müşteki : Şikayette bulunan, şahsî davacı. İlgili makama derdini aktaran.
temyiz : İyiyi kötüden; hayrı, şerden ayırt edebilme yeteneği, akıl gücü. İlk derece mahkemelerince verilen yargı kararlarının esas ve usûl açısından denetime tabi tutulduğu üst derece mahkemesi. Bu denetim isteme işine de temyiz işlemi denilir. Cmk md. 305, 326.
Tensip : Uygun görme
Muaccel : Ivedi; peşin; vadesi (eceli) gelmiş; ödenmesi gereken hale gelmiş.
Rücu : Dönme; geri dönme; cayma; sözünden dönme; sözünü geri alma; bir ödemede bulunan kimsenin, bu bedeli, asıl ödeme yapması gereken kişiden istemesi;
Temlik : Devir, alacağın bir başkasına devri, mülkiyetinin geçirilmesi. Alacağın devredilmesi. Bk md. 165.
mülga : Kaldırılmış, ilgâ edilmiş.
Ikrar : Saklamayıp söyleme; bildirme; açıkça söyleme; kabul
Irtifak : Hacet talep etme; ihtiyaç duyma; yükümlenim
Ifa : Ödeme; yerine getirme; bir işi yapma; edim