Hz. Osman’ın Halife Seçilişi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
Hz. Osman’ın Halife Seçilişi
« : 15 Ocak 2018, 15:01:42 »
Hz. Ömer’in, aralarından birini, üç gün içinde halife seçmek üzere
görevlendirdiği altı kişilik şûra heyeti, ilk toplantısını onun ölümünden önce
(Talha b. Ubeydullah Medine dışında olduğu için) beş kişi olarak yaptı.

Ancak onun ikinci bir emriyle toplantı ölümünden sonraya ertelendi. İkinci
toplantı da beş kişi olarak başlamıştı. Görüşmelerin ilk safhasında çıkan bazı
tartışmalar üzerine, Abdurrahman b. Avf, üyelerden birinin halife
adaylığından feragat ederek, en çok istenen üyeyi tesbit edip onu halife
seçmek üzere hakemlik yapmasını teklif etti. Diğer dört aday bu teklifi kabul
etmeyince, razı oldukları takdirde, kendisinin halife seçilme hakkından
vazgeçerek, hakemlik görevini üstlenebileciğini söyledi. Hz. Osman, Zübeyr
b. Avvâm ve aynı zamanda Talhâ’ya vekâlet eden Sa‘d b. Ebû Vakkâs, onun
hakemliğini kabul edeceklerini açıkladılar. Ancak Hz. Ali, Abdurrahman’ın
akrabalık gözetmeyip sadece müslümanların hayrı için çalışacağına dair söz
vermesi şartıyla bunu kabul edebileceğini söyledi. Bu şartı kabul ettiğini
bildiren Abdurrahman b. Avf, ardından seçeceği halifeye itaat edeceklerine
dair üyelerden söz aldı. Daha sonra çalışmalarına başladı. Şûra üyelerinin her
biriyle baş başa uzun görüşmeler yaptı. Onlara halife seçilmek isteyip
istemediklerini sordu. Halife seçilmedikleri takdirde hangi adayı
desteklediklerini öğrendi. Şûra üyeleriyle görüşmekle yetinmedi. Toplantının
tertip edildiği, Ebû Talhâ el-Ensârî’nin emrindeki bir grup asker tarafından
korunan evden dışarı çıkarak Medine’de bulunan muhâcirler ve ensârın ileri
gelenleriyle görüştü. Ayrıca hac dönüşü Medine’ye gelen valiler,
kumandanlar, kabile liderleri vb. kamuoyunu temsil eden pek çok kimseyle
bir araya geldi ve onların adaylardan hangisini halifeliğe daha uygun
gördüklerini öğrenmeye çalıştı. Toplantı yerine dönerek şûra üyeleriyle tekrar
tekrar görüştü ve bu çalışmalarını üç gün boyunca, yoğun bir şekilde
sürdürdü. Dördüncü günün sabah namazından sonra kararını açıklamak
üzere, Mescid-i Nebevî’yi tıklım tıklım dolduran cemaatın huzuruna çıktı. Bu
sırada önce Hz. Ali’yi, ardından Hz. Osman’ı çağırıp, ikisinden de halife
seçildikleri takdirde, “Allah’ın Kitabı’na ve Resûlü’nün sünnetine uyma;
ayrıca önceki iki halifenin siyasetlerini takip etme” hususunda söz
vermelerini istedi. Hz. Ali, “gücümün ve bilgimin yettiği kadar, bunu
yapmaya çalışırım” şeklinde, şartlı ve çekinceli bir cevap verdi. Ancak Hz.
Osman, onun sorusunu, herhangi bir şart ve çekince göstermeden, kesin bir
şekilde “evet” diye cevapladı. Bunun üzerine Abdurrahman b. Avf, Hz.
Osman’ı halife seçtiğini açıklayıp ona biat etti. Onun ardından Hz. Ali ve
mescidde bulunanlar sırayla Hz. Osman’a biat ettiler.

Kararın açıklanmasından önce Hz. Osman’ın yakınlarıyla Hz. Ali’nin yakınları
arasında bir tartışma yaşanmış olsa da, seçim kararının açıklanmasından
sonra herhangi bir ihtilaf ve tartışma çıkmadı. Kaynaklarda, Abdurrahman b.
Avf’ın yaptığı görüşmeler esnasında, çoğunluğun Hz. Osman’ı istediğini
gördüğünü bildiren rivayetler aktarılmıştır. Bu rivayetlerin yanı sıra, onun
kararını açıklama anı öncesine kadar Hz. Ali’yi tercih etmek niyetinde olduğu;
ancak Hz. Ali’nin şartlı cevabı karşısında tercihini değiştirdiği de söylenmiştir.