müje (F) [ مژه ] kirpik
müjgan (F) [ 1 [ مژگان kirpik 2kirpikler
mükâfat (A) [ مکافات ] ödül
mükâleme (A) [ مکالمه ] konuşma
mükâtebe (A) [ مکاتبه ] yazışma
mükedder (A) [ مکدر ] kederli
mükemmelen (A) [ مکملا ] tam olarak, mükemmel olarak
mükemmeliyet (A) [ مکمليت ] mükemmellik
mükerrer (A) [ مکرر ] tekrarlanmış, yinelenmiş
mükerreren (A) [ مکررا ] tekrar tekrar
mükeyyif (A) [ مکيف ] keyif verici
mükteseb (A) [ مکتسب ] kazanılmış
müktesebat (A) [ مکتسبات ] bilgi birikimi
müktesebe (A) [ مکتسبه ] kazanılmış
mülakat (A) [ 1 [ ملاقات buluşma 2görüşme
mülâki olmak 1karşılaşmak 2görüşmek
mülayim (A) [ ملایم ] yumuşak
mülazemet etmek 1devam etmek 2staj yapmak 3bir işle ilgilenmek
mülazım (A) [ ملازم ] teğmen
mülazım-ı evvel [ ملازم اول ] üsteğmen
mülazım-ı sâni [ ملازم ثانی ] teğmen
mülevven (A) [ ملون ] rengarenk
mülevves (A) [ ملوث ] kirli
mülga (A) [ ملغا ] kaldırılmış
mülhakat (A) [ 1 [ ملحقات ekler 2bir yere bağlı olan başka yerler
mülk (A) [ 1 [ ملک yurt 2kazanç getiren taşınmaz
mülteci (A) [ ملتجی ] sığınmacı
mültefit (A) [ ملتفت ] iltifat eden, güleryüzlü
mülûk (A) [ ملوک ] melikler
mümane’et (A) [ ممانعت ] engelleme
mümaselet (A) [ مماثلت ] benzerlik
mümasil (A) [ مماثل ] benzer, andıran
mümasil olmak berbirine benzemek
mümâşat (A) [ مماشات ] uysallık, suyuna gitme, alttan alma
mümessil (A) [ 1 [ ممثل temsilci 2sınıf temsilcisi
mümeyyiz (A) [ 1 [ مميز katip 2sınava giren öğretmen
mümeyyize (A) [ مميزه ] tırnak işareti
mümin (A) [ مؤمن ] inanan, iman eden
müminîn (A) [ مؤمنين ] inananlar, iman edenler
mümkin (A) [ ممکن ] mümkün
mümsik (A) [ ممسک ] elisıkı
mümtaz (A) [ ممتاز ] seçkin
mümtehin (A) [ ممتحن ] sınav yapan, sınayan
mümteni (A) [ ممتنع ] imkansız
mümzâ (A) [ ممضی ] imzalı, imzalanmış
mün’adim olmak yok olmak
mün’akid (A) [ منعقد ] yapılmış, imzalanmış, kabul edilmiş
mün’akis (A) [ منعکس ] yansıtan
mün’im (A) [ 1 [ منعم Tanrı 2velînimet
münâcat (A) [ مناجات ] Tanrı’ya yakarma
münâdi (A) [ 1 [ منادی müezzin 2tellal, çığırtkan
münafık (A) [ منافق ] ikiyüzlü, nifak sokucu
münâkalat (A) [ مناقلات ] taşımacılık
münâkasa (A) [ مناقصه ] açık eksiltme
münâkaşa [ 1 [ مناقشه tartışma 2irdeleme
münâkız olmak (A-T) çelişmek
münakkaş (A) [ منقش ] nakışlı, işlemeli, desenli
münasebat (A) [ مناسبات ] münasebetler
münatif (A) [ منعطف ] çevrilmiş,yönelik
münatif olmak çevrilmek
münâvebeten (A) [ مناوبة ] dönüşümlü olaram
münaza’ât (A) [ منازعات ] çatışmalar, çekişmeler
münbais (A) [ منبعث ] ileri gelen, kaynaklanan
münbit (A) [ منبت ] verimli
müncemid (A) [ منجمد ] donuk
müncer olmak sonuçlanmak
mündemic (A) [ مندمج ] içinde yer alan, içinde bulunan
mündericât (A) [ مندرجات ] içindekiler
münderis olmak izi kalmamak
münebbih (A) [ منبه ] uyarıcı, uyandırıcı
münekkid (A) [ منقد ] eleştirmen
münevver (A) [ 1 [ منور aydınlanmış, parlak 2aydın fikirli
münevver eylemek aydınlatmak
münfail olmak gücenmek, alınmak
münferid (A) [ 1 [ منفرد ayrı, tek başına 2tektük
münhal (A) [ 1 [ منحل boş, açık 2çölülmüş
münhasır (A) [ منحصر ] dönük, ait, yönelik
münhasıran (A) [ منحصرا ] sırf, sadece
münhedim olmak yıkılmak, yok olmak
münhezim (A) [ منهزم ] bozguna uğramış
münhezim olmak bozguna uğramak
müneccim (A) [ منجم ] yıldızbilimci, astrolog
münkasım (A) [ منقسم ] bölünmüş
münkasım olmak bölünmek, bölünmüş olmak
münker (A) [ منکر ] inkâr edilen
münkesir (A) [ منکسر ] kırık
münkesir olmak kırılmak
münkir (A) [ منکر ] inkâr eden
münselib olmak kalmamak
müntahab (A) [ منتخب ] seçilmiş, seçkin
müntahabat (A) [ منتخبات ] seçki, antoloji
müntakim (A) [ منتقم ] intikam alan
münteha (A) [ منتها ] son
müntehi olmak sona ermek, son bulmak
müntesib (A) [ منتسب ] mensup, intisab etmiş
müntesip bk müntesib
münteşir (A) [ منتشر ] yaygın
müphem (A) [ مبهم ] belirsiz, belli belirsiz
müptelâ (A) [ مبتلا ] uğramış, tutulmuş, yakalanmış
müptelâ olmak tutulmak, yakalanmak, uğramak
mürâat (A) [ مراعات ] gözetme
müracaat (A) [ مراجعت ] başvuru 2geri dönüş
müracaat etmek 1başvurmak 2geri dönmek
müradif (A) [ مرادف ] eşanlamlı
mürai (A) [ مرائی ] ikiyüzlü
müraselât (A) [ مراسلات ] mektuplaşmalar
mürasele (A) [ مراسله ] mektuplaşma
mürde (F) [ مرده ] ölü
mürebbî (A) [ مربی ] eğitmen, eğitici
müreccah (A) [ مرجح ] tercih sebebi, tercih edilir
müreffeh (A) [ مرفه ] refah içinde, bolluk içinde
mürekkeb (A) [ 1 [ مرکب oluşan, bileşen 2mürekkep
müretteb (A) [ 1 [ مرتب düzenlenmiş, tertip edilmiş 2dizilmiş
mürettib (A) [ مرتب ] dizgici
mürevvic (A) [ مروج ] revaç veren, propagandasını yapan
mürg (F) [ مرغ ] kuş
mürgâb (F) [ 1 [ مرغاب ördek 2kurbağa
mürid (A) [ 1 [ مرید buyuran 2şeyhe bağlı kişi, mürit
mürit bk murid
mürşid (A) [ 1 [ مرشد şeyh 2doğru yolu gösteren, irşad eden
mürteci (A) [ مرتجع ] gerici
mürted (A) [ مرتد ] islam dininden çıkan
mürtefi (A) [ مرتفع ] yüksek
mürtehen (A) [ مرتهن ] rehinli, ipotekli
mürteiş (A) [ مرتعش ] titrek
mürtekib (A) [ مرتکب ] kötü bir iş yapan, işleyen
mürteşî (A) [ مرتشی ] rüşvetçi, rüşvet yiyen
mürûr (A) [ مرور ] geçme, geçip gitme, geçiş
mürûr -i zaman [ مرور زمان ] zamanın akışı
mürûr etmek geçmek
mürûr eylemek 1geçmek 2uğramak
mürüvvet (A) [ 1 [ مروت insanlık 2iyilik
müsaade (A) [ 1 [ مساعده izin 2yardım
müsaade edilmek izin verilmek
müsaade etmek izin vermek
müsaadekâr (A-F) [ مساعده کار ] yardımcı, izin verici
müsaadekârlık (A-F-T) yardımcı olma, izin verme
müsabaka (A) [ مسابقه ] yarışma
müsabık (A) [ مسابق ] yarışmacı
müsademe (A) [ 1 [ مصادمه çarpışma 2çatışma
müsadere (A) [ مصادره ] mal varlığına el koyma
müsadere edilmek mal varlığına el konulmak
müsadere etmek mal varlığına el koymak
müsâdif (A) [ مصادف ] rastlar, rastlayan
müsafir (A) [ 1 [ مسافر yolcu 2konuk
müsâhelekârlık (A-F-T) kolaylık gösterme
müsaid (A) [ مساعد ] uygun
müsalaha (A) [ مصالحه ] barış yapma
müsalemetkâr (A-F) [ مسالمت کار ] barışçıl
müsâmaha (A) [ مسامحه ] hoşgörü
müsâmahakâr (A-F) [ مسامحه کار ] hoşgörülü
müsamere (A) [ 1 [ مسامره gece eğlencesi 2okul piyesi
müsâvat (A) [ مساوات ] eşitlik
müsâvatsızlık (A-T) eşitsizlik
müsbet (A) [ مثبت ] olumlu, pozitif
müsebbib (A) [ مسبب ] yol açan, sebep olan
müseccel (A) [ مسجل ] tescilli
müsekkin (A) [ مسکن ] sakinleştirici, yatıştırıcı
müsekkit (A) [ مسکت ] susturucu
müsellah (A) [ مسلح ] silahlı
müselleme (A) [ مسلمه ] herkes tarafından kabul edilmiş
müselles (A) [ مثلث ] üçgen
müsellesat (A) [ مثلثات ] trigonometri
müsellesüşşekl (A) [ مثلث الشکل ] üçgen şeklinde
müselmân (A) [ مسلمان ] müslüman
müselsel (A) [ مسلسل ] zincirleme
müsemma (A) [ مسمی ] adlandırılmış
müshil (A) [ 1 [ مسهل kolaylaştıran 2ishal edici
müsin (A) [ مسن ] yaşlı
müskirat (A) [ مسکرات ] sarhoş edici şeyler
müslim (A) [ مسلم ] müslüman
müsmir (A) [ 1 [ مثمر verimli 2iyi sonuç veren
müsmiriyet (A) [ مثمریت ] verimlilik
müsrif (A) [ مسرف ] savurgan
müsta’mere (A) [ مستعمره ] sömürge
müstab'ed (A) [ مستبعد ] uzak
müsta'fî (A) [ مستعفی ] istifa etmiş, istifa eden
müstağnî (A) [ مستغنی ] doygun, eyvAllah etmeyen
müstahak (A) [ مستحق ] hak kazanmış
müstahdem (A) [ مستخدم ] çalışan, hizmet eden
müstahdemîn (A) [ مستخدمين ] çalışanlar, hizmet edenler
müstaid (A) [ مستعد ] yetenekli
müstakil (A) [ مستقل ] bağımsız
müstakillen (A) [ مستقلا ] bağımsız olarak, ayrıca
müstakraza (A) [ مستقرضه ] borç alınan
müstamel (A) [ 1 [ مستعمل kullanılmış 2kullanılan
müstantık (A) [ مستنطق ] sorgu yargıcı
müste’cir (A) [ مستأجر ] kiracı
müstebân olmak anlaşılmak
müstebid (A) [ مستبد ] despot
müstefid olmak yararlanmak
müstehlik (A) [ مستهلک ] tüketici
müstehzi (A) [ مستهزی ] alaycı
müstemleke (A) [ مستملکه ] sömürge, koloni
müstenid (A) [ مستند ] dayanan
müsteniden (A) [ مستندا ] dayanarak
müsterih (A) [ مستریح ] gönlü rahat
müstesnâ (A) [ 1 [ مستثنی apayrı 2dışında haricinde
müsteşar (A) [ مستشار ] danışman
müsteşrik (A) [ مستشرق ] doğubilimci, oryantalist
müsvedde (A) [ مسوده ] taslak
müşa’şa (A) [ مشعشع ] gösterişli, şaşaalı
müşabehet (A) [ مشابهت ] benzerlik
müşabih (A) [ مشابه ] benzer
müşahedât (A) [ مشاهدات ] gözlemler
müşâhede (A) [ مشاهده ] gözlem
müşâhede edilmek gözlemlenmek
müşâhede olunmak gözlemlenmek
müşahhas (A) [ مشخص ] somut
müşarik (A) [ مشارک ] ortak
müşarünileyh (A) [ مشار اليه ] anılan, adı geçen
müşavere (A) [ مشاوره ] danışma
müşavere etmek danışmak
müşekkel (A) [ مشکل ] biçimli, kalıplı
müşerref olmak şeref kazanmak
müşevveş (A) [ مشوش ] karışık
müşfik (A) [ مشفق ] şefkatli
müşir (A) [ مشير ] mareşal
müşkil (A) [ مشکل ] güç, zor
müşkilât (A) [ مشکلات ] güçlükler, zorluklar
müşkilat çekmek zorluk çekmek, sıkıntı çekmek
müşkilpesend (A-F) [ مشکل پسند ] güç beğenen
müşt (F) [ 1 [ مشت yumruk 2avuç
müştail (A) [ مشتعل ] alevli
müştak (A) [ مشتاق ] çok isteyen, can atan
müştehir (A) [ مشتهر ] ünlü
müşteki (A) [ مشتکی ] şikayetçi
müştemilat (A) [ مشتملات ] eklentiler, ek yapılar
müştereken (A) [ مشترکا ] ortaklaşa
mütalaa (A) [ 1 [ مطالعه okuma 2görüş 3inceleme
mütareke (A) [ متارکه ] bırakışma, karşılıklı silah bırakma
müteaddid (A) [ متعدد ] birçok
müteaffin (A) [ متعفن ] kokuşmuş
müteahhid (A) [ متعهد ] taahhüt eden, üstlenen
müteakib (A) [ متعاقب ] ardından
müteallik (A) [ متعلق ] ilgili, ilişkin
müteallim (A) [ متعلم ] öğrenci
müteammim (A) [ متعمم ] yaygın
müteannid (A) [ متعند ] inatçı
müteârife (A) [ متعارفه ] kanıtlanmak gerektirmeyecek kadar açık
müteassıb (A) [ متعصب ] taassup gösteren
mütebahhir (A) [ متبحر ] derin bilgi sahibi
mütebahhirane (A-F) [ متبحرانه ] derinlemesine
mütebaki (A) [ متباقی ] kalan, geriye kalan
mütebariz (A) [ متبارز ] açık seçik, belirgin
mütebasbıs (A) [ متبصبص ] yaltakçı, yardakçı
mütebessim (A) [ متبسم ] gülümseyen, tebessüm eden
mütecânis (A) [ متجانس ] aynı cinsten, homojen
mütecâviz (A) [ 1 [ متجاوز aşkın 2saldırgan, tecavüzkâr 3sarkıntılık eden,
tecavüzcü
müteceddid (A) [ 1 [ متجدد yenilikçi 2yenileşen
mütecellî (A) [ متجلی ] görünen, tecelli eden
mütecessis (A) [ متجسس ] meraklı, merak eden
mütecessisâne (A-F) [ متجسسانه ] merak ederek, meraklı
mütedair (A) [ متدائر ] ilişkin
mütedeyyin (A) [ متدین ] dindar, dinine düşkün
müteehhil (A) [ متأهل ] evli
müteellim (A) [ متألم ] elemli
müteessif (A) [ متأسف ] üzgün
müteessif olmak üzülmek
müteessifâne (A-F) [ متأسفانه ] üzgün, esefli
müteessir (A) [ 1 [ متأثر üzgün 2etkilenen
müteessir olmak 1üzülmek 2etkilenmek
müteezzî (A) [ متأذی ] eziyet çekmiş, eza görmüş
müteezzi etmek acı çektirmek
mütefekkir (A) [ 1 [ متفکر düşünür 2düşünceli
mütefekkirane (A-F) [ متفکرانه ] düşünceli düşünceli
mütefelsifâne (A-F) [ متفلسفانه ] bir filozof gibi
mütefennin (A) [ متفنن ] fen bilimleri ile uğraşan, teknik ile uğraşan
müteferrik (A) [ متفرق ] dağınık
mütefessih (A) [ متفسخ ] bozulmuş, kokuşmuş, çürümüş
mütegallib (A) [ متغلب ] zorba
mütegâyir (A) [ متغایر ] birbirine zıt
mütehaccir (A) [ متحجر ] taşlaşmış, fosilleşmiş
mütehalif (A) [ متخالف ] birbirine uymayan
mütehammil (A) [ متحمل ] dayanan
müteharrî (A) [ متحری ] araştırıcı, araştıran
müteharrik (A) [ متحرک ] hareket eden, kıpırdayan
mütehassıs (A) [ متخصص ] uzman
mütehassir (A) [ متحسر ] özlem duyan
mütehassis (A) [ متحسس ] duygulu
mütehâşi (A) [ متحاشی ] çekingen
mütehavvil (A) [ متحول ] değişken
mütehayyir (A) [ متحير ] şaşkın, şaşırmış
mütekâbil (A) [ متقابل ] karşılıklı
mütekâbile (A) [ متقابله ] karşılıklı
mütekâbilen (A) [ متقابلا ] karşılıklı olarak
mütekaddim (A) [ متقدم ] geçmiş, eski
mütekaid (A) [ متقاعد ] emekli
mütekamil (A) [ متکامل ] olgun, tam, gelişmiş
mütekebbir (A) [ متکبر ] kendini beğenmiş, şişinen, büyüklenen
mütekeddir (A) [ متکدر ] kederli
mütekellim (A) [ 1 [ متکلم konuşan 2birinci tekil şahıs
mütelebbis (A) [ متلبس ] giyinmiş, kuşanmış
mütelevvin (A) [ متلون ] renkten renge giren, yanar döner
mütemadi (A) [ متمادی ] sürekli
mütemadiyen (A) [ متمادیا ] sürekli olarak
mütemayil (A) [ 1 [ متمایل eğimli 2eğilimli, yönelik
mütemeddin (A) [ متمدن ] uygar
mütemellik (A) [ متملک ] dalkavuk, yardakçı
mütemerkiz (A) [ متمرکز ] bir merkezde toplanma
mütemevvic (A) [ متموج ] dalgalı
mütemevvil (A) [ متمول ] varlıklı, zengin
mütemmim (A) [ 1 [ متمم tamamlayıcı 2tümleç
mütenâhi (A) [ متناهی ] sona eren
mütenasib (A) [ متناسب ] uygun, uyumlu
mütenavib (A) [ متناوب ] dönüşümlü
mütenâzır (A) [ 1 [ متناظر birbirine bakan 2simetrik
müteneffizân (A-F) [ متنفذان ] etkili kişiler, nüfuz sahipleri, sözü geçenler
mütenevvi (A) [ متنوع ] çeşitli, türlü türlü
müteradif (A) [ مترادف ] eşanlamlı
müterafik (A) [ 1 [ مترافق refakat eden 2karışık, bir arada
mütercem (A) [ مترجم ] çevrilmiş, tercüme edilmiş
mütercim (A) [ مترجم ] çevirmen
mütesadif (A) [ متصادف ] rastlayan, tesadüf eden
mütesâvi (A) [ متساوی ] eşit
mütesâviyen (A) [ متساویا ] eşit olarak
müteselli (A) [ متسلی ] teselli bulan, avunan
müteselli olmak teselli bulmak, avunmak
müteselsil (A) [ متسلسل ] zincirleme
müteselsilen (A) [ متسلسلا ] zincirleme olarak, birbirinin ardı sıra
müteşâir (A) [ متشاعر ] şair geçinen, şair müsveddesi
müteşebbis (A) [ 1 [ متشبث girişen, teşebbüs eden 2girişimci
müteşekkî (A) [ متشکی ] şikayetçi
müteşekkil (A) [ متشکل ] oluşmuş, teşekkül etmiş
müteşekkir (A) [ متشکر ] şükran borçlu
müteşettit (A) [ متشتت ] karışık, dağınık
mütetebbi (A) [ متتبع ] araştırmacı
mütevakkıf (A) [ متوقف ] bağlı
mütevaliyen (A) [ متواليا ] sürekli olarak
mütevattın (A) [ متوطن ] yerleşik, yurt tutmuş
mütevâzı (A) [ متواضع ] alçakgönüllü
mütevâzıyâne (A-F) [ متواضيانه ] alçakgönüllülükle
mütevazin (A) [ متوازن ] oranlı, uyumlu, dengeli
müteveccih (A) [ متوجه ] dönük, yönelik
müteveccihen (A) [ 1 [ متوجها dönük olarak 2bir yere gitmek üzere
müteveffâ (A) [ متوفا ] ölmüş, ölü
mütevekkil (A) [ متوکل ] tevekkül eden her işini Tanrı’nın iradesine bırakan
mütevellî (A) [ متولی ] bir vakfın üst yöneticisi
mütevellid (A) [ 1 [ متولد doğan 2ileri gelen, kaynaklanan
müteverrim (A) [ متورم ] veremli, verem hastası
müteyakkız (A) [ متيقظ ] uyanık, teyakkuz durumunda olan
mütezâyid (A) [ متزاید ] artan, çoğalan
mütezelzil (A) [ متزلزل ] sarsılan
mütezelzil olmak 1sarsılmak 2bozulmak
müttefik (A) [ متفق ] birlik olmuş, ittifak yapmış
müttehid (A) [ متحد ] birleşik
müvekkil (A) [ موکل ] vekalet veren
müverrah (A) [ مورخ ] tarihli
müverrih (A) [ مورخ ] tarihçi, tarih yazarı
müverrihin (A) [ مورخين ] tarihçiler
müyesser olmak gerçekleşmek
müzaheret (A) [ مظاهرت ] destek, yardım, arka çıkma
müzahrefat (A) [ 1 [ مزخرفات pislikler, süprüntüler, döküntüler
müzakere (A) [ مذاکره ] görüşme
müzayede (A) [ مزایده ] açık arttırma
müzehheb (A) [ مذهب ] altın yaldızlı
müzekker (A) [ مذکر ] eril
müzevvir (A) [ مزور ] arabozucu
müzeyyen (A) [ مزین ] süslü, ziynetli
müzmin (A) [ مزمن ] kronik, süreğen