İlahiyat 1. Sınıf - İslam İnanç Esasları - Ünite 8 - Konu Anlatımı

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
KADER İNANCI

1. Kader Allah’ın canlı ve cansız bütün yarattıklarına ilişkin ezeli planını, kaza da bu planını gerçekleştirmesi anlamına gelir.

2. Bütün her şeyi var olmadan önce bilmek Allah için kolaydır. Çünkü O her şeyi ilk (ana) kitapta, yani LEVH-İ MAHFUZ da sayıp dökmüş ve belirtmiştir.

3. Allah insanların kendi iradeleri olmadan iman etmelerini istememiş ve onları serbest bırakmayı tercih etmiştir.

4. Allah, iman ve inkar veya itaat ve isyan alternatiflerinden birini seçen insanları istikametlere sevk eder, insiyatifi insanların elinden alır, zihinlerini yönlendirir ve bir tabiat oluşmasını sağlar. Buna Kuran’da ‘’tab’u’l-kulub’’ denir.

5. Allah’ın yaratma sıfatı halk – icad – ibda – kevn –(tekvin) ve inşa kavramlarıyla ifade edilir.

6. Çocuk ana rahminde teşekkül ederken yüzyirmi gün geçince bir melek gönderilir ve bu melek cocuğa ruh üfleyip cinsiyetini ,
rızkını , fiillerini , ecelini , mümin veya kafir olacağını yazar.

7. Ana itikadi mezheplerin kader inancı üzerinde birleştiği tek husus , Allah ın bütün varlık ve olayları vuku bulmadan önce bilmesidir.

8. Mezheplerin bu ittifakına aykırı olarak Allah ‘ın varlık ve olayları vuku bulmadan önce bilmediğini iddia edenlerde olmuştur. İlk kelamcılardan Cehm b. Safvan , Şia’nın öncülerinden Hişsam b. Hakem gibi az sayıda birkaç bilgin bu görüşü savunmuştur.

FARKLI MEZHEPLERDE KADER VE KAZA

CEBRİYE

1. Cebriye insanlara ait bütün fillerin ilahi ilim, irade ve kudretin , yani kaderin zorlayıcı etkisiyle oluştuğuna inananların ortak adıdır. Cehm b. Safvan ın öncülüğünde gelişen bu mezhebi benimseyenlere göre sorumlu tutuldukları ve ahirette hesaba çekilecekleri fiiller başta olmak üzere insanın yapıp ettiklerinin yanı sıra başına gelen her şey kaderin kaçınılmaz bir sonucudur.
2.Onlar için İnsanları yaptıkları kendi fiillerinin Allah'ın yarattığı fiiller olarak değerlendirmesi Allah'a ortak tanımak anlamına gelir.
3.Cebriyeye bağlı Müslümanların görüşleri İslam bilginlerinin çoğunluğu tarafından isabet bulmamıştır.

MUTEZİLE VE ŞİA

İnanç konularında öncelikle akli bilgilere başvuran ve Kuran ı bu bilgilerin ışığında yorumlayan İslam bilginlerinin oluşturduğu bir mezheptir.

Sünniler tarafından yanlış bir isimlendirmeyle Kaderiyye diye adlandırılmışlardır.

Peygamber Kaderiye'nin bu ümmetin Mecusileri olduğunu söylemiştir.

İnsanlara ait fiillerin kendileri tarafından yaratıldığını savundukları için bazı Sünni çevrelerce iki yaratıcının varlığına inanlara benzetilmişlerdir.

Halbuki Kaderiyye adını Mutezile ye verilmesi kader konusuna bakışlarıyla örtüşmemektedir.Mutezilenin 2. Kurucusu sayılan Amr b Ubeyd’ in er-Red ale’l Kaderriye adını taşıyan bir eser yazması bunu kanıtlamaktadır.Nitekim Mutezile ye mensup olan bilginler de Kaderriyye terimini Ehl-i Sünnet mezhebine mensup olanlar için kullanmışlardır.

Mutezile alimlerine göre Allah ezeli ilmiyle bütün varlık ve olayları meydana gelmeden önce bilir , ancak bu insanların fiil yapma irade ve gücünü yok etmez ve herhangi bir zorlayıcı etki meydana getirmez. Allah’ ın Levh- i Mahfuzda yazdığı olaylar sadece insanların başına gelecek olan felaketler ve musibetlerden ibarettir.İnsanların fiilleri ana kitapta yazılsa bile bu yazıya aykırı fiiller yapmak mümkündür.

Yine onlara göre ilahi irade açısından Allah insanların yalnızca iman ‘ itaat ve iyilik türünden fiiller yapmasını diler, inkar isyan ve kötülük türünden fiiller yapmasını dilemez.

Mutezileye göre insanların sorumlu oldukları fiiller Allah tarafından değil kendileri tarafından yaratılır.

Bu mezheplere mensup alimlere göre insanların tercihlerine tutum ve davranışlarına bağlı olarak Allah dilerse Levh-i Mahfuz a yazdıklarını değiştirebilir.

EHLİ SÜNNET

1. Diğer adıyla Sünnilik.Ebu Hanife ve Onun ilim geleneği içinde yetişen Maturidinin öncülüğünde kurulan Maturidiye ile Eşari nin görüşleri etrafından oluşan Eşariyye adlı 2 ana Sünni mezhep mevcuttur.Bunlar nasları öne çıkarmakla birlikte Kur an ve sahih hadislerle akli ve bilimsel bilgileri uzlaştırmayı ana ilke olarak benimsemişlerdir.

2. Selefilere göre insanların sorumlu tutuldukları fiiller dahil olmak üzere bütün varlık ve olaylar Allah ın ilim irade ve yaratma sıfatlarının kapsamı içindedir.

3. İnsanlara ait fiiller doğrudan doğruya kendileri , dolaylı olarakta Allah tarafından yaratılır. Allah ın her şeyin yaratıcısı olmasını bu şekilde anlamak gerekir.Allah ın her şeyi kaderde yazması kafirin iman müslümanında inkar etmesini engellemez. Çünkü dilediğini yapan bir varlık olarak Allah, Kuranda belirtildiği ibi Levh i Mahfuzdaki yazıyı isterse değiştirebilir.

4. Maturidi ve Eşari her şeyin Allah ın bilgisi ve iradesine uygun bir şekilde meydana geldiği görüşünde birleşmişlerdir.

5. Buna göre Allah bütün varlık ve olayları doğrudan doğruya yaratır ondan başka hiçbir yaratıcı yoktur. Bu sebeple insanların bütün fiillerini de tercihlerine göre yaratan Allahtır. İnsanların sorumluğu ise fiillerinin iman veya inkar , itaat yahut isyan şeklindeki

6. niteliklerini irade ve kudretlerini kullanarak belirlemelerine, itikadi terimle ifade etmek gerekirse ‘’ kesb ‘’ etmelerine dayanır

7. Eşariyye bağlı olan kelamcıların çoğunluğu kesb kavramını dar anlamda yorumlamış ve insanları , fiillerinde özgür gibi görünen fakat aslında mecbur olan varlıklar şeklinde tanımlamıştır.

8. Eşarilere göre iradeleride yaratılmış olduğundan insanlar fail olarak nitelendirilemezken Maturidilere göre fiillerine ilişkin cuzi iradeleri yaratılmamıştır, bundan dolayıda fail olarak nitelendirilirler . Fiilerini Allah yaratmış olsa da bunları tercih emelerinden ötürü insanlar sorumludur. İnsanların rızıkları ve ecelleri kader kapsamına dahildir. Rızık elde etmek için çalışmak ve hastalıklardan kurtulmak için tıbbi çareler aramak da bir kaderdir. Dolayısıyla insanların böyle bir çaba içine girmeleri kader inancına aykırı değildir.