Faik Ali Ozansoy - Ansiklopedik Bilgi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11656
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Faik Ali Ozansoy - Ansiklopedik Bilgi
« : 08 Ocak 2014, 10:57:08 »
Servet-i Fünûn şâirlerinden.

Servet-i Fünun ve Fecr-i Âti dönemi Türk edebiyatının önemli şairlerinden birisidir. Şiirleri Türk sanat müziği şarkılarına güfte olmuştur. Osmanlı Devleti'nde çeşitli yerlerde kaymakamlık ve mutasarrıflıklarda bulunmuş bir bürokrattır.

Şair Süleyman Nazif’in kardeşi, şair Munis Faik Ozansoy'un babasıdır.

1875’te Diyarbakır’da doğdu. Diyarbakırlı Saîd Paşanın küçük oğlu ve aynı devir şâirlerinden Süleymân Nazîf’in kardeşidir. İlk öğrenimini Diyarbakır’da tamamladıktan sonra, İstanbul’daki Mekteb-i Mülkiyeye girdi.

Okulu bitirdikten sonra birçok yerlerde kaymakamlık ve mutasarrıflık görevlerinde bulundu. Mütâreke yıllarında Diyarbakır vâliliği yaptı. Ebû Bekr Hâzem Beyin dâhiliye nâzırlığı sırasında müsteşarlığa getirildi ise de, iki ay sonra kabînenin düşmesi sonucu, bu görevden istifâ etti. Mülkiye Mektebinde Fransızca, Saint-Bones Fransız Okulunda ise Türkçe öğretmenliği yaptı. 1931 yılında Dâhiliye Müsteşarlığından emekliye ayrıldı. 1950 yılının Ekim ayında Ankara’da öldü. 1 Ekim 1950 tarihinde geçirdiği bir kalp krizi sonucu Ankara’da vefat etti. “Abdülhak Hamit’in ayakucuna gömülmeyi vasiyet etmiş olduğu için cenazesi İstanbul'a getirilerek Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

İsmet Binark ile Nejat Sefercioğlu, 1970 yılında Faik Ali Ozansoy Bibliyografyası'nı yayınladılar.

Kimi şiirleri Bimen Şen, Cinuçen Tanrıkorur, Ruhi Ayangil tarafından şarkılaştırılmıştır.

Servet-i Fünûncuların arasına henüz Mülkiyede talebeyken “Kehkeşana Karşı” şiiriyle katılıp kısa bir sürede tanınmasında âileden gelme edebî kültürünün tesiri büyüktür. Fâik Ali, Nâmık Kemal, Recâizâde Ekrem ile Hâmid’in hayrânıdır. Hâmid’i taklit etmesi, edebiyâtımızda İkinci Hâmid olarak tanınmasına yol açtı. Ancak bu tesir uzun sürmedi. Tevfik Fikret’le yakın ilişkisi kendi kişiliğini bulmasına yol açtı. Faik Ali, ferdî konulara yönelme ve kendi iç dünyâsını dile getirme yönünden tipik bir Servet-i Fünûn şâiridir.

Birinci Dünyâ Savaşı yıllarında Faik Ali, ferdiyetçilikten sıyrılarak şiirlerinde yurt sevgisini işledi. Tiyatro türünde eserler verdi ise de, bu yolda pek muvaffak olamadı.

Eserleri:

Fâni Tesellîler (1908), Midhat Paşa (1908), Temâsil Kapısında (1918), Elhân-ı Vatan (1915), Şâir-i A’zam’a Mektup (1923), Pâyitahtın Kapısında (manzum piyes, 1918), Nedim ve Lâle Devri (manzum piyes, 1918).