links. Register or Login