Ünite 10 : İslami Düşüncenin Batıya Etkisi - Konu Anlatımı

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
1.Yahudi ve Hıristiyanların 10.yy da İslam düşüncesi ve bilimiyle tanışmasına kadar ki durumları neydi?
Philon,St.Augustin ve Boetius hariç ne bir Yahudi ne de bir Hristiyan filozof,matematikçi,fizikçi vardı..saydığımız isimler de pagan kültüründe yetişmiş,sonradan Yahudi ve hristiyan olmuşlardı…

2. Her iki dinde de bilim ve düşünce nasıl algılanıyordu?
Sadece kutsal metinleri anlama olarak algılandığından ,sadece dogmatik kelamcı yetişmiştir.
3.Klasik dönem Yunan ve Roma düşüncesinin yasaklanma sebepleri?
M.S. 2. y.y. da Hıristiyanlıkta papalığın ve kilisenin oluşmasıyla ,daha sonra da 4. yy. da papalığın konkordata sisteme göre eğitim,öğretimi üzerine almasıyla ,yunan ve roma düşüncesi putperestlerin düşüncesidir denilerek yasaklanmıştır…
*** 4. yy.dan 10. yy a kadar ki batı orta çağının karanlığında ,Aristo bile unutulmuştu…

4.İslam felsefesinin batıya tesiri kaç yönde olmuştur?
2 yönde..1) İslam felsefesi yoluyla klasik yunan felsefesinin batıya geçmesi ( Müslüman filozoflar yunan felsefesini iyi biliyorlardı,çeviriler yapmışlar,şerhler yazmışlardı…batılılar da bu eserleri Latinceye çevirmiş ve yunan felsefesini böylelikle Müslümanlardan öğrenmişlerdi.. )
2) Müslümanların kendilerine has felsefi düşünceleri

5.İslam felsefesinin batı felsefesine katkıları hangi alanlarda olmuştur?
* metafizik * mantık * ahlak felsefesi *bilim felsefesi * musiki * psikoloji

6.İslam düşüncesi batıya hangi yollarla geçmiştir?
1) Hıristiyanların Müslümanlarla Sicilya ,Endülüs ve kısa süreli olarak Güney italyanın fetihlerinde doğrudan temaslarıyla
2) Batılıların İslam dünyasına eğitim için gitmeleriyle ( İtalya,ispanya ve güney Fransa dan 11. ve 12. yy larda zengin çocuklar İslam medreselerine okumaya giderlerdi..Matematik,felsefe ,tıp ve felekiyat öğrenen bu talebeler sonra Batıda açılan ünv.de öğretmen oldular…)
3) İslam eğitim kurumlarının taklit edilmesiyle…( bu yolla Batı ünv.leri kuruldu..mimari tarz.ders programları,öğretim metotları tamamen medreselerin taklidiydi)
4) diplomatik ilişkilerle… ****ÖNEMLİ : bunların ilki Harun Reşid ile Şarlman arasında gerçekleşmiştir…Harun Reşid şarlmana mekanik bir çalar saat göndermiş,bu olay batıda İslam bilimine karşı hayranlık oluşturmuştu ( şu kitaplarda bile sürekli “ yaratmak “ kelimesini kullanıyorlar ya,pes doğrusu !!)
5) haçlı savaşlarıyla…( böylece alet,edevat,bilimsel ve felsefi eserleri batıya aktarmışlardı)
6)EN ÖNEMLİSİ BUYMUŞŞ : Arapçadan yapılan tercüme faaliyetleriyle…

7..Tercüme faaliyetlerinden bahsedelim…
PAPA SLYVESTRE SAACY , gençliğinde Endülüs ve Kuzey Afrika’da Arapça , Müslüman memleketlerinde de İslam ilimlerini öğrenmiş ,papa seçildikten sonra da Kuzey İspanyanın RİPPOL şehrinde,910 yılında Aynen Beytül Hikme gibi bir tercüme okulu açtırdı..burada Müslüman bilginlerin eserlerini Latinceye çevirtti..bu işi önce Yahudi asıllı bilginlere yaptırdı….12. ve 13. yy lardan itibaren hristiyan bilginler de Arapça,Türkçe,Farsça öğrenip tercüme faaliyetlerine katıldılar…..Arapçadan Latinceye tercüme faaliyetler 18.yy a kadar sürdü…..ünlü İngiliz filozofu JOHN LOCKE bile Arapça öğrenme ihtiyacı duydu….

8. İslam eğitim kurumlarının taklit edilmesi bağlamında ilk kurulan mektep ?
Napoli krallığındaki Salerno mektebi dir..

9. Burada okutulan ilimler?
*gramer * retorik *mantık * hesap * musiki *hendese *felekiyat

10.Salerno vasıtasıyla İslam medreselerinden italyaya hangi eserler girdi?
Aristo’nun eserleri ve şerhleri

11.Napoli mektebini kuran kimdir?
İlimleri himayesiyle tanınan Sicilya kralı 2. Frederik ( Aristo’nun eserlerini Arapçadan Latinceye çevirtti,İbn Seb’in ile felsefi mektuplaşmaya girdi)

12.Bu konudaki diğer gelişmeler?
Castille ve Lyon kralı 10. Alphonse İslam eserlerini tetkik ettirerek astronomi cetvelleri yaptırdı….Padua , Napoli, Capua ve Toulouse ‘da daha sonra da Lyon ‘da mühim mektepler kuruldu…

13.İslam felsefesinin batı felsefesine etkisi ne zaman başlamıştır?
Müslüman filozofların eserlerinin Latince ve İbranice başta olmak üzere diğer yerel dillere tercümesiyle 10. yy dan itibaren başlamış taaaa Yakınçağ felsefesinin başlangıcına kadar sürmüştür…

14.Ortaçağ ve Rönesans devirlerindeki etki nasıl olmuştur?
Çeviriler vasıtasıyla doğrudan doğruya olmuştur,batılı filozoflar Müslüman filozofların adları ve eserlerini belirterek alıntılar yapmışlardır….Aydınlanma devrinde ve descartesden başlayıp Hegele kadar süren modern felsefedeki bu etki hem doğrudan hem dolaylı olarak devam etmiştir…

15.Doğrudan etki nasıl olmuştu ?
Ortaçağ ve Rönesans devrinde çevrilen eserler bu devirde de Batı filozoflarınca okunuyordu…

16.Dolaylı etki nasıl olmuştur?
Bunlar ortaçağ ve Rönesans devri düşünürleri okurken onlar vasıtasıyla Müslüman düşünürleri de öğreniyorlardı…ama ne yazık ki aydınlanma devri ve modern dönem batılı filozoflar artık Müslümanların ad ve eserlerini zikretmiyorlardı…Mesela Descartes Müslüman veya Hristiyan,faydalandığı filozofları eserlerinde açıkça zikretmemeyi adet edinmişti ( cık cık cıkk ne kadar ayıp )
17.Skolastik ve ortaçağın en karanlık dönemleri ne zaman başladı?
Hristiyanlığın 6. yy. dan itibaren resmi din olarak Batıya yayılmasıyla ,kilise ve din adamları felsefeye daha derin tepki gösterdiler,felsefi düşünce ve bilime kapılarını kapattılar…böylelikle bu karanlık devir başlamış oldu…

18.Bu durum ne zaman değişti?
Felsefe için 11. yy.ın sonlarında değişti.daha önce söylediğimi gibi 9. yy. ın 2. yarısında İslam bilimine ilgi duyan batılılar eserleri Latinceye çevirdikçe zamanla felsefeye merak sardılar….Müslüman filozoflara,oradan da Aristo ve eflatuna ilgi duydular…bilimsel eserlerin yanında sırf felsefi eserlerde çevrilmeye başlandı…yani uzun lafın kısası ; daha önce İslam dünyasıyla Yunan Helenistik dünyası arasındaki kültür alışverişi şimdi batıyla İslam dünyası arasında gerçekleşiyordu….

19.Hristiyan kelamcılardan Fransiskenler ve dominikenlerin benimsedikleri?
Fransiskenler ; İslam yeni eflatunculuğuyla Augustinciliği birleştirirken, Dominikenler Farabi ve İbni Sinayı oradan da Aristoculuğu benimsiyorlardı..
** bu arada bazı hristiyan ve batıda yaşayan Yahudilerin çoğu da İbn Rüşd cülüğe eğildiler…

20.İbn Rüşdcülük özellikle nerede etkili olmuştu??
Kısa zamanda beklenmeyen bir inkişaf gerçekleştiren ibn Rüşdcülük özellikle kilise çevrelerinin dışında etkili olunca hristiyan dogmasına ağır bir darbe indirdi.İbn Rüşd’ün akılcılığı ve bazen de bunun yanlış yorumlanması kiliseye karşı hür düşünce ve dinsizlik cereyanlarının doğmasına sebep oldu…

21.İbn rüşdcülüğün bu çıkışına engel olmak isteyenler?
Fransisken ve dominiken kelamcıları bu durumu fark edince 12. yy da,ibn rüşdcülükle mücadeleye başladılar….bunun için de batıda yeni yayılmaya başlayan Gazaliciliği silah olarak kullandılar…bu daaaa batıda sonu gelmeyen din-felsefe çatışmasını başlatmış olduuuuuu….

22.Tamamen gazalici bir tarzla ibn rüşde reddiyeler yazanlar?
Albertus Magnus ve St. Thomas gibi kelamcı filozoflar…

23.Rönesans ve reform hareketlerinde önemli rol oynayan ?
13. ve 14. yy larda Gazaliciliğin hâkim felsefi düşünce olarak varlığın sürdürmesi ,15. yy da da ibn rüşd ve akımının baskın felsefi görüşler olarak gelişmesi Rönesans ve reform hareketlerinde önemli rol oynadı…

24.Kartezyanizm nedir?
Descartesin öncülüğünü yaptığı ve esasında İbn Rüşdcülüğün uzantısından başka bişey olmayan akım….

25.Aydınlanma devri ne zaman başlar?
17. yy da İbn Tufeylin fikirlerinin batıda revaç bulmasıyla başlar…

26.Aydınlanma felsefesinin temelinde ne vardır ?
Empirizm ve tabiatçılığın doğuşuyla ve materyalizmin canlanmasıyla ,özellikle aydınlanma devri felsefesinin temelinde ibn Rüşd ve İbn tufeylin batılılarca yorumlanması vardır….

27). 17. yy sonrasında gelişen felsefede de Müslüman filozofların tesirinin görüldüğünün delili nedir?
Leibniz ve clarke arasında vuku bulan tartışmalarda İbn Rüşdün hristiyanlığa darbesinin kabul edilmesiyle beraber yine de ibn rüşd ve gazali canlandırılmaya çalışılmıştır….( bu tesirler dolaylıdır )…

28.Papalık ve din adamları ibn rüşdün yasaklanmasına dair fermanları neden yayınlamışlardır?
Kilise ve Hristiyan düşünürlerinin teslise inancının akılla izah edilemez olduğunu güçlendirdiği için…

29.Tüm bu söylenenlerin bizim Müslüman olmamızdan kaynaklanan abartmalar olmadığını nasıl ispat edebiliriz?
Kendisi hala 19. yy da bir ibn rüşdcü görünümünde olan Ernest Renanın cümleleriyle ispat edebiliriz…cümleleri aynen okumak isteyen kitaptan okuyabilir ben kısaca bahsedeyim; bu şahıs Yahudilerin kültürlerinin Müslüman kültürünün yansıması olduğu,saadiya isminin bağlı olduğu kelam hareketinin Arap tesiriyle kendini 10.yy da Sora akademisinde gösterdiği,İspanyadaki Müslüman hakimiyetinin de aynı sonuçları doğurduğu,10. yy dan itibaren Arapçanın Yahudi,Hıristiyan ve Müslümanların ortak dili olduğu,Musa bin meymundan beri Yahudi felsefesinin Arap felsefesinin yankısı olduğu,ispanya Yahudilerinin felsefeye ilginin saadiye tarafından Ortadoğu incelemelerine verilen hızlandırmadan kaynaklandığını kabul etmenin gerekli olduğunu söylemiş…

30.İkinci ve daha önemli tercüme devresi ne zamandır ?
12. ve 13. yy larda başlar…

31.Batılılar bu 2. devrede neler yaptılar?
Müslümanların eserlerini , Latince,İbranice,kısmen de İspanyolca ,eski Fransızca ve Yunancaya çevirmekle kalmadılar birçok batılı öğrenciyi ispanya,kuzey Afrika ,Suriye,İran da ki mesela MARAĞA MEDRESESİ gibi medreselere göndermişlerdir…ve böylece elde edebildikleri kadar Müslümanların eserlerini tercüme edilmek üzere batıya aktardılar…

32.Arap dilinin tedrisi nerelerde devam ettirildi?
İslam bilim ve felsefesinin daha geniş çapta öğrenilmesi için yeni mektepler açıldı…en önemlileri ; Fransa’daki MONTPELLİER ve Paris,İngiltere deki OXFORD mektepleriydi…( şaşırdınız değil mi,ben de şaşırdım çünkü oxfordun tarihini bilmiyordum )

33. Saraylarına Müslüman alimleri davet ederek onlardan ilim ve felsefe öğrenen hükümdarlar kimlerdir?
En meşhuru Sicilya Kralı Roder II ve oğlu William I …ünlü âlim EL İDRİSİ onların sarayında uzun süre hocalık etmiştir. asıl işlevi ne olmuştur?
Var olan tarihsel entelektüel birikimi tartışarak yeniden organize etmesi,yeni kavramlaştırmalara gitmesi veeleştirel yaklaşımla bilgiyi güncellemesidir.

42.Davut el kayseri zaman anlayışını nasıl geliştirmiştir?
Farabi ve İbni Sina gibi Meşşai (Aristocu) filozofların varlık ve zaman görüşü ile bunları eleştiren Ebul Berekat Bağdadi’nin yaklaşımlarını eleştirerek farklı bir zaman anlayışı geliştirmiştir.

43. zaman anlayışını dile getirdiği eseri?
Nihayetül beyan fi dirayetiz zaman…

44.Davut el kayseri hangi eseriyle ünlenmiş ve bu eseriyle İslam dünyasının farklı bölgelerindeki düşünürleri etkilemiştir?
İbni Arabi’nin Füsusül Hikem adlı eserine yazdığı”matlau Hususil kilem fi mania Füsusül hikem”adlı şerhiyle ..bu eserinde İbni arabinin varlığın birliği öğretisini felsefi kavramlarla savunmuştur…

45.düşünür olmanın temel şartını,bilgi aktarımından ziyade şahsi görüş ve içtihatlar geliştirmeye bağladığı için eserlerinde kendi şahsi yaklaşımını ön plana çıkaran düşünür kimdir?
BEDREDDİN SİMAVİ ( şeyh)

46.Bedreddin Simavinin tarzı neydi?
Vahdeti vücut nazariyesi doğrultusunda varlık,alem,ruh beden ilişkisi,ölüm sonrası hayat gibi klasik yaklaşımları eleştirmiş ve hemen her hususu ALAH (C.C) ‘ın varlığının zuhuru açısından açıklamaya çalışmıştır…

47.simavi’nin eseri?
Felsefe,tasavvuf ve kelam konularını kapsayan “VARİDAT “ tır…

48.simavi hakkındaki görüşler nelerdir?
Ehli sünnet dışına çıkan yaklaşımları nedeniyle lehinde ve aleyhinde görüşler vardır..
maddeci panteizme yaklaşan çözümler getirdiği kanaati vardır…yanlış anlaşıldığı içn felsefi derinliğinin fark edilmediğini söyleyenler de vardır.

49.Şeyh Bedreddin’in özgünlüğü nerden kaynaklanmaktadır?
Vahdeti vücut nazariyesini mantıksal tutarlılık açısından gidebileceği son noktaya götürme istemesi ve genel kabul görmüş dini inançları sembolik olarak değerlendirerek tevile gitmesidir… ruh beden ayrımını öte dünyada bedenle dirilmeyi, kainatın zamansal sonluluğunu reddetmiştir…bunlara rağmen fıkıh alanında müctehid derecesinde görülmesine yol açan fıkıh eserleri de vardr.

50.Osmanlı devletinin ilk şeyhülislamı kimdir?
MOLLA FENARİ

51. Osmanlı ilim geleneğinin ve medrese eğitiminin en önemli temsilcilerinden biri olması nerden kaynaklanır?
Kelam,tasavvuf,felsefe,mantık ve fıkıh gibi ilimleri sentezlemesinden,aynı anda temsil etmesinden kaynaklanır…
***kuramsal ve pretik akıl,nakil,keşf gibi klasik bilgi yollarını aynı anda benimseyen ve temsil eden bir düşünürdür…

52. Molla Fenari’nn yakın zamana kadar medreselerde okutulan mantık kitabı nedir?
ŞERH-İ İSAGOCİ ( er risaletül esiriyye fil mizan adlı esere yazdığı şerhtir)

53.sadreddin konevinin hangi eserine şerh yazmıştır?
MİFTAHÜL GAYB…

54.Molla fenari hangi nazariyenin savunucusudur?
Kayserili Davut ve bedreddin simavi gibi vahdet i vücut nazariyesinin savunucusudur ve Osmanlıda kabul görmesinde önemli etkisi vardır.

55.Molla Fenarinin vahdeti vücut anlayışı nasıldır?
Radikal değildir…bu alemde ortaya çıkan her gerçeklik Allah( C.C.)’ın isimlerinin zuhuru
Ve somutlaşmasıdır…bilgi yolları sıfırdan veya boş bir insan bilincinden gerçeğe açılan yollar değil ,tam tersine tek olan Varlık ‘ın kendisini aşma sürecidir…

56.Molla fenariye göre farklı blim dalları nasıl oluşmaktadır?
Aynı gerçekliğin farklı açılardan fark edlmesiyle…

57.Osmanlıda Tehafüt geleneğinin temsilcileri kimlerdir?,
* Hocazade ( Muhlisiddin Mustafa) * Kemal Paşazade ( İbn Kemal) * Muhammed Karabaği * Müeyyedzade ( Abdullah Çelebi ) * Yahya Nev’i Efendi *Mestçizade Abdullah Efendi

58.Tehafüt geleneği nasıl başlamıştır?
Gazali’nin Farabi ve İbn Sina’nın felsefi fikirlerini eleştirmek içinyazdığı Tehafütül felasife eseriyle başlamış……İbn i Rüşd’ün hem Gazali’yi hem de yer yer Farabi ve İbn Sinayı eleştirdiği Tehafütüt tehafüt eseriyle gelişme göstermiştir…

59.Tehafüt geleneğinin Osmanlıda devam etmesinde kimin rolü vardır?
Fatih Sultan Mehmet kendi döneminde akli ilimlere düşkünlüğünden dolayı Gazali ve Meşşai filozofların fikirlerinin tartışılmasını dönemin entelektüellerinden talep etmiş ve tehafüt geleneğinin devam etmesinde rol oynamıştır..

60.bu bağlamda yazılan eserler?
* Hocazade :Tehafütül Felasife - *Ali Tusi : Kitabuz Zahira ( Hocazadenin eseri daha çok onaylanmıştır)

61.son dönem Osmanlı entelektüellerinin gözünde en büyük Türk Filozofu kimdir?
Hocazade…( bunu dillendiren kişi Mehmet Ali Ayni )

62.Kemalpaşazade’ nin Haşiye alet tehafüt eserini Türkçeye çeviren kimdir?
Ahmet Arslan…Hocazade ve Kemal Paşazadenin bütüncül bir düşünce sistemi oluşturmamakla beraber felsefi değeri hayli yüksek fikirler ortaya attıklarını söyler.

63.Tehafüt geleneğini sürdüren bu düşünürlerin daha öncekilerden farklı olan ortak noktaları nedir?
Tasavvufla ilgilenmemeleri…daha çok akıl ve nakille sorunlara yaklaşmış ve felsefi kelmageleneği içinde konumlandırılabilecek bir tutum geliştirmişlerdir…

64.Molla Lütfi’nin eseri ve özellikleri?
Risale fi Tahkiki Vücudil Vacib….İbni Sinanın görüşlerini özetler,eski ve yeni kelamcıların filozofları yanlış anladığını ileri sürer ,bu şekilde Tehafüt geleneğine dolaylı da olsa katkısı olmuştur…

64.Molla Lütfi’nin mevzuat-ı ulüm adlı eseri ?
Bilimleri tasnif etmesi ve onları tanımlamaya çalışması açısından hem klasik ilimler tasnif geleneğini sürdürür hem de yaşadığı dönemin ilmi zihniyetini sergiler….

65. Allame tabiri kimler için kullanılır?
İlim zihniyetine, ansiklopedik bilgi birikimi şeklinde sahip olanlar için…( bu ilim zihniyeti piramit gibidir,zemini geniş ,tepesi dar bir görünüm)

66.ilimlerin çokluğu ve zeminde genişlemesi hangi safhaya karşılık gelir?
ÖĞRENİM SAFHASINA

67.bütün bu ilimlerin insanı metafiziksel ve ahlaksal olarak yükseltmesi hangi safhadır?
AMEL ya da YAŞAMA SAFHASI

68.amel ve yaşama alanlarına daha fazla vurgu yapanlar?
Molla Lütfi ve sonrasında Kınalızade Ali Efendi,Muhyi i Gülşeni ve Taşköprülüzade Ahmet Efendi…

69.ahlak ve siyaseti kuramsal ve pratik yönüyle ele alan eserler?
***Molla Lütfi ‘nin HARNAME si ; mizahi yolla ahlaki eleştiri düşüncesini pekiştirmiş…
*****Kınalızade ‘ nin AHLAK –I ALA ‘ sı
*******Gülşeni ‘nin AHLAK-I KEBİR ‘i
**********Taşköprülüzadenin MEVZUAT-I ULUM ( asıl adı miftahus sade veya misbahus sıyade )

70.bu eserlerin verdikleri genel izlenim nedir?
Kuramsal tartışmalarla rasyonel olarak temellendirilen ve açıklanan ilimlerin kendi sınırlarına eriştikleri yani eylem alanına bir GEÇİT ( DEHLİZ ) oldukları….

71.ilimlerle ilgili genel çerçeve çizen ve sonrakilere daha net bir tartışmaalanı belirleyen kimdir?
TAŞKÖPRÜLÜZADE

72.Geçit ( dehliz ) kavramına en fazla vurgu yapanlar?
Gazali ve Aynu’l Kudat hemedani….Bu kavramı onlar Kur’an’ın zahiri anlamının bizim için manevi gerçeklikleri tecrübe edebilmemize geçit olarak ele alırlar…

73.felsefenin felsefi anlamını kaybetmesinin nedeni?
Düşünce alanının kendi kavramsal sınırlarına ulaştığı sanısı,pratik kaygıların ön plana çıkmasına sebep olmuş,kavramsal düşünce yerini edebi,sanatsal ve mimari estetik imar kaygısına bıakmıştır…kavramsal düşüncenin gözden düşmesi yani ilimlerin anlamlarını kendi muhtevalarından kazanma özelliğini yitirmesi de felsefenin felsefi anlamını kaybetmesine neden olmuştur…

74.bu anlam kaybının fark edilmesi nasıl olmuştur?
Osmanlı düşünürlerinin Batıdaki ilim ve teknik gelişmeleri izlemeye başlamasıyla mümkün olmuştur….batıda bilginin kendi muhtevasından dolayı anlam kazandığını fark etmek ,Osmanlı düşünürlerinin yitirdikleri bu klasik değeri tekrar Batı da bulmalarına sebep olmuştur….işte bu da hem kendi geçmişleriyle yaşadıkları dönem,hem de yaşadıkları dönemle Batı dünyası arasında geri – ileri şeklinde bilinç bölünmesine yol açmıştır…

75.Osmanlıda toplumsal,kurumsal ve idari kararlarda ortaya çıkan zafiyet ve bozulmaya yönelik eleştirel görüşler hangi düşünürlerin eserlerinde görülmektedir? ( iki isim sorucam hepi topu ,şu soruya bak destan gibi oldu J )
Gelibolulu Mustafa ve Koçi Bey

76.bozulmaya karşı önerilen çözümlerin ilki nedir?
Eskiye yani Osmanlının güçlü zamanlarındaki kurallara geri dönüş ..bu da nostaljik bilincin ortaya çıktığını ,eski – yeni şeklinde bilincin ikili bir zamansal görünüm kazandığını göstermektedir…

77.bozulma döneminde ilmiye sınıfındaki sıkıntılar nelerdir?
Vasıfsız ve tamahkar kimselerin medreselerde kendilerine yer bulması…

78.Katip Çelebi’nin düşüncesi nedir?
Mizanül Hak ve Keşfüz zünun eserinde teşhisin daha epistemolojik düzeyde olduğunu görüyoruz…katip Çelebiye göre nakli ilimlerin kavranmasının temelinde akli ilimler vardır…önce akli ilimler öğrenilmeli bu bilgiler ışığında nakli ilimler kavranmalıdır…ama kendi döneminde tam tersi yapılmıştır….felsefi ilimlerin yerine fıkhi disiplinler konulmuştur…

79.Osmanlının Avrupadaki gelişmeleri görüp te kendindeki sıkıntıyı fark etmesiyle Avrupaya elçiler göndermiştir.bu teşebbüslerin meyvesi ne olmuştur?
Osmanlı topraklarında ilk kez İBRAHİM MÜTEFERRİKA nın matbaa kurmasına izin verilmesi…

80.müteferrikanın düşüncesi ve eseri nedir?
Kendisi aslen Avrupalı,çok sayıda batı ve doğu dilini bilen bir mühtedi dir..kopernik devriminden haberdar ve batıdaki gelişmeleri izlemektedir…Osmanlının ilmi zihniyetindeki aksaklıkları batıyla kıyaslayabildiğinden ,Osmanlının toparlanmasının ancak yeni bir düşünme tarzıyla olabileceğini söyler…bu düşünme tarzının adına da Kanun i Kadim ‘e nisbetle NİZAM I CEDİT adını verir…
ESERİ : risale i İslamiyye ( müteferrika, babası papaz olan bir mühtedi olduğu için hristiyanlıkla İslamı karşılaştırabilmektedir)

81.bölünmüş yatay bilinç ne zaman ortaya çıkmıştır?
Mekan algısının değişmeye başlamasıyla

82.bölünmüş bilinç nerelerde görülmektedir?
Sadece felsefe ve bilimde değil,sanat ve mimaride de görülür…DEDE EFENDİnin klasik musikisinin yanında batı musikisine de ilgi artmakta,klasik soyutlayıcı mimari yerini özellikle Fransanın somutun teşhirine dayalı mimarisine hayranlık duyulmaktadır….ne yazık ki…..

83.Osmanlıda yenileşme ( reform ) hareketlerine destek veren düşünürler ?
* Mustafa sami * Sadık Rıfat Paşa *Safvet Paşa * Şinasi * Ahmet Cevdet Paşa…bu düşünürler değişim için gereken zeminin hala elde mevcut olduğunu savunmaktadırlar…

84.zeminin ne olacağı sorusuna cevap ararken batıdan gelen ve benimsenmeye başlanılan felsefi akımlar nelerdir?
* pozitivizm * materyalizm * evrimcilik * ruhçuluk *sezgicilik * sosyolojizm *feminizm

85.metafizik nedir?
Basitçe fizik ötesi varlıkları araştırma olarak ele alınmamaktadır…tüm varlık alanını tek bir zeminde temellendirme çabasıdır ,bu bağlamda materyalizm kadar pozitivizm de metafiziktir….kısacası ; metafizik ,zeminin kendisini salt zihni,maddi veya ilmi düzeyde belirlenebilir bir şey olarak kabul eden düşünme tarzıdır….

86.Osmanlı düşüncesinin son tarihsel dönüşümü neyi temsil eder?
Klasik metafizikten modern metafiziklere geçişi temsil eder…

87.metafizik olarak felsefe bu dönem düşünürleri için ne anlam ifade eder?
BİR KURTULUŞ TEOLOJİSİDİR…

88.kendisine ‘efendim tıphane mektebinde Allah ‘ ı inkar ediyorlarmış diyenlere ,çare yok onlar Allah (C.C) ‘ın adını tabiat koymuşlar,bir Allah’A muhtacız cevabını veren kimdir?
Kethüdazade Mehmet Arif Efendi

89.metafizik olarak felsefe yapma çabası siyasi alanda hangi yaklaşımları oluşturmuştur?
* İSLAMCILIK * BATICILIK * TÜRKÇÜLÜK

90.İslam Düşüncesinin Rol Değiştirmesinde Materyalizm,pozitivizm,tabiatçılık kadar etkili olan ?
Bu felsefelere direnmeye çalışan ,bu bağlamda batılı ruhçuluk,sezgicilik,panteizm,monizm gibi felsefi akımlardan destek alan Müslüman düşünürler…bunlar İslam düşüncesini savunmaya çalışırken İslam dinini metafiziksel olarak konumlandırmışlardır…

91.metafiziksel felsefelerin temsilcileri?
Baha Tevfik - materyalizm
Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi – ruhçu ( spritualist yaklaşım )
Rıza Tevfik – Pozitivist
Ziya Gökalp – sosyolojik pozitivist
Mustafa Şekip – sezgici

92.metafizik olarak felsefe yapmayan ancak batı düşüncesiyle irtibat halinde olan düşünürler?
* M.Şemsettin Günaltay * Elmalılı Hamdi Yazır * kadın hareketleri bağlamında; Fatma Aliye ve Emine Semiye ( Ahmet Cevdet Paşanın kızları ) * Mehmet Akif * Namık Kemal