Hz. Hatice, Hz. Peygamber’in anlattıkları hususunda görüşüne başvurmak
için amcasının oğlu Varaka b. Nevfel ile görüştü. Varaka, yaşı epey ilerlemiş;
Kitâb-ı Mukaddes’i bilen bir Hıristiyandı.
Hz. Hatice’nin anlattıklarını dinleyen Varaka, söyledikleri doğru ise Hz.
Muhammed’e görünen varlığın Musa’ya da gelen Cebrail isimli melek
olduğunu ve bu ümmetin peygamberi olacağını söyledi.
Takip eden günlerde Hz. Muhammed Kâbe’yi tavaf ederken Varaka b.
Nevfel ile karşılaştı. Varaka, duyduklarını Hz. Peygamber’e sordu. Hz.
Muhammed yaşadıklarını ona anlatınca Varaka, “Sana Musa Peygamber’e de
gelen melek geldi. Yalanlanacaksın, eziyete maruz kalacaksın ve yurdundan
çıkarılacaksın. Üstelik sana savaş açılacak. Eğer o günlere yetişirsem
Allah’ın dinine yardım edeceğim.” dedi.
Hz. Peygamber’in nübüvvet öncesi ve sonrası hayatında, güzel ahlakî
özellikleri açısından önemli bir fark yoktu. Hz. Muhammed, peygamber
olmadan önce insanlarla iyi ilişkiler kurması, akrabalarına ve yoksullara
yardım etmesi, sözünde durması ve güvenilir olması gibi sebeplerden dolayı
Mekkelilerin takdirini kazanmış bir insandı.