Ehl-i Sünnet Kelâmı
Ehl-i Sünnet: Ehl-i nispet, sünnet ehli,sünnete mensup olan.. Sünnetullâh- Allah (cc) hükümleri, emir ve yasakları.. Sünnetü’n- Nebi – Hz.Peygamber’in takip ettiği yol anlatılır.Ehl-i Sünnet; Peygamber’in yolunu ve dini anlama-uygulama biçimini takip edenlere denir. Ehl-i Sünn ve’l- Cemâa : Bir araya getirilmiş şey, Istılahta; Müslümanların çoğunluğu, ümmetin siyasi birliği ve bütünlüğü anlatılır.
Bağdadî, el- Fark beyne’l-fırak eserinde Ehl-i Sünnetin 8 gup olduğunu söyler. 1) Allah’ın (teşbih) yaratılmışlara benzememe ve (ta’lil) ılahi sıfatları yok sayma anlayışından uzak duran Rafiziler, Hariciler, Cehmiyye, Neccâriyye ve diğer bid’at fırka dışındaki klemacılar 2) Ehl-i rey ve Ehl-i hadise mensup Selef ehli. ımam Malik, ımam şafi, Evzâi, Ebu Hanife,Ahmed b. Hnabel vs.. 3) Ehl-i bid’atın inançlarına meyletmeyen muhaddisler 4) Ehl-i bid’ata meyletmeyen sarf, nahiv, lügat âlimleri 5) Kur’an’ı Ehl-i Sünnet anlayışına uygun anlayan kırâat âlimleri 6) Prensipleri şeriata ters olmayan Suffiye 7) Ehl-i Sünnet itikadı üzere olan Cihad ehli 8) Ehl-i Sünnetin yayıldığı Memleket ahalisi ıbn Hazm; 5 gruba yer verir.1) Sahabe 2) Tabiun 3) Ashâbü’l- hadis 4) Onlara tabi fakihler 5) Müslümanlar ısferâyani ; 2 gruba yer verir.1) Ehl-i Hadis 2) Ehl-i Rey Ehl-i Sünnetin bir arada olmasını sağlayan 2 temel ilkesi vardır:1) Büyük günah işleyenlerin tekfir edilmemesi 2) Ehl-i kıblenin tekfir edilmemesi. Ehl-i Sünnet kendisini fırka-ı nâciye olarak görmüştür.Nass ve lafza aşırı bağlıdır. Abbasiler Döneminde Halku’l- Kur’an meselesi mihneye dönüştümesi, Ashâbü’l- Hadis’in önemli ismi Ahmed b.hanbel’in işkencelere rağmen iktidara teslim olmaması , Ehl-i sünnetin fırka olarak algılanmasına neden oldu.
Ahmed b. Hanbel; ılahi sıfatı ispat ve haberi olanın tevile tabi tutulmaması, Kur’an’ın ezeli olması, ruyetullâh, inanç esaslarının nassla belirlenmesi konularına önem vermiştir.
Kelâm’ın Öncüleri = ıbn Küllâb, Kalânisi,Muhâsibi’dır.Eş’ari- Mâturudi Sünni ekolün oluşmasına zemin hazırlamıştır. Ehl-i Sünnet Ekolünün Temel Görüşleri :Ehl-i Sünnet; Râfizileri reddetmek konusunda ıMAMET, kaderi reddetmekle KADER ve ıNSAN FıLLERı konusunda , Hâricileri reddetmekle BÜYÜK GÜNAH MESELESıNDE bu gruplardan ayrılmıştır.
1- ıMAMET = Hz. Peygamber’den sonra ortaya çıkan devlet başkanlığı meselesidir.2 görüş hâkimdir. 1-ımametin nass ve ittifakla olması esasını benimseyenler=Ehl-i Sünnet, Hâriciler, Mu’tezile bu görüşü paylaşan mezheplerdir. Ehl-i Sünnet, imamın Kureyş’ten olmasını şart koşar. Hâriciler ve Mu’tezile imametin nass ve tayinle olması gerektiğinde ittifak etmişlerdir. 2-ımametin nass ve tayinle olduğunu iddia edenler=şia ve Revafız , Hz.Ali ve çocuklarının nassla tayin edildiğini söyler. Hilâfetin Hz.Ali ve çocuklarının tahsis edilmesi,ilk 3 halifenin hilâfetinin tartışmalı hale getirilmesi konusunda Ehl-i Sünnet şia’dan ayrılır.
2-BÜYÜK GÜNAH = (el- Mürtekibü’l- Kebire) Cemel- Sıffin savaşı sırasında Müslümanların birbirini öldürmesiyle oluşan problemlerdir. Hâriciler;Hem biribirini öldüren hem de hakem olayına karışanlar büyük günah işleyip kâfir olmuştur. Mu’tezile; el-Menziletü Beyne’l- Menzileteyn görüşünü savunur. Ehl-i Sünnet; Günah işleyenkâfir değil,günahkârdır. Kâfir muamelesi yapılamaz, durumu Allah cc. bağlıdır. Büyük günah meselesinde Hâricileri reddetmişlerdir.
3-KADER VE ıNSANIN ÖZGÜRLÜğÜ = Kader konusu Hz.Ömer ve Hz.Ali’nin hilâfeti döneminde gündeme gelmiş, Müslümanları fırkalara ayırması Emeviler döneminde olmuştur.Ebu Hanife, Ömer b. Abdülaziz, Hasan el- Basri kaderi kabul etmişler; ama kaderi anlama biçiminde ayrılığa düşmüşlerdir. Hasan el- Basri; Kaderi inkar eden kâfir, günahı Allah’a yükleyen zalimdir. Ömer b.Abdülaziz ; Allah’ın bir şeyi bilmesi o şeyin oluşumunu zorunlu kılar. Ebu Hanife; Allah’ın ilmi tavsifidir, bir şeyi bilmesi oluşumunu zorunlu kılmaz. Ehl-i Sünneti meydana getiren Ehl-i Hadis ve Ehl-i Rey’in inanç konusuna yaklaşımı nasıldır? Ehl-i Hadis, nassları mümkün olduğunca yoruma tutmaz ve kıyasa başvurmaz, amel-inanç konusunda nakle başvurur.Ehl-i Rey; Te’vile başvurur,konusunda akla, kıyasa, içtihada önem verir.
MÂTURıDıLıK : Ebu Mansur el- Mâturidi’idr.Semerkant’ta ortaya çıkmıştır. ımanın tanımı ve büyük günah meselesinde mürcie mezhebiyle benzerlik gösterse de Mürcie uluhiyet, nübüvvet ve ahretle ilgili kapsamlı teori ortaya koyamaz.Mâturidiliğin görüşleri kapsamlıdır. -Hanifliğin bu bölgede yayılması Ebu Yusuf zamanında olmuştur. Mâturidiliğin gelişip ekolleşmesinde katkısı olanlar;En başta öğrencileri ve taraftarlarının katkısı büyüktür. · Hakim es- Semerkandî – es- Sevâdu’l- a’zam · Ebu Nasr el- ıyâzi’nin oğulları Ebu Ahmed el- ıyâzi,Ebu Bekir el- ıyâzi · Rüstüğfani – ırşâdu’l- Muhtedi · Mâturudi’nin Kitâbü’t- Tevhid, Tevilâtü’l- Kur’an · Ebü ‘l- Yüsr el- Pezdevi – Usulü’d- Din · Ebü’l- Muin en- Nesefi – Tebsıratu’l- edille
Müteahhirin Dönemi: Ebu şekür Muhammed b. Abduseyyid el- Kişi, Ali b. Osman el, Uşi, Ebü’l- Berekât en- Nesefi vs.( sayfa 94’e bakınız)
şerhçilik ve Haşiyecilik Dönemi : Kemaleddin el- Beyâzi, Ali el- kari, Hayâli Ahmet Efendi,Davud el- Kasri, Beyâzizâde (bakınız sayfa 94) Maturidi Ekolü ile Hanefilik ve Mürcie arasında ne tür ilişkiden söz edilebilir?Hanefilik- Mâturidilik arasında yakın ilişki vardır.Mâturudi Hanefi medresesinde yetişmiştir ; ama müstakil mezheptir, Hanefi mezhebinden ayrıdır.MÂTURUDıLığıN TEMEL GÖRÜşLERı =1) Uluhiyet : Allah’ı aklen bilmek vaciptir.Peygamberler olmasaydı akılla Allah’ın varlığı bilinebilirdi.Allah’ın isimleri vardır ve tevkifidir.Allah’ın zati ve subuti sıfatları vardır. Zati Sıfatlar; Vücut, Kıdem, Bekâ, vahdaniyet, Kıyam bi nefsihi Subuti Sıfatlar; Hayat, ılim, Basar, Sem’, ırade, Kudret, Kelâm, Tekvin Mâturidilere göre tekvin sıfatı diğer sıfatların ezelidir.Eş’ariler tekvin sıfatını kabul etmezler. Ruyetullâh- Allah cennette görülecektir. 2)ınsanın Özgürlüğü : ınsan kendi eyleminin sahibidir,insan fiileri cüzi iradenin sonucudur,Fiili seçme (kesb) yönü insana,yaratma yönü Allah’a aittir. 3)Büyük Günah: Bir insan dinden çıkmaz, kâfir olmaz.Dünyada hakiki mü’mindir, işlediği güneh yüzünden Fâsık diye nitelendirilir.Tevbe etmeyle günahı affedilir. 4) Amel- ıman ılişkisi: ıman tasdikten ibarettir. ıman ve amel 2 ayrı olgudur.Namaz, oruç, zekat, hac iman değil, imanın dışındaki farzdır. Namazın farz olduğuna inanmamak küfür, farz olduğu halde kılmamak küfür değildir.Böyle kişi günahkar mü’mindir.Mü’min; ameli kaybederse imanı kaybetmez, tasdiki kaybederse imanı da kaybeder. 5) Nübüvvet: Peygamberlerin sonuncusu; Hz. Muhammed’dır ve en büyük mucizesi Kur’an’ı Kerim’dir.
Eş’ARıLıK : Kurucusu Ebu’l- Hasan el- Eş’ari’dir. Müşebbihe, mücbire,vs. anılır.Hayatını Mutezile de geçirmiş hocası Ebu Ali el- Cübai ile girdiği 3 kardeş meselesi ( Allah’a bir şeyin vacip olup olmaması) Mu’tezilenin izahının yeterli olmaması yüzünden ondan ayrılmıştır.
Kuruluş ve Mütekaddimin Dönemi : ılk zamanlar Ahmed b. Hanbel2in itikadına bağlı ortaya çıkmış, bunu da el- ıbâne an Usuli’ddiyâneadlı eserinde ortaya koymuştur. -Hanbelilerin eleştirisine karşı Risâle fi istihsânu’l- havd fi ilmi’l- kelâm -Eş’ari birçok grupla birlikte polemiğe girmiş ve el- lüma ile birlikte birçok eser yazmıştır.
Eş’ari’nin yetiştirdiği öğrenciler; Ebu’l- Hasan el- Bâhili, Bakıllâni, Ebu ıshak el- ısfereyâni, Abdülkâhir el- Bağdâdi vs.. Gazzali’nin yetişmesini sağlamıştır. Bâkıllâni;kelâm ilmine ilişkin yazdığı et- Temhid eserde kelamın ekolleşmesini sağlamıştır.Cevher, araz, âdet gibi kavramlarla mezhebin kozmolojik görüşlerini temellendirmiştir. Tabiatçıları reddetmiştir. Cüveyni: eş- şamil fi usuli’d-Dinkelama ilişkin sistemli eser vermiştir. Kitabü’l- ırşad Kelam konlarını derleyip Eş’ari düşüncesini yansıtan eseridir.
Müteahhirin Dönemi : Eş’ari’nin Gazzali’yle başlayan dönemidir.En önemli özelliği ; delilin geçersiz olması ile medlûlunde geçersiz olacağı ( inikâs-ı edille) terk edilmesi ve Aristo mantığının kelâm ilmine girmesi. Gazzali’nin eserleri :· el- ıktisad fi’l-i’tikâd , ılcâmu’l- avâm an ilmi’l- kelâm ve Kıstâsu sırati’l- mutsakîm · Makâsıdu’l- Felâsife ve Tehâfütü’l- Felâsife adlı eserleri filozoflarla tartışmalarını anlatır ve tanınmasını sağlayan en önemli eserdir. · Mihakku’n- nazar, Mi’yaru’l-ilim mantığa dair eserleridir. · El-Munkizu mine’d-dalâl otobiyografik eseridir. Bu Eseriyle şüphecilik metoduyla başta DESCARTES olmak üzere tüm filozofları etkilemiştir. · Gazali sayesinde MANTIK müfredata girmiştir.
Gazali sonrası dönemde şEHRıSTANı önemlidir.Onun Hâl teorisine yönelttiği eleştiri sayesinde yeniden Eş’ariliğin sayısı arttı.ıbn Sina’yı da eleştirmiştir.
Fahreddin er- Râzi; kelâm- felsefe evliliğini tamamlamış, el- ımam olarak tanınmaktadır.
Teftazani ; şerh ve haşiye dönemi önemli simâsıdır.şERHU’L- AKÂıD ve şERHU’L- MEKÂSIDeseri ile Cürcâni : şERHU’L- MEVÂKIF
Eş’ariliğin tasavvufa meyleden yönü : er- Risâle ‘yi yazan KUşEYRı, Celâleddin Devvani, Muhyiddin Arabi’nin vahdet-i vücut anlayışı ve Eş’ari kelam düşüncesini uzlaştırmaya çalışmıştır. Kelâm ilminin mütekaddimin ve müteahhirin 2 döneme ayrılmasının nedeni nedir?Kelâm ilminin gazzali’ye kadar geçirdiği dönem mütekaddimin, Gazali ile başlayan dönem Müteahhirin’dır.Önemli özelliği ; inkıkâsı edillanin terk edilmesi, Aristo mantığının kullanılmasıdır.Eş’ARıLığıN TEMEL GÖRÜşLERı :1) Uluhiyet: Allah’ın varlığına ancak istidlal ( akıl yürütmeyle ) ulaşılır.Allah’ın varlığı konusunda araz ve cevherleri , hudüs delilini kullanmışlardır. Müteahhirin kelamcıları hudüs delili, imkân delili ve nizâm delilini kullanmıştır. Allah’ın haberi sıfatları te’vil etmeden Allah’a izafe etmiştir. Ruyetullâh : Allah’ın ahrette görülemsi hem aklın hemde.....