“Gençler düşünebilse... İhtiyarlar yapabilse...”
(Hukema)
Gençliği iyi eğitenler, geleceği ve toplumu iyice yönlendirenlerdir. Zira, gençlik, insanlığın baharıdır. Baharda ekenler, yazın meyvesini alırlar, kışın d rahat ederler. Gençlik, işlenmeyen bir tarla gibidir. Kendi haline bırakılırsa orada dikenler ve ısırganlar yetişir.
Gençlik eğlenme çağı değil, öğrenme çağıdır. Gençliği eğlenmekle geçiren, ihtiyarlığını da ağlamakla geçirir. Çünkü, gençliğin değeri ihtiyarlıkta bilinir.
Akıllı genç, cahil ihtiyardan hayırlıdır. Daima genç kalmak isteyen namuslu ve iffetli yaşamalı ve çok çalışmalıdır. Gençliği eğlenme çağı gören ahmaktır. Çünkü, gençlik, çalışıp kazanma vaktidir.
Peygamberimiz (SAV) gençler hakkında buyurdu ki, “Gençlere hayırhah olunuz. Onların kalbi yufkadır. Allah beni şahit, müjdeci ve korkutucu olarak gönderdi. Gençler bana uydular, yaşlılar ise muhalefet etiler. Gençliğin taşkınlıklarına kapılmayan gence Allah hayranlık duyar. Şehvetini, oyun ve eğlencesini terk eden ve ibadete yönelen genç, Allah katında meleklerden üstündür.”
Gençliği anlamadan geleceğe hazırlanamayız. İnsan, gençliğinde öğrenir, ihtiyarlığında anlar. Bunun için genç, “gölge” ve “hava” peşinde koşmamalıdır. Ne var k, “Gençlik akıldan ziyade hissiyatı dinler.” Gençlerin iyi örneklere ve önderlere ihtiyacı vardır. Muallimler hem örnek olmalı, hem yol göstermeli, hem de gençlerin gözünde kahraman olmalıdır.
Gençliği geleceğe hazırlayan eğitimdir. Bunun için hiçbir millet ve devlet eğitimi önemsemezlik yapmaz. Bu günün küçüğü, yarının büyüğüdür. Küçüklere değer veremeyen, geleceğe hakim olamaz. Gençliğine değer verenler, geleceğin sahibi ve hakimidirler.
Gençliğin alacağı eğitimin başında Din Eğitimi gelir. Din eğitiminin özü ve temeli ise İman Eğitimidir. Zira iman dinin ruhudur ve hayatıdır.
Bediüzzaman: “Din hayatın hayatı, hem ruhu hem esası, İhyay-ı Din ile olur, bu milletin ihyası...” diye buna işaret eder. Dinin, hayata hayat verdiğini veciz şekilde ifade eder.
Gençliğe vereceğimiz ilim ve fenden ve de dinden müteşekkil olmalıdır. Çünkü, “Vicdanın ziyası din ilimleri, aklın nuru fen ilimleridir. İkisinin imtizacı ile hakikat tecelli eder. İftirak ettikleri vakit, birincisinden taassup, ikincisinden ise hile ve şüphe tecelli eder.”
Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde: “Biz insanı en güzel surette yarattık.İman edenler, salih amel işleyenler müstesna, onların aşağıların aşağısına attık.” (Tin Suresi 3-4) Basit bir eşyanın ve bir çiçeğin, bir hayvanın zayi olmasına, perişan olmasına tahammül edemeyen bir insanın, en mükemmel şekilde yaratılan bir insanın esfel-i safiline, Cehenneme, yuvarlanışına kayıtsız kalması mümkün müdür?
İnan olan bir merhum insanın Zübeyir Gündüzalp’in mahkemede dediği gibi: “Teessür ve ızdırap karşısında kalpten bir parça kopsaydı, bir genç dinsiz olmuş haberi karşısında o kalbin atom zerratı adedince paramparça olması lazım gelirdi” demelidir.
Hizmetlerin en büyüğü hayata hizmettir. Hayata yapılacak hizmetlerin en büyüğü ise hayat-ı ebediye için sa’yetmektir. Çünkü kabir var, hiç kimse inkar edemez, herkes ister-istemez oraya gidecek ve oraya gitmek için de üç farzda, üç yoldan başka yol yoktur.
Ya o kabir bir Cennet bahçelerinden bir bahçedir veya bir hapis kapısıdır, veyahut bir idam-ı ebedidir. İnsan için en mühim mesele, o hapis ve idam-ı ebedi kapısını alem-i nura, Cennete ve saadet-i ebediyeye çevirebilmektir. Bu da İman ile olur.
İmansızlık dünyada, kabirde ve ahirette insana hayatı zindan eden zulmettir, karanlıktır, ateştir. İman ise onun kalbini, kabrini ve kainatı aydınlatan bir nurdur.
Gerçek mutluluk ve huzur imanda ve iman dairesinde bulunur. Bediüzzaman Said Nursi hazretleri diyor ki: “Hayatın zevkini ve lezzetini isterseniz, hayatınızı iman ile hayatlandırınız, feraizle zinetlendiriniz, günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.”
Bunun için kesinlikle diyoruz ki en büyük, en mühim, en önemli hizmet gençliğin imanına, dinine, eğitimine hizmet etmektir. Eğitim ordusu olan öğretmenler bu yolda çalışmalıdırlar. Devlet de din eğitimine, dini müesseselere ve din eğitimi veren kurumlara yardımcı ve destek olmalıdır. Okullarda din derslerini artırmalı, din dersi kitaplarını İman dersi verecek şekilde yeniden yazdırmalıdır.
kaynak: You are not allowed to view links.
Register or
Login