Eskiden Ramazanlarda iftâra gidilen yerlerde misâfirlere verilen hediye (para) için kullanılan tâbir.
İkinci Meşrûtiyetin îlânına kadar Ramazan ayında devletin vezir ve yüksek memurlarının konaklarında her akşam iftâr yapılması âdet hâline gelmişti.
Bu dâvetlerde yemek ve ikramda bulunmakla berâber, fakirlere diş kirası namıyla para da verilirdi.
Âmirlerin verdiği dâvetlere maiyetinin gelmesi îcâb ederdi.
Yemek yemeyi sevenler ve fakirler için bu yerler tam dâvet sofrası olurdu.
Ev sâhibini tanısınlar veya tanımasınlar konağın kapısını çalınca içeri buyur edilirlerdi.
Zamanla konaklar ve dâvetsiz ziyâfetler tamâmen ortadan kalktı.
Halk arasında bebeğin ilk dişini görenin çocuğa aldığı hediyeye de diş kirası denilmektedir.
Bâzı yerlerde çocuğun dişi çıkınca, bulgur kaynatılır, içine çeşitli renklerde şekerler konarak dâvet edilen misâfirlere diğer çerezlerle birlikte ikrâm edilir. Bâzı yerlerde gölle adı altında; bulgur yanında mısır ve nohud da kaynatıldığı, ayrıca ceviz konarak yendiği ve komşulara dağıtıldığı da vâkidir.
Dâvete gelenlerin bilhassa çocuğun dişini ilk görenin getirdiği hediye de dişin kirası kabul edilir.