1- Yakın akraba:
Mükellef, zekâtını kendi usûl ve fürû‘una ödeyemez. Usûl,
kişinin babası, dedesi, anası ve ninesi; fürû da oğlu, kızı, bunların
çocukları ve torunlarıdır. Çünkü bu gibi yakınlarına mükellef zaten
bakmak zorundadır. Bunun yanında, zekâtın sahih olması için gerekli olan
mülkiyetin devri (temlik), bu durumda söz konusu olamaz. Aynı
gerekçelerle evli eşler de birbirlerine zekât veremez. Fakat İmam Ebû
Yusuf ile Muhammed’e göre zengin kadın, kocasına zekât ödeyebilir.
Bununla birlikte zekât verilemeyenlere nâfile sadaka ödemek, sadaka ve
akrabaya bağlılık (sıla) sevabı kazandırır.
2- Kurumlara Zekât Ödenmesi:
Hanefi fakihler cami, okul, çeşme, yol, köprü, ölü borçlarını ödeme ve hayır yolu ve kurumlarına zekât ödenmesini uygun görmez. Çünkü bu gibi kurum ve yerler, hukukî yönden gerçek kişi olmadıklarından, zekâtın rüknü olan temlik gerçekleşmez.
Zekât, hayır kurumu olarak değil ve fakat zekât dağıtımını üzerine alarak
faaliyet yapan vakıf ve derneklere ödenebilir. Zira onların verecekleri
makbuzlar, bir temlik işaretidir.
3- Müslüman Olmayanlara Zekât Ödenmesi:
Müslümanlarla savaşan kâfir, Allah’ın varlığını, peygamberlik ve âhireti inkâr eden ateist, mülhid ile mürtedlere zekât ödenmez. Zimmîlere (İslâm ülkesindeki gayri müslimlere) nâfile sadaka, fitre, adak ve keffâret verilebilir; ancak Müslüman fakirlere vermek efdaldir. Gayri müslimlere zekât ödenemez; çünkü zekât, Müslüman fakirlerin hakkıdır.
4- Bid’at Ehli ve Günahkâr Müslümana Zekât Ödenmesi:
Bid’ati (dinin özüne aykırı düşünce ve tutumu) küfrü gerektirmedikçe, kıble ehli olan her Müslümana zekât ödenebilir. Aldığı parayı günah ve israf yolunda harcayarak, kötüye kullanacak kimselere ödememek gerekir. Çünkü Allah’ın malıyla, O’na isyana yardım edilemez. Müslüman olduğu sürece, halini düzeltmek ve insanlık şerefine hürmet için, kendisinden alındığı gibi, zekât günahkâr Müslümana da ödenebilir.
Zenginlere, fakir ve miskin payından ittifakla zekât ödenmez. Keffâret,
adak ve fitre de bu hükümdedir. Fakat zengin bir kimseye, –hediye, hibe ve
ihsan olacağından- nâfile sadaka verilebilir.
Çalışmaya gücü yeten fakir, zekât alabilir; ancak, bu doğru değildir,
geçimini sağlayanın almaması evlâdır.