Konu: "İki Aşk Çiçeği"

[Etkinders]

Semerkant yayınlarından Ömer Nasuhi Bilmen'in "İki Aşk Çiçeği" isimli eserini derlemiş.Bu eserde iki mektup var biri  7 yaşında bir çocuğun babasına hasret kokan satırları diğeride babanın oğluna cevabı.
Her satırı edep kokan bu mektupları okumanızı tavsiye ederim...


“Selamdan sonra,

Masum hislerimi anlatan bu mektubu öncelikle babalık duygularınıza sunuyorum.
Yüksek sevginizle beslenmiş olan bir çocuğun hislerine vâkıf olmak istersiniz değil mi babacığım?
Üzgün bir şekilde belirtirim ki nurlu bakışlarınızdan uzak oldum günden beri ümitsizlik içinde yaşıyorum.
Hele huzurunuzda bulunma gibi bir şereften mahrumiyete nasıl sabredeyim? Sizin dikkatli bakışlarınızdan ayrı kalmaya nasıl dayanayım?
Âaa, ne söylüyorum! Efendimiz gibi hatır sorup gönül alan bir kişi evladını hiç parlak bakışlarından uzak bırakır mı?
Buna nasıl hüküm verebilir? Fakat hikmetini anlayamıyorum. Şam’a gittikten sonra bir tek satır olsun mektupla bile bizim gönlümüzü rahatlatmadınız.
Merhamet ediniz. Gözlerimden damla damla dökülen yaşlar, melekleri bile ağlatacak kadar hazindir. Bu damlalar, bütün ayrılık günlerinin hatırasıdır.
Evet, henüz sözlerinizle mutlu olan bir çocuk merhametinizden uzak,
hikmetli nasihatlerinizden mahrum bulunursa gözlerinden pişmanlık damlaları sel gibi akmaz mı?

Gece annem ile mehtap seyrine çıkıyoruz da, bahçeyi süsleyen ağaçlara, rengârenk çiçeklere,
kuzey rüzgârlarının esmesiyle dalgalanan çimenler üzerinde düşmüş olan aya bakıyorum.
Bakıyorum da dolaşan yıldızlara gıpta ediyorum ki Efendimizin varlığıyla şereflenen evin pencerelerinden içeri nur saçıyor;
sizi görmekle mutlu oluyor. Bendeniz ise bu şereften mahrum, huzurunuzdan uzak bulunuyorum.

Annemle ayrılık zamanını andıkça, iki gözümden damla damla akan yaşlar ile ‘yemyeşil tablolar’ olan yapraklara güzellik katıyorum.
Ayrılık söz konusu olunca elmas gibi göz yaşlarımı çiçeklere saçıyorum. Ötüşlerinin çeşitlerine düşkün olduğum kuşlara uyarak,

Serpilir goncalara gözlerimin jaleleri,
Parlıyor yıldırım görkeminde gözyaşımın incisi,
Eylerim her gece ben bağda bakarım mehtâba,
Pederim zannederek bakarım ay yüzüne,
Kim ile eğleşiyor gurbet köşesinde peder,
Gelmiyor bizlere şefkat eseri bir haber.

gibi hüzünlü şiirler söyleyerek mehtabı seyretmeye devam ediyorum.
İşte günlerin ve gecelerin hasretini bu şekilde geçirdiğimiz belirterek mektubuma son veririm.

Saygıyla elinizi, eteğinizi öperek müjdeli mektuplar ile ailenizi daha mutlu etmenizi dilerim sevgili babacığım.”

[Etkinders]

ve babanın evlâdına mektubu…


“Ey benim taze ümit bahçem,

Her kelimesi nurlu hislerle parlayan mektubunu aldım, memnun oldum. Feyizli ol evladım, Tahsin’im!
Hiç senin gibi değerli, günahsız bir evlat sevgiden mahrum bırakılır mı? Kalbim muhabbetinle doludur.
Masum kalbini şahit tutarım ki düşüncelerim, vicdanım senin sevginle süslenmiştir.
Haberleşmedeki gecikmenin sebebini anlamak istiyorsun değil mi? Öyleyse mektubu okumaya devam et.

Hayatımın semeresi! Çok keyifsizim. Ahirete gideceğim. Şimdi zayıf tahilim bir daha seni görmeyeceğimi gösteriyor.
Felek benim gibi bir zayıfı eşinden, akrabasından, çocuğundan ayıracak. Bir daha görüşmemizin kıyamete kaldığını anlıyorum.
İşte bu hazin mektubumu okuyacağın zaman şefkatli babanı mezarda bilecek, bu kâğıt parçasından üzüntü duyacaksın.
Senin saadetini, bahtiyarlığını görmeden Ahirete, o sonsuz yolculuğa gideceğim. Ayrılık sebebiyle kalbim parça parça oluyor,
gözlerim kanlı yaşlar içinde kalıyor. 
Fakat teselli buluyorum ki şehidim. Öyle ya gurbette öleceğim.
Cenazemde bir iki yabancı bulunacaktır. Senin gibi parlak, temiz bir yüzün ayrılık acısıyla ölüyorum.
Şehidim, evet şehit. Böyle yüce bir mertebeye ulaşmam, ıstırabımı azaltıyor.
Sizin de bununla teselli bulacağınızı ümit ediyorum.

Ömrümün çiçeği! Sen boluk, bereket kaynağından gelmiş bir varlığa sahipsin.
Sen kâinatın güzelliğine baktıkça bir bilge gibi saatlerce düşünceye dalar, Yüce Yaratıcı’yı düşünürsün.
Tabiatın bereketiyle donanan ağaçların yapraklarını birer hikmet sayfası olarak görürsün. Aya baktıkça gözlerin sevinç ışıltıları içinde kalır.
Semanın yıldızlar ile süslenmiş olduğunu gördükçe gözlerinden ufuklara doğru zekâ parıltıları uçmağa başlar,
kuşlar ile beraber ilahiler ve şarkılar okumaya çalışırsın.
Kâinat kitabına ne zaman dikkatle bakarsan, bu ibret dersini, olayların seyrinden dolayı düşünerek nasihat almış olursun.
Sende olan bu kabiliyetin seni mutluluğa sevk edeceğini bilirim.
Yalnız baba nasihati olmak üzere sıraladığım şu sözleri kabul ile, gurbet şehidi bananı hayırla an.

Oğlum!

Sen temiz bir goncasın.
Özellikle tavsiye ediyorum: Bizi var eden Yaratıcı’nın her emrini yapmaya çalış.
Annenin rızasını öncelikli iş bil. Senin gibi bir melekle arkadaş olmaya uygun olmayan iblis tabiatlı kimselerle arkadaşlık etme.
İnsan kim ile oturup kalkarsa onun ahlâkını kazanır. Bir demir parçası bile mıknatısa yapışınca onun özelliklerini kazanıyor.
Sen yüce meziyetlerle donanmış kişilerin sohbetinde bulunma şerefini kaybetme. İnsanlığa, medeniyete hizmetçi ol.
İnsanlık adına iyilik et. Gece gündüz çalışma yolundan ayrılma ki bu yol kurtuluştur.

Daim oku yaz, kadrini bil ilim cevherinin,

Hüner elbisesi, insanın başına çelenktir.

İlim ve kültür, insanların ruhu, insanlarda ilim ve kültürün bedeni hükmündedir.
Ruhsuz ceset ise kabre layıktır. Edepli insanları takdir et. Edep, Allah’ın bir hazinesi, insanlar da onun taşıyıcısıdır.
Edebi olmayanlar ise, ihtiyacı olmadığı halde bir parça ekmek için bin haneyi gezen dilenci gibidir.
Fikir terbiyesinde bulunarak akıl cevherinin ışığını ilim ve kültürle arttırmaya çalışmak, insan için en büyük vazifedir.
Edep, hilm, nezaket, şehadet, yüce gönüllülük, faziletli olmak, güzel konuşma, sözünde durma, kuvvetli bir kalp, insanlık vazifelerindendir.
Edepsizlik, hayâsızlık, kötü bir kalp, bâtıl ile uğraşma, çok gülme, ayıpları araştırma, kardeşlerle geçinmeme,
insanlık onurunu mahveden ahlâksız hastalıklı hallerdir.

Ey varlığımın mührü oğlum!

Bütün güzel ahlâkınla, iyiliğinle çalış. İnşAllah geleceğin pek parlak bir tablo oluşturacaktır.
Sakın yetim kalmanı hatırlayarak üzülme. Her ne kadar zayıf bedenim gurbet topraklarında ise de, ruhum seninle beraberdir.
Vücudum parça parça ayrılsa da yine de her parça senin ayrılık özleminle meşguldür. Sonsuz dergâha gözyaşlarını akıtarak dua etmeni istiyorum.

Hüküm Allah’ındır…


(Alaeddin Bey)”

[melike]

         Gerçekten çok güzel bir paylaşım bu  (+) da     


                benden size devamını bekliyoruz

                                    

[Sümeyye Sude]

Gönüllerin Dostuna  ggüüll
Nasıl anlatsam seni, nasıl anlatsam sana olan sevgimi, seni sözlerime nasıl sığdırsam bilemiyorum YA RASULAllah  ggüüll

Sana sevgimi anlatmak bir asır sürer  fakat seni kalbi imanla dolup taşan olgun bir mü'min kadar seviyorum.

Ya RasulAllah seni görmedim. Fakat tam bir Müslüman olarak cennet bahçelerinde seninle buluşmayı ümit ediyorum.

Güllerin efendisi gül peygamberim. Senin ümmetin olmak o kadar güzel ki. İnsanlar seni bilmeden seninle alay ettiler.
 Senin o nur yüzünü görmeden, seni çizdiler. Nur yüzlüm, onlar seni görmeden, bilmeden nasıl çizerler,
 Nasıl tutar elleri kalemi, nasıl çizer kağıda, nasıl yaparlar bunu.

Peygamberim, ne mutlu bana ki, senin gibi bir resulüm var. Biliyorum ki, Allah seni bize yol göstermen, bize örnek olman için gönderdi.
 Ben de senin sünnetlerini elimden geldiğince yerine getirmeye çalışıyorum. Hayatımda karşılaştığım zorluklara karşı seni örnek alıyorum.
Senin kadar sabırlı, dinine bağlı bir Müslüman olmak istiyorum.

Sen o kadar sabırlısın ki;

Namaz kılarken üzerinden aşağı hayvan işkembesi döktüler,  ggüüll

Sen onları cehennem azabından kurtarmaya, doğru yolu göstermeye çalıştığın halde sana inanmadılar, isyan ettiler, seni taşladılar.

Ve sen bütün bunlara rağmen sabrettin. Tek bir kötü söz bile söylemedin.
 Biliyorum ki, bütün peygamberlerin sabırlı olmaları, peygamber olmalarında önemli bir etkendir.
 Bende senden örnek alarak sabırlı bir mü'min olmak ve attığım her adımda, seni örnek alarak
 Allah yolunda ilerleyen ümmetinden olmak istiyorum.
Bütün Müslümanlarında hak yolunda olup, seni örnek alan ümmetinden olmaları için dua ediyorum.

PEYGAMBERİM SENİ ÇOK SEVİYORUM…  ggüüll