1- Kindi’ nin Hayatı ve Eğitimi ?
İslam düşünce tarihçileri tarafından ilk İslam Filozofu olarak kabul edilen Yakup İbn İshak el-kindi, soyu bir ailenin çocuğu olarak bugünkü Irak ‘ ın güneyinde İslam döneminde kurulmuş önemli bir şehir olan Kufe de doğdu.
Mutezile Kelam okulunun Basra kolunun faaliyetlerinden haberdar olduğu ve diyalektik anlamda ilk zihni disiplini burada aldığı düşünülüyor.
Me’mun’un 215/830 da kurduğu Beytü’l hikme deki bilgin kaşif ve mütercimler kadrosu içinde yer almayı da başarmıştır.
Kindi özellikle halife Mutasım ın oğlu veliahd Ahmet’ e özel hocalık yapmış bazı kitaplarını da ona ithaf etmiştir. Daha sonra gelen halife Mütevekkil felsefi faaliyete fazla sıcak bakmayınca gözden düşmüş, Kindi nin şahsi kütüphanesine el konulmuş, hayatının son yirmi yılını saraydan uzak geçirmiştir.
2 – Kindi nin eserleri ?
Kindi doğrudan tercüme yapmaktan çok, bazı klasik dillerdeki kavramları biliyor, onların Arapça’ya doğru tercüme edilip edilmediğini kontrol ediyor, tercüme edilen metinleri kavram ve üslup açısından gözden geçiriyordu.
Yanlışlıkla Aristoya isnat edilen ve Plotinus un Enneades adlı eserinin 4-6 bölümlerinden olan Esulucya(theologia) adıyla tanınan eseri Abdülmesih b. Naima el-Hımsi ye tercüme ettirmiş, sonra kendisi üzerinde gerekli düzenlemeler yaparak veliaht Ahmed’e takdim etmiştir.
Kindi’ nin İbnü’n Nedim e göre 241 ; İbnü’l Kıfti ye göre 224 İbn Ebi Usaybi’a ya göre 281 Mahmut kaya ya göre 277 eseri bulunmaktadır.
Süleymaniye kütüphanesinde bulunan yazma mecmuasındaki eserleri ilk defa bütün halinde Abdulhadi Ebu Ride Resail el-Kindi el-Felsefiye adı altında yayınlamıştır.
Felsefe alanındaki kitapları : 1- Kitab fi’l felsefeti’l-ula , Mahmut kaya ‘’ilk felsefe üzerine’’ ismi altında tercüme ederek Felsefi risaleler adlı eserinin içerisinde yayınlamıştır.
2 – Risale fi hududi’l-eşya ve rusumiha, Mahmut kaya Tarifler üzerine başlığı altında çevirmiştir.
3 – Akıl üzerine.
Fizik alanında : Kitabu’l İbane, bu kitabı Mahmut kaya Oluş ve bozuluşun yakın etkin sebebi adıyla neşretmiştir.
Psikoloji alanında: 1- El-kavl fi’n-Nefs , Mahmut kaya tarafından ‘’ nefis üzerine ‘’ adıyla çevirmiştir.
2 – Kelam fi’n nefs muhtasar veciz, bu risaleyi Mahmut kaya ‘’Nefis üzerine kısa birkaç söz’’ başlığıyla çevirmiştir.
Ahlak ve siyaset: Risale fi’l-hile li def’il-ahzan , İtalyancaya da çevrilen bu eser Mustafa çağrıcı tarafından Üzüntüden kurtulma yolları adıyla çevrilmiştir. Mahmut kaya ‘’Üzüntüden kurtulmanın çareleri’’ adında tercüme etmiştir.
Reddiye: Makale fi’r-red ale’n-nasara, Hıristiyanlıktaki teslis akidesini eleştiren bir risaledir.
3 – Kindinin Bilimler Tasnifi ?
Kindi ilimleri öncelikle dini ve insani olmak üzer ikiye ayırır.
İnsani ilimler felsefenin çatısı altında toplanmış olup biri doğrudan ilim, diğeri başka ilimler için bir alet ve bir başlangıç sayılmak üzere başlıca ikiye ayrılır. Doğrudan ilim olanlar da teorik ve pratik diye ikiye ayrılır. Teorik sayılanlarda altta fizik , ortada psikoloji , üstte metafizik bulunmaktadır. Psikoloji bir yönüyle fizyolojiye bağlı, bir yönüyle de metafiziğe açık olduğundan fizikten metafiziğe geçişe bir aracı ve bir eşik durumundadır. Filozofa göre Allah nefsi, latif olmayan madde ile latif olan metafizik arasında bir mertebeye koymuştur. Böylece fizikten metafizik bilgiye geçmek mümkün olmaktadır.
Pratik ilimler ise ahlak ve siyasetten oluşur. Başka ilimlere giriş için kullanılan alet ilimleri de mantık ve matematik olmak üzere 2 ye ayrılır. Mantık, Aristo nun organın külliyatında yer alan Kategoriler, Önermeler 1 . 1.Analitikler, 2.Analitikler , topikler , sofistik delillerin çürütülmesi, hitabet ve şiirden oluşur. Matematik ise başlıca aritmetik , geometri ,astronomi , ve müzik olmak üzere dört disiplin içerir. Kindiye göre matematik bilimleri bilmeyen bir kimse bir ömür boyu felsefe okursa da anlayamaz, sadece yazılanları tekrarlamış olur.
4 – Kindinin felsefe tanımı ?
Kindinin , İslam dünyasında evren ve insanı, dinin temel öğretilerini de dikkate almak suretiyle felsefi ve bilimsel bir bakış açısı ile ilk ele alan düşünür olduğu söylenebilir.
‘’İnsan sanatlarının değer ve mertebe bakımından en üstünü felsefedir. Felsefenin tarifi: İnsanın gücü ölçüsünde varlığın hakikatini bilmesidir ? ‘’
5 – Kindi ye göre Metafizik ?
Kindi Felsefeyi insanın uğraşı alanına giren sanatların en değerlisi , felsefenin de mertebe bakımından en değerli disiplinin metafizik alanı olduğunu söyler.
İlk sebeb’in bilgisine yani Tanrı nın bilgisine götüren metafizitir.
Kindi metafiziğin en temel problemlerinden biri olan Allah-alem ilişkisinin yorumunda Aristocu dokrinden tamamen ayrılarak, bu meseleyi İslam ilkeleri doğrultusunda temellendirmeye çalışmıştır. O, kendi döneminde , alemin ezeli olduğunu savunan materyalistlere (dehriler) karşı , onun , Allah’ın hür ve mutlak iradesinin bir sonucu olarak yoktan (‘an leys) yaratıldığını , birçok eserinde matematik ve mantıksal delillerle ispatlamaya çalışmıştır.
6 –Kindinin Bilgi teorisi ?
Meşşai okulunun İslam dünyasındaki kurucusu kabul edilen Kindi de bilgi teorisini klasik konuları olan bilginin kaynağı , bilginin değeri gibi meselelerle uğraşmış, duyu algıları , akıl , sezgi ve vahiy gibi meselelerin bilgi teorisi ile ilişkisi bağlamında ele almaya çalışmıştır.
7- Kindiye göre akıl mertebeleri ?
1 – Sürekli fiil halindeki akıl (el-aklü’llezi bi’l-fi’l ebeden)
2 – Güç halindeki akıl (el-akl bi’l kuvve)
3 – Fiil alanına çıkan müstefad akıl ( el-aklü’llezi harece mine’l-kuvve ile’l-fi’l)
4 –Beyani veya Zahir akıl ( el- Aklü’l – beyani ev’z-zahir)
7- Kindi ye göre psikoloji ?
İslam düşünce tarihinde nefsin mahiyet ve işlevleri, arınmasının yol ve yöntemlerini ,ölümden sonraki durumunu felsefi açıdan irdeleyip temellendiren ilk filozof Kindir dir.
Nefis madde gibi eni, boyu ve derinliği olan bir şey değildir; o basit , şerefli , değeri büyük ve yetkindir. Güneş ışınlarının güneşten geldiği gibi onun cevheride de yüce Yaratan dan gelmektedir. Kindiye göre nefis, bedenden önce vardır ; bedenden sonra da varlığını sürdürecektir.
8-Kindiye göre Ahlak ?
Dini bir telakkinin dışına çıkarak ahlakı bir felsefe problemi olarak tartışan ilk Meşşai filozofunun Kindi olduğundan şüphe yoktur.
Kindi felsefenin pratikteki yararını dikkate alarak onu ‘’ İnsanın gücü ölçüsünde Allah ın fiillerine benzemesidir ‘ diye tarif etmekte ve bununla o, insanın hikmet, kudret , adalet , iyilik , güzellik ve gerçeklik gibi ilahi sıfat ve erdemleri edinerek tam erdemli bir kişi olacağını söylemektedir.
9- Farabinin Hayatı ?
Türkistanın Farab şehri yakınlarındaki Vesiç te yaklaşık 258h tarihinde doğan Ebu Nasr Muhammed b Muhammed b Tarhan b Uzluğ el Farabi Et Türki gerek babasının vesiç kalesi kumandanı olması sebebiyle, gerekse samaniler Devletinin hakimiyetinde önemli bir eğitim ve kültür merkezi konumunda bulunan Farab da ilk eğitimini almış olması dolayısıyla dini ilimler Arapça da yetkinleşmiştir.
Müzik alanında Musika’l kebir eseri önemlidir.
Kendisine antik felsefenin en büyük otoritesi kabul edilip ‘’ birinci muallim ‘’ adıyla bilinen aristotales’e ilaveten ‘’ikinci muallim’’ denmiştir.
96 Civarında eseri vardır. 3 başlık altında toplanır
1 – Popüler nitelikli olanlar
2 – Bilimsel incelemelerden elde edilen sonuçların derlemelerinden oluşanlar
3 – Sistematik çalışmalar.
10- Farabinin ilimler tasnifi ?
İhsau’l-ulum eserinde her bir ilimin teorik ve pratik açıdan değerini belirterek eğitim ve öğretimdeki önemine işaret etmiştir. İlimleri 5 ana başlık altında toplar.
1 – Dil: Sarf,Nahiv.
2 – Mantık: Organondaki 8 kitap
3 – Matematik: aritmetik , geometri , optik , astronomi , müzik , mekanik
4 – Fizik ve metafizik: Fizikten maksat Aristonun tabiat ilimleri alanındaki sekiz kitaptır.
5 – Medeni ilimler : Ahlak , Siyaset , fıkıh , kelam.
11 – Farabi ye göre mantık ?
Farabinin en büyük başarısını mantık alanında gösterdiği kabul edilir.
Farabi mantığı önce Aristo nın yapmadığı biçimde ‘’ tasavvurat’’ (kavramlar) ve ‘’tasdikat’’ (hükümler) şeklinde ikiye ayırarak ele almış, kendisinden sonra İslam dünyasında yazılan bütün mantık kitapları da bu tasnifi dikkate almıştır.
O na göre dil bilgisi hatasız konuşmanın , mantık da doğru düşünmenin kurallarını vermektedir.
12 –Farabinin felsefe anlayışı ?
Tabiattan başlayıp en son gaye olan Tanrı ya kadar varlığın gayesini araştıran bu felsefe sistemi gayeci bir anlayışa sahiptir.
13- Farabinin Ontoloji anlayışı ?
Farabi en önemli eserlerinden biri olan Erdemli Devlet in girişinde analizine en salt ve en mükemmel varlık olarak nitelendirdiği Tanrı kavramından başlayarak maddi varlığın en alt tabakasına kadar inen bir evren şeması çizmektedir.
Tanrı (ilk sebep) – maddeden ayrı akıllar (el-ukulü’l-mufarika) – Faal akıl – nefis – Suret – Form
Suret ve form un birleşmesi ile ay altı alemde öncelikle dört unsur (toprak – su – hava –ateş ) oluşur. Bunların karışımından da önce ay altı alemdeki inorganik , sonra organik varlıklar meydana gelir. Ay altı alemdeki cisimlerin maddesi bu dört unsur ilen , ay üstü alemdeki cisimlerin maddesi havadan da hafif olan esir dir.
14- Farabinin Vacib-Mümkün anlayışı ?
Tanrı zorunlu(vacip) varlıktır. Tanrıdan başka bütün mümkün varlıklar varlıklarında bir sebebe bağlıdırlar. Bir üstteki varlığa. Bu zincir Tanrıya kadar gider.
15- Farabinin sudur teorisi ?
Farabi Tanrıdan yukarıdaki sıraya göre evrendeki varlıkların meydana gelişini de Sudur teorisi adı verilen bir teori ile açıklar. Bu teoriye baştan beri karşı çıkan İslam kelamcılarının bu itirazları Gazzali nin meşhur Tehafütü’l felasife (filozofların tutarsızlığı) isimli eseri ile zirvesine ulaşmıştır.
16- Farabinin bu teoriyi gerçekleştirmelerindeki sebep nedir ?
1 – Mutlak anlamda bir olan Allah tan çokluk alemini doğrudan yaratma ile meydana geldiğini kabul etmek Allah ın da zatında bir çokluk olduğunu kabul etmek anlamına gelir. Bu durumdan kurtulmak için Meşşai filozoflar ‘’ Birden ancak bir çıkar’’ prensibini benimsemek zorunda kalmışlardır.
2 – Varlığın sonradan yaratıldığını kabul edecek olursak da ortaya zamanla ilgili bir problem çıkar. Mesela yaratma bir fiildir ve bir süreçte gerçekleşir. Halbuki madde ve hareket yokken zamanın varlığından söz edemeyiz. Ayrıca Alem sonradansa Allah ondan önce ne yapıyordu ? sorusu sorulabilir. Eğer bir şey yapmıyor idiyse atıl ve pasif bir Tanrı kavramı ile karşı karşıyayız demektir.
3 – Alem sonradan yaratılmışsa Allah ın alemi yaratmadan önceki iradesi ile sonraki iradesi arasında bir fark vardır. İrade sıfatındaki değişiklik onun zatında değişiklik olabileceğini akla getirir. Bu da Allah un uluhiyeti ile çelişri.
4 – Neden Allah varlığı belli bir anda yaratmayı irade etmiştir. Acaba daha önce daha önce veya daha sonra yaratmasına engel olacak bir durum mu vardı ?
İşte bu sorunlardan dolayı Farabi kainat ın mutlak anlamda aşkın olan Allah tan hiçbir irade ve seçimi olmaksızın ve zorunlu olarak çıkması suretiyle (sudur) meydana geldiği düşüncesini temellendirmiştir.
17- Farabinin bilgi teorisi ?
Farabi Aristocu çizgiye yakın durarak bilginin kaynağında duyular olduğunu savunur. Bu yüzden Platon un ‘’doğuştan bilgi’’ teorisini reddeder.
Nazari aklın duyularını üç aşamada açıklar.
a-Güç halindeki akıl ( el-akl bi’l kuvve)
b-Fiil halindeki akıl (Bilfiil akıl)
c- Müstefad akıl.
18- Farabinin Ahlak teorisi ?
Farabiye göre her insanın nihai hedefi mutlu olmaktır. Ona göre mutluluk başka hiçbir şeye ulaşmak için araç olmayıp doğrudan kendinde amaç olan bir değerdir.
Farabiye göre gerçek ve en yüce mutluluk bilgiyle aydınlanmaktır.
Farabi faziletleri 4 e ayırır
1:Nazari faziletler: Bütün teorik ilim dalları ve en yüce varlık olan Allah la ilgili bilgi.
2 – Fikri faziletler: düşünme gücünün fert ve millet için en yararlı olanı araştırma çabasıdır. Bu faziletin ahlakçılarda , kanun koyucularda bulunması gerekir.
3 – Ahlaki faziletler: İnsanın iradeli davranışlarında her türlü aşırılıktan uzak olarak iyiyi, doğruyu ve güzeli amaç edinmesidir.
4 – Ameli faziletler : İnsanın çeşitli sanat ve mesleklere karşı eğilimlerini gerçekleştirerek o alanda iyi yetişmesi anlamına gelir.
19- Farabiye göre Siyaset ve Toplum felsefesi ?
El Medine tü’l fazıla (erdemli devlet) isimli meşhur eserinde ve diğer bazı eserlerinde öncelikle devletin menşei meselesi üzerinde durmuş ve devlet yapısı fikrinin insan topluluklarında nasıl oluştuğu meselesinde kafa yormuştur. Bu bağlamda 4 anlayış açığa çıkar
a-Ontolojik teori : Varlık planındaki düzen , insan topluluklarını böyle bir planlı yapı kurmaya sevketmiş olabilir.
b-Biyoorganik teori: İnsan kendi vücudundaki organların koordineli çalıştığını tespit ettiğinde , Bu düzeni toplum yapısında da gerçekleştirmeyi istemiş olabilir.
C – Fıtrat teorisi: Doğuştan topluluk olarak yaşamaya göre yaratılmış olan insan, ihtiyaçlarını karşılamak için dayanışmayı sağlayacak bir örgütlenme ihtiyacı duymuş olabilir.
d- adalet teorisi: İnsan kendi mutluluğunu ona temin edecek adalet ortamını sağlayabilmek için, adaleti gerçekleştirecek bir yapıya ihtiyaç duymuş olabilir.
Tam gelişmiş toplulukar küçük(şehir), orta (devlet),büyük(birleşik devlet) olarak 3 e ayrılı. Yunan felsefesinin küçük devlet anlayışına karşı birleşik devletin i savunur.
Farabiye göre devletler 2 şekildir. Erdemli ve Erdemsiz. Erdemsiz devletler 4 şekildir. Sapık, fasık , değişebilen ve cahi.
20- İbn Sina nın hayatı?
Asıl adı Hüseyin olan İbn Sina, Ebu Ali künesiyle anıldığı gibi, tıp ve felsefe alanında en büyük otorite demek olan ‘’Eş-Şeygü’r-Reis’’ ünvanıyla tanınmakta, Batı ‘ da ise ‘’Avicenna ‘’ olarak bilinmektedir.
Buhara yakınlarındaki Efşene de doğdu. İlk öğretimini babası Abdullah tan gören İbn Sina, On yaşında Kur’an’ı ezberledi. Henüz 18 yaşındayken bu dahi genç , o sırada Samani hükümdarı olan Nuh b Mansur u tedavi ederek saray hekimliğine getirildi.
Filozofun biyografisini Ebu Ubeyd el-Cüzcani yazmıştır.
İbn Sina nın babasının İsmaili dailerini evinde ağırladığını rivayet etmesinden dolayı onun Şiiliği konusunda görüş bildiren felsefe tarihçileri vardır. Fakat Dimitri gutas konuyu ayrıntılı olarak incelediği makalesinde Onun Hanefi mezhebine mensup olduğu tesbitinde bulunmuştur.
21- İbn Sina nın eserleri ?
George C . Anawati, Müfellefatü İbn Sina adlı çalışmasında dünya kütüphanelerinde filozofa nisbet edilen 276 adet eser tesbit etmiştir.
1 –Eş – şifa : Felsefeye dair en önemli eserdir. Asiklopedik tarzdadır. İlk defa İbrahim Medkur başkanlığındaki bir heyet tarafından yirmi iki cilt halinde yayımlanmış.
2 – En – Necat :Felsefenin temel konularında okuyucuya bilgi vermek için yazılmıştır. Süryanice, İbranice, Farsça , Latince , Fransızca , İngilizce, Almanca ve İspanyolca ya çevrilmiş. En-Necat ın Kitabün nefs bölümü Fazlurrahman tarafından doktora tezi olarak İngilizceye tercümesiyle birlikte yayınlanmıştır.
3 – El – İşarat ve t tenbihat . ilk defa Jacques Forget tarafından yayımlanan kitabın son ilmi neşri, Nasirüddin i Tusi şerhiyle birlikte Süleyman Dünya tarafından gerçekleştirilmiştir.
4 – Danişname – i Ala i . Felsefe alanında Farsça yazılmış ilk ansiklopedik eserdir.
5 –El –Mebde ve’l-me’ad
6 – Uyunül’l – hikme
7 – Hay b. Yakzan. Sembolik hikaye tarzında yazılmıştır.
8- El- Hikmetü’l – merikıyye
22- İbn Sinanın bilgi teorisi ve mantık ?
İnsanın her çeşit bilgiye ulaşabileceğini söyleyen İbn Sina , Bilmenin zihnin soyutlama yapmasıyla başladığını belirterek bunu idrak terimiyle ifade eder.
İbn Sina ya göre bilgi sadece düşünceyle elde edilmez: Bu konuda daha önemli ve kestirme yok sezgidir.
Akıllar konusunda İbn Sina, Kindi ve Farabi den farklılaşan bir teori geliştirmiştir. Buna göre insanın sahip olduğu bilme yeteneği kuvve halinde akıl , bu yetenekle düşüncenin ilkelerinin kazanılması meleke halinde akıl, bu ilkelere dayanarak gözlem ve deneyle nesnel dünyanın bilgilerinin kazanılması fiil halinde akıl, faal aklın etkisiyle zihnin bu aşamalardan geçerek mükemmellik düzeyine ulaşması müstefad akıl adını alır. Ancak üstün yeteneklere sahip olan peygamberlerin mazhar oldukları vasıtasız bilgi onların kutsi aklı tarafından algılanır.
23 – İbn sinaya göre Nefs?
İbn Sina ya göre nefs her insanın ‘’ben’’ sözüyle ifade ettiği şeydir.
24 – İbn Sina nın tıp ilmindeki yeri ?
Ölümünden yüzyıl sonra , bir tıp şaheseri olarak bilinen el-Kanun i’t-tıb adlı eserinin İspanya’da Latince ‘ ye tercüme edilip 13. Yüzyıldan itibaren Avrupa üniversiteleri tıp fakültelerinde ders kitabı olarak okutulması ve 17. Yüzyılda Vallodolid Üni. De bir İbn Sina (Avicenna) Kürsüsünün ihdas edilmesi bunu göstermektedir. Ayrıca El- Kanun fi’tıbb’ın latınce bir neşrinde(pavia 1510) yer alan kapak resmi , onun tıp ilmindeki otoritesi-nin nasıl değerlendirildiğinin bir göstergesidir; zira resim İbn Sina’yı ortada bir tahtta, Hipokrat ve Galen i de onun 2 yanında otururken tasvir etmektedir. İslam dünyasında kendisinden sonra gelen İbnü’n Nefis ve Hacı Paşa gibi Müslüman tabipler hakkında ‘’ devrin İbn Sinası’’ tabirinin kullanılmış olması, bu otoritenin İslam dünyasında da devam ettiğini göstermektedir.