Ticari İşlerde Faiz / Ticaret Hukuku

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Aşık-ı sadık

  • ****
  • Join Date: Kas 2008
  • Yer: İzmir
  • 840
  • +230/-0
  • Cinsiyet: Bayan
  • Âşîk-ı sâdık
Ticari İşlerde Faiz / Ticaret Hukuku
« : 15 Aralık 2008, 05:28:29 »
Ticari İşlerde Faiz / Ticaret Hukuku
Hukuk öğretisinde faiz; belirli bir meblağın bu meblağ alacaklısına sağladığı medeni bir semere (ürün) olarak tanımlanmaktadır.

Faiz çeşitli açılardan ayrıma tabi tutulabilir. Tarafların anlaşması sonucu ödenecek olan faize iradi faiz (akdi faiz), tarafların iradesi dışında ödeme borcu doğan faize ise kanuni veya nizami faiz denir. Bir para tutarını talep hakkına sahip bulunan alacaklıya, bu paradan belli bir süre yoksun kalması nedeniyle borcun vadesine diğer bir ifadeyle paranın iade edilmesi gereken tarihe kadar ödenen karşılığa kapital faizi, para borcunu zamanında ödemeyerek temerrüte düşen (geciken) borçlu tarafından ödenmesi gereken faize de temerrüt faizi denilmektedir.

Temerrüt faizi, alacaklının muhtemel zararlarının giderilmesi amacıyla doğrudan doğruya kanun koyucu tarafından öngörülmüş bir karşılıktır. Temerrüt faizinin talep edilebilmesi için temerrüt sonucunda bir zarar görmüş olmak gerekli değildir. Ayrıca, sadece ana paraya işletilen basit faiz ve işlemiş faizin ana paraya eklenerek bunun üzerine işletilen faizi ifade eden mürekkep (bileşik faiz) ayrımı da yapılmaktadır.

Ticari işlerde faizin özellikleri :

Borçlar Kanunu’nun 307. maddesinin 2. fıkrasında, ticari işlerde şart edilmemiş olsa dahi faiz verilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, eğer verilen ödünç ticari iş niteliğinde ise, o takdirde sözleşmede kararlaştırılmamış olsa dahi ödünç alanın kapital faizi ödemesi gerekir. Aynı şekilde TKm.22’de de, ticari işletmesi gereği bir iş veya hizmet gören tacirin, sözleşmede öngörülmemiş olsa dahi ücret isteme ve verdiği avanslar ile yaptığı masraflar için de ödeme tarihinden itibaren faiz talep etme hakkına sahip olduğu ifade edilmektedir.

Adi ödünç sözleşmelerinde, faizin, belli devreler sonunda ana paraya eklenmesi ve bundan sonra ana para ve faizlerden oluşan yeni tutara tekrar faiz yürütülmesi diğer bir ifade ile bileşik faiz uygulaması yasaktır. Buna karşılık ticari iş sayılan cari hesaplarla, borçlu bakımından ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde bileşik faiz ödenmesi mümkündür.

Gerek adi gerekse ticari işlerde taraflar uygulanacak kapital faizini serbestçe kararlaştırabilirler. Borçlar Kanunu ile Ticaret Kanunu’na göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile kararlaştırılmamışsa bu ödeme, yıllık. TC Merkez Bankası’nın önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli kredi işlemlerinde uyguladığı reeskont üzerinden yapılır. Söz konusu reeskont oranı, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan reeskont oranından beş puan veya daha çok farklı ise, yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur.

Para borcunu içeren adi ve ticari işlerde taraflar, borçlunun temerrüte düşmesi halinde istenecek temerrüt faizi oranını da serbestçe kararlaştırabilirler. Aksi takdirde borçlu yukarıda, kapital faizine ilişkin olarak belirtilen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecburdur. TC Merkez Bankası’nın önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, yukarıda açıklanan miktardan fazla ise, arada sözleşme olmasa dahi ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir. Söz konusu avans faiz oranı, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı ise yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur.

Temerrüt faiz miktarının sözleşmede kararlaştırılmamış olması halinde, akdi faiz miktarı yukarıda öngörülen miktarın üstünde ise, temerrüt faizi akdi faiz miktarından az olamaz.

Aksine sözleşme yoksa, faiz vadenin bitiminden, belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar. Aksine konulan şart, hakim tarafından borçlu lehine değiştirilemez.