"Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken,
kendilerini gerçekte güzel iş yapmakta sanıyorlar."
(KEHF SURESİ / 104)
Oysa ona dokunan bir zarardan sonra tarafımızdan bir rahmet taddırsak, mutlaka: "Bu benim (hakkım)dır. Ve ben kıyamet-saatinin kopaca ını da sanmıyorum; e er Rabbime döndürülsem bile, muhakkak O'nun katında benim için daha güzel olanı vardır." der. Ama andolsun biz, o kâfirlere yaptıklarını haber verece iz ve andolsun onlara, en kaba bir azabtan taddıraca ız.
(FUSSİLET SURESİ / 50)
Kendi nefsinin zalimi olarak (böylece) ba ına girdi (ve):
"Bunun sonsuza kadar kuruyup-yok olaca ını sanmıyorum" dedi.
(KEHF SURESİ / 35)
"Kıyamet-saati'nin kopaca ını da sanmıyorum.
Buna ra men Rabbime döndürülecek olursam, şüphesiz bundan daha hayırlı bir sonuç bulacağım."
(KEHF SURESİ / 36)
Dediler ki: "Yahudi veya hristiyan olmayan hiç kimse kesin olarak cennete giremez." Bu, onların kendi kuruntularıdır. De ki: "Eğer doğru sözlüyseniz, kesin-kanıtınızı (burhan) getirin."
(BAKARA SURESİ / 111)
De ki: "E er Allah katında ahiret yurdu, başka insanların de il de, yalnızca sizin ise, (ve) doğru sözlüyseniz, öyleyse hemen ölümü dileyin."
(BAKARA SURESİ / 94)
Yahudi ve Hristiyanlar: "Biz Allah'ın çocuklarıyız ve sevdikleriyiz" dedi. De ki: "Peki, ne diye sizi günahlarınızdan dolayı azablandırıyor? Hayır, siz O'nun yarattı ından birer beşersiniz. O, diledi ini ba ışlar, diledi ini azaplandırır. Göklerin, yerin ve bunların arasındakilerin tümünün mülkü Allah'ındır. Son varış O'nadır."
(MAİDE SURESİ / 1)
0 Yanıt
4008 Gösterim