Dünya'nın en ünlü aşçılarının erkek olmasına rağmen, neden bazı erkekler eşlerine evdeki mutfak işlerinde yardımcı olmazlar?
-Erkekler evde neden tüm özel işlerini dahi eşlerine yaptırırlar?
-Erkekler dışarıda “her işi biz yaparız” demelerine rağmen, neden bir bardak suyu kalkıp mutfaktan kendileri alamazlar?!
-Erkekler dışarıda koştururken, eve geldiklerinde neden sanki yürümekten aciz sakatlar gibi davranırlar?
-Erkekler evde neden bu denli tembel olurlar?
Çalışan bir aileyi ele alırsak: Çalışan karı koca aynı saatte evden çıkıp, aynı saatte eve geldiklerinde; kadın mutfağa koşarken, neden erkek hemen televizyon karşısına geçip, yan gelip yatmaktadır?
Aynı saatte evden çıkıp, aynı saatte evlerine gelen karı kocaların arasında erkek “yoruldum dinlenmem lazım” deyip rahatça koltuğa uzanıyor da, kadın aynı şeyi yaptığında neden kıyamet kopuyor?
Üstelik çocuklar sadece anneye aitmiş gibi, “sorumluluğu da anne olarak” kadının üzerinde olmasına rağmen, neden erkekler eşlerine yardımcı olmuyorlar?
Son zamanlardaki boşanma vakalarına baktığımızda, hep bu nedenlerle yorgun düşen kadınların ayrılık istediklerini görmekteyiz.
Eşlerine her konuda yardımcı olan erkeklerin, aile ortamlarında çok daha fazla huzur hâkim olduğu gözlenmektedir.
Diğer taraftan bencil, evinde eşine destek olmayan ve bir tabak hazır yemeği dahi tabağına koyamayıp eşine yük olan erkekler; ne kendileri mutlu olabiliyor, ne de eşlerini mutlu edebiliyorlar. Dolayısıyla ekonomik özgürlüğü olan hanımlarımız da, ilk fırsatta eşlerini boşamaktan başka çare bulamıyorlar.
“Hayat müşterek diyoruz. Fakat evliliklerde en çok kadının fedakârlık yaptığını görüyoruz.”
Ev kadınları için ise durum biraz daha farklı... Her ne olursa olsun kadın çalışmıyor evde oturuyor diye tüm özel işlerini, (giyim, temizlik, bakım vs) eli kolu tutmaz sakat ve hastaymış gibi kadınlarına yaptıran erkekler; bence kadını hizmetçi gibi kullanmaktan başka bir şey yapmıyorlar... Hatta bana kalırsa bu davranışlarıyla da, üstü kapalı ve sinsice kadını aşağılayıp, kendi egolarını yüceltiyorlar.
Avrupalı erklerin neredeyse tamamı kendi işlerini kendileri yaparlar. Evde iş paylaşımında en az kadın kadar erkek de sorumludur.
Bu durumdan kimse şikâyetçi değildir. Çünkü hiçbir ayrım olmadan, ister çalışan hanım olsun, ister ev hanımı evde iş paylaşımı aynıdır.
Bu durum hiç değişmez. Dolayısıyla Avrupalı erkeklerin pek çoğu tek başına rahatlıkla yaşayabilirler.
Oysa bazı Türk erkeleri tek başlarına yaşayamadıklarını ifade ettiklerini sık sık duyarız. Hatta bazı erkeklerin sırf kendilerine baktırmak üzere eş seçtikleri dahi görülmüştür. Duruma bakılırsa bazı erkekler evlenirken hayat arkadaşı değil de, kendilerine hizmetçi seçmektedirler…
Bazı erkekler eşlerini iki tabak yemek için, bir ömür boyu kendine kul köle yapıp, tüm hizmetini yaptırmaktadırlar. Bu hizmetleri ricayla değil de, mecburen yapması gerektiğini ona her fırsatta söylemektedirler. Kaldı ki akıllı bir kadın zaten kendi görevlerini bilir.
Bu sözlerden birkaçını hatırlayalım:
-Sen kadınsın yapmak zorundasın.
-Seni boşuna mı besliyorum?
-Sen ne işe yararsın?
“Kadının saçı uzun aklı kısadır” gibi onur kırıcı ve aşağılayıcı sözleri ise, her fırsatta kadınına söylemeyi çok doğal görürler.
-Evde ne işin var akşama kadar oturuyorsun... (Oysa ev işlerinin dünyanın en zor işleri olduğunu, bir bardak suyunu dahi kendisi kalkıp alamayan erkek nasıl bilecektir?)
Bu tarz erkeklere ne yapsanız yapın yaranamazsınız. O zaten sizde hata aramak için hep bir bahane bulacaktır… Elbette bu vahim durum bir ömür boyu devam ederse, ezilen kadının ruh sağlığının bozulması kaçınılmaz olacaktır.
Çözüm nedir?
Çözüm tek taraflı mutluluk değildir.
Çözüm eşler arasında karşılıklı yardımlaşmadır.
Çözüm ailede bir tek erkeğe yapılan hizmet değildir.
Çözüm sevgiyle iş yaptırmaktır, zoraki değil.
Çözüm kadını onurlandırarak ondan hizmet beklemektir, aşağılayarak, küçümseyerek ve zorlayarak değil.
Bu sevgi ve hoşgörü temellerini kurmak ise, ailede babanın en önemli görevidir.
Baba kadınına nasıl davranırsa, çocuklarda annelerine öyle davranırlar.
Baba anneyi onurlandırırsa, tüm aile ve akrabaları da anneye onurlandırır.
Baba kadınını sayıp yüceltirse, ailesi de gelinlerini yüceltir.
Nuran yelkenci