Ailenin Önemi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11656
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Ailenin Önemi
« : 30 Ocak 2018, 11:13:06 »
Aile, evlenmelerine din ve hukuk açısından herhangi bir engel bulunmayan
bir erkek ile kadının kendi iradeleriyle evlenmeleri sonucu kurulan en küçük
toplumsal kurumdur. Dar anlamda anne, baba ve çocuklardan meydana gelir.
Buna “çekirdek aile” denir. Daha geniş anlamda ise, büyük anne, büyük
baba, amca, dayı, teyze ve halalar da aile kapsamı içinde değerlendirilir. Bu
anlamda aile, geniş bir sosyal birliği ifade eder.

Aile toplumun temelini oluşturur. Toplumun huzur ve mutluluğu, ailedeki
düzen, huzur ve mutluluk ile yakından ilişkilidir. Bedenen ve ruhen sağlıklı
nesiller, ancak sağlıklı ve huzurlu aileler tarafından yetiştirilebilir. Bunun için
dinimiz evlenmeyi, sağlıklı bir yuva kurup hayırlı nesil yetiştirmeyi teşvik
etmiş, boşanmayı ise, çarelerin tükendiği en son aşamada başvurulacak,
“Allah’a oldukça sevimsiz gelen, ama O’nun helâl kıldığı bir çare” olarak
nitelemiştir. (Ebû Dâvud, “Talak”, 3)

Aile bağı “neseb” kavramı ile dile getirilir. Anne ve baba ile çocuklar
arasındaki bağı ifade eden nesebin kaynağı ise, meşru evliliktir. Sahih neseb,
ancak meşru evlilik içinde meydana gelen doğum ile gerçekleşir. Aile
bağının gücü, aile bireylerinin birbirine karşı sevgi ve saygıları yanında,
görev ve sorumluluklarını yerine getirmeleriyle doğru orantılıdır.

Aile, hayatın yükünü omuzlarında taşıyan insan için, hele bunalım içinde
yaşayan modern çağ insanı için bir teselli, huzur ve şifa kaynağıdır. Bütün
sevinç ve kederler ailede ortaktır. İnsan, başkalarını mutlu ettiğinde, kendisini
de mutlu hisseder. Bunun içindir ki, aile topluluğu birlik ve beraberlik
örneğidir. Bu örnek, ihtiyarı, orta yaşlısı, genci ve çocukları ile farklı
kuşakları bir araya getirir. Bu birlik, yaşlılarıyla uzun bir geçmişe uzanır,
gençleri ve çocuklarıyla da uzun bir geleceğe hazırlanır. Bu şekilde, sosyal
hayatın mükemmel bir örneği olan ailede insan, kendisi kadar başkalarını da
sevmeyi, kendi düşünceleri kadar başkalarının düşüncelerine de değer
vermeyi öğrenir.

Bütün bu fonksiyonları düşünüldüğünde, insanın bireysel ve toplumsal
hayatında ailenin yerini başka hiçbir kurumun dolduramayacağı kolaylıkla
anlaşılır.