SAYI YÖNÜNDEN İSİMLER DİLBİLGİSİ
Arapçada isimler ve sıfatlar niceliklerine göre üç gruba ayrılırlar. 1- Müfred(Tekil). 2- Tesniye (İkil). 3- Cemi (Çoğul).
Müfred (Tekil İsim)
Eril veya dişil bir tek varlığa delalet eden isim ve sıfatlardır. Aşağıdaki müfred kelime örneklerini ve cümle içerisindeki kullanımlarını inceleyiniz:
قَلَمٌ، وَلَدٌ، عَامِلٌ، كَلِمَةٌ، تِلْمِيذٌ، سَيَّارَةٌ، مُمَرِّضَةٌ، مَنْزِلٌ، مُدَرِّسَةٌ، بَابٌ، نَافِذَةٌ، دَفْتَرٌ، طَالِبٌ
Hemşire yorgundur. . الممَُرِّضَةُ تَعِبَةٌ Bu uzun bir kalemdir. . هَذَا قَلَمٌ طَوِيلٌ
Ev büyüktür. . المنَْزِلُ كَبِيرٌ Küçük bir çocuk geldi. . جَاءَ وَلَدٌ صَغِيرٌ
Bu eski bir evdir. . هَذَا بَيْتٌ قَدِيمٌ Fatma öğretmendir. . فَاطِمَةُ مُدَرِّسَةٌ
Yeni bir işçi geldi. . جَاءَ عَامِلٌ جَدِيدٌ Kapı açıktır. . البَابُ مَفْتُوحٌ
Bu zor bir kelimedir. هَذِهِ كَلِمَةٌ صَعْبَةٌ Pencere kapalıdır. . النَّافِذَةُ مُغْلَقَةٌ
Defter kalındır. . الدَّفْتَرُ سمَِيكٌ O başarılı bir öğrencidir. . هُوَ تِلْمِيذٌ نَاجِحٌ
Öğrenci zekidir. الطَّالِبُ ذكَِيٌّ Bir araba satın aldım. اِشْتَرَيْتُ سَيَّارَةً
Örnek cümlelerde yer alan isim ve sıfatların müfred (tekil) olduğuna, sadece bir varlığa delalet ettiğine dikkat ediniz.
Tesniye (İkil İsim)
Aynı türden iki varlığa delalet eden isim ve sıfatlardır. Tesniye’ye “müsennâ” المثَُنَّى da denmektedir.
Yapılışı: Müfred (tekil) bir ismin sonuna elif ve kesralı bir nûn ( انِ ) ilave edilerek yapılır. Bu elif, kelimenin cümle içerisindeki konumuna göre bir öncesi fethalı yâ’ya dönüşerek ( ـَيْنِ ) şeklini alır. Aşağıdaki müfred
kelimelerin ( انِ ) ekiyle tesniye yapılışını ve cümle içerisindeki kullanımlarını inceleyiniz:
رَجُلٌ، وَلَدٌ، اِمْرَأَةٌ، طَالِبٌ، كِتَابٌ، بَيْتٌ، بِنْتٌ، طَبِيبٌ،
İki adam gitti. . ذَهَبَ رَجُلاَنِ Bir adam gitti. . ذَهَبَ رجُلٌ
İki çocuk ağladı. . بَكَى وَلَدَانِ Bir çocuk ağladı. . بَكَى وَلَدٌ
İki kadın gitti. . ذَهَبَتْ اِمْرَأَتَانِ Bir kadın gitti. . ذَهَبَتْ اِمْرَأَةٌ
İki öğrenci geldi. . جَاءَ طَالِبَانِ Bir öğrenci geldi. . جَاءَ طَالِبٌ
İki kitap faydalıdır. . الكِتَابَانِ نَافِعَانِ Kitap faydalıdır. . الكِتَابُ نَافِعٌ
İki ev büyüktür. . البَيْتَانِ كَبِيرَانِ Ev büyüktür. . البَيْتُ كَبِيرٌ
İki kız küçüktür. . البِنْتَانِ صَغِيرَتَانِ Kız küçüktür. . البِنْتُ صَغِيرَةٌ
İki doktor hünerlidir. . الطَّبِيبَانِ مَاهِرَانِ Doktor hünerlidir. . الطَّبِيبُ مَاهِرٌ
Örnekler cümleleri incelediğimizde müfred isimlerin sonlarında ref alameti olan zamme ( ـُ) harekesinin yerini tesniye isimlerde elif ve nûn ( (انِ harflerinin aldığını görmekteyiz. Yalnız nûn harfi sabit bir harf olmayıp bazı
durumlarda düştüğünden i‘rab alameti olarak yalnızca elif kabul edilmektedir.
Aşağıdaki müfred kelimelerin ( ـَيْنِ ) ekiyle tesniye yapılışını ve cümle içerisindeki kullanımlarını inceleyiniz:
مُعَلِّمَةٌ، لُغَةٌ، يَوْمٌ، مِصْبَاحٌ، قَلَمٌ، تُفَّاحَةٌ، كَلِمَةٌ، ضَيْفٌ، صَدِيقٌ
İki dil öğrendim. . تَعَلَّمْتُ لُغَتَيْنِ Bir dil öğrendim. . تَعَلَّمْتُ لُغَةً
İki gün sonra döndü. . رَجَعَ بَعْدَ يَوْمَيْنِ Bir gün sonra döndü. . رَجَعَ بَعْدَ يَوْمٍ
İki lamba aldım. . اِشْتَرَيْتُ مِصْبَاحَيْنِ Bir lamba aldım. . اِشْتَرَيْتُ مِصْبَاحًا
İki kalemle yazdım. . كَتَبْتُ بِقَلَمَيْنِ Bir kalemle yazdım. . كَتَبْتُ بِقَلَمٍ
İki elma yedim. . أَكَلْتُ تُفَّاحَتَيْنِ Bir elma yedim. . أَكَلْتُ تُفَّاحَةً
İki kelime yazdım. . كَتَبْتُ كَلِمَتَيْنِ Bir kelime yazdım. . كَتَبْتُ كَلِمَةً
İki misafir ağırladım. . اِسْتَقْبَلْتُ ضَيْفَيْنِ Bir misafir ağırladım. . اِسْتَقْبَلْتُ ضَيْفًا
İki bayan hoca gördüm. رَأيْتُ 00fc>Tj.568مُعَلِّمَتَيْنِ Bir bayan hoca gördüm. . رَأَيْتُ مُعَلِّمَةً
Örneklerde de görüldüğü üzere müfred isimlerde nasb alameti olan fethaـَ) ) ile cer alameti olan kesra ( ـِ)’nın yerini tesniyelerde ( َيْنِ) almaktadır.
Tesniye isimlerin ref halindeki irab alameti zamme yerine elif, nasb ve cer halindeki irab alameti ise bir öncesi fethalı olan cezimli yâ’dır. Sonda bulunan kesralı nûn ( نِ) üç halde de (ref, nasb ve cer) değişmemektedir. Bu nûn, tesniyenin muzâf olması halinde
düşmektedir. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.
ki öğretmen geldi. . جَاءَ مُعَلِّمَانِ Bir öğretmen geldi. . جَاءَ مُعَلِّمٌ Birinci cümlede مُعَلِّمٌ kelimesi fâildir (özne). Fâiller cümlede ref konumunda bulunur. Ref konumunda bulunan müfred (tekil) kelimelerin irabı harekeyle olur. Tekil
isimlerde ref alameti zammedir. İkinci cümledeki مُعَلِّمَانِ kelimesi de fâildir. Fâil olduğu için ref konumundadır. Tekil isimlerde ref alameti olan zammenin yerini tesniyede elif ( ا) almaktadır. Çünkü tesniyenin irabı harekeyle değil harfledir.
İki öğretmen gördüm. . رَأَيْتُ مُعَلِّمَيْنِ / Bir öğretmen gördüm. . رَأَيْتُ مُعَلِّمًا Birinci cümlede مُعَلِّمًا kelimesi mef’uldür (nesne). Mef’uller cümlede nasb konumunda bulunur. Nasb konumunda bulunan tekil kelimelerin irabı harekeyle
olur. Tekil isimlerde nasb alameti fethadır. İkinci cümledeki مُعَلِّمَيْنِ kelimesi de mef’uldür. Mef’ul olduğu için nasb konumundadır. Tekil isimlerde nasb alameti olan fethanın yerini tesniyede cezimli ye ( (يْ almaktadır. Zira tesniyenin
irabı harekeyle değil harfledir. İki öğretmene uğradım. مَرَرْتُ بِمُعَلِّمَيْنِ / Bir öğretmene uğradım. مَرَرْتُ بِمُعَلِّمٍ Birinci cümlede مُعَلِّمٍ kelimesi ( بِ) harf-i cerri ile mecrûrdur. Başında harfi cer bulunan isimler cer konumundadır. Cer
konumunda bulunan tekil kelimelerin irabı harekeyle olur. Tekil isimlerde cer alameti kesradır. İkinci cümledeki مُعَلِّمَيْنِ kelimesi de mecrûrdur. Mecrûr
olduğu için cer konumundadır. Tekil isimlerde cer alameti olan kesranın yerini tesniyede cezimli ye ( يْ) almaktadır. Zira tesniyenin irabı harekeyle
değil harfledir. Annenin iki çocuğu geldi. جَاءَ وَلَدَا الأُمِّ /Annenin çocuğu geldi. جَاءَ وَلَدُ الأُمِّ Birinci cümlede muzâf olan وَلَدُ kelimesinden tenvin düşmüştür.
Çünkü isim tamlamasında muzâf tekil olursa tenvin düşmek zorundadır. İkinci cümlede وَلَدَا kelimesinden nûn düşmüştür. Çünkü isim tamlamasında
muzâf tesniye olursa nûn düşmek zorundadır. Özetle tesniyenin sonunda ref, nasb ve cer hallerinin üçünde de nûn harfi bulunmakta, bu nûn, muzâf
olması durumunda tesniyeden düşmektedir. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili kelimeleri tesniye yapınız.
1. جَاءَ الرَّجُلُ. 2. رَأَيْتُ أَسَدًا. 3. مَرَرْتُ بِصَدِيقٍ.
4. ذَهَبَتْ الطِّفْلَةُ. 5. سَاعَدْتُ فَقِيرَةً. 6. سَلَّمْتُ عَلَى المدُِيرَةِ.