- S - Ş -
Safran: (Safran-Krokus / Saffron / Crocus sativus)
Eylül-ekim ayları arasında, mor renkli ve hoş kokulu çiçekler açan 15-30 cm boylarında, soğanlı, otsu bir bitki. Etli ve yuvarlak 2-3 cm çapında bir soğanı vardır. Üretimi de bu soğanlarla yapilir. Yapraklar uzun, dar ve ortası beyaz çiçeklidir. Yapraklar çiçeklerden sonra meydana gelir. Çiçekler 6 parçalı, erkek organları 3 tâne, dişi organın kapsül kismi olan stigmaları turuncu renklidir. Safran, Hititler döneminden beri Anadolu’da bilinmekte ve ilâç olarak kullanılmaktadır. Grekler döneminde de Bati Anadolu’da oldukça ticâreti yapılmıştır. Osmanlılar döneminde de önemini koruyan bir ihraç ürünü olmuştur. Daha önceleri Urca, Mardin, Kastamonu, Ankara, İstanbul’da kültürü yapılmaktaydı. Fakat bugün sadece Kastamonu’nun birkaç köyünde üretimi yapılabilmektedir.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Kastamonu-Safranbolu’da yer yetiştirilir.
Kullanıldığı yerler: Kırmızı renkli boya maddeleri, şekerler, uçucu ve sâbit yağlar ihtivâ eder. Sinir sistemini uyarıcı, iştah açıcı, âdet söktürücü, koku ve renk verici olarak kullanilir. Toz hâlinde iştah açıcı ve mîdevî olarak kullanılabilir. Fazla miktarda kullanılmamalıdır. Hamileler kesinlikle kullanmamalıdır.
Sakız ağacı: (Mastixpistazie / Lentisque / Mastic tree / Pistacia lentiscus)
Nisan-mayıs ayları arasında, yeşilimsi renkte çiçekler açan 1-3 m yüksekliğinde, sık dallı, çalı görünüşünde ve kışın yapraklarını dökmeyen ağaçlar. Mesteki sakızı olarak da bilinir. Gövdeleri dik ve silindir biçiminde olup, sağlamdır. Kabukları esmer renkli ve reçine kanalları ihtiva eder. Meyveleri ufak, yuvarlak ve kırmızımsı siyah renklidir.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Batı ve Güney Anadolu.
Kullanıldığı yerler: Bitkinin dal ve gövdesinden, mastix adı verilen sakız elde edilir. Ağacın gövdelerine yapılan yaralamalardan bir usare akar. Toplanan bu usare 2-4 haftada katılaşır. Soluk sarı renkli, kolaylıkla kırılabilen parça ve damlalar hâlindedir. Özel bir kokusu ve tadı vardır. Eter ve etonolde çözünür. Sakız içinde uçucu yağ, mastisik asit, mastısın ve acı maddeler bulunmaktadir. Eskiden balgam söktürücü olarak kullanılmıştır. Diş etlerini kuvvetlendirmek ve ağız kokusunu gidermek için kullanılır.
Salep: (Salep / Çayırotu / Çemçiçegi / Orchis / Tuber salep )
Orchis, Ophyris, Serapias, Platanthera, Dactylorhiza vs. cinslerine âit türlerin yumrularına verilen ad. Bu bitkilerin toprak altında iki yumrusu bulunur. Bunlardan biri ana yumrudur ve o senenin gövdesini verir. Diğeriyse gençtir (hemşire veya kardeş yumru) ve gelecek yılın yumrusunu verir. Salep elde edilen türlerin hepsi yumruludur. Salep daha çok kireçli toprakları sever. Ormanlık bölgelerde yetişen saleplerin yumrusu iri olur. Çayırlarda yetişen saleplerin yumrusu ise daha zayıftır. Anadolu’da salep genellikle Orchis ve Ophyrus türlerinden elde edilir.
Salep eldesi: Bitki çiçekteyken, toprak altındaki yumruları toplanır. Yalnız yan yumru alınır, gövdeyi taşıyan ana yumru genellikle alınmaz. Fakat her ikisi de kulanilabilir. Yumrular kremsi, yumurta seklinde veya çatalsıdır. Toplanan yumrular suyla yıkanarak temizlenir, ipe dizilir ve su veya sütle kaynatılır, sonra açık havada kurutulur. Kurutulan yumrular dövülerek toz edilir. Elde edilen bu toz kullanılacak hâle gelmiş olan salebi verir.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Çoğunlukla Bati, Güneybatı, Güney ve Kuzey Anadolu olmakla beraber Anadolu’nun birçok yerinde yetişir.
Kullanıldığı yerler: Bileşiminde nişasta, sekerler, müsilaj ve azotlu maddeler vardır. Bilhassa çocuklarda ishal kesici, kuvvet verici ve gıdâ olarak kullanilir. Barsak nezlesinde soğuk algınlıklarında ve öksürüğe karşı halk arasında çok kullanılmaktadır.
Şalgam: (Brassica rapa var / Brassica napus / Turnip / Navet)
Turgiller familyasından, toprak altında şişkin bir yumru yapan, topaç biçiminde etli ve tatlı yumrusu iki yıllık bir bitkidir. Yapraklari parçalı ve tüylü, çiçekleri saridir. Yurdumuzda yuvarlak ve kökü basık olanlar makbuldür. Terkibinde B vitamini ve madeni maddeler vardır.
Kullanıldığı yerler: İdrar söktürür. Romatizma ve nıkriste faydalıdır. Mafsal sisliklerini indirir. Böbrek kumu ve tasının düşürülmesine yardımcı olur. Ergenlik sivilcesi ve egzama gibi cilt hastalıklarında faydalıdır. Göğsü yumuşatır. Akciğerleri temizler. Boğaz iltihabını giderir. Kabızlığı giderir. Şeker hastalarının susuzluğunu giderir.
Sandal ağacı: (Kalanga / Santalum album / Santalwood / Santal de mysore)
Sandalgiller familyasından, küçük boylu bir ağaçtır. Hindistan ve Malakka'nın dağlık bölgelerinde yetişir. Yaprak dökmez. Yapraklari karşılıklıdır. Çiçekleri sarımtırak kırmızıdır. Meyveleri kiraz büyüklüğünde olup, siyah renklidir. Odunu (Lignum santali) sarımtırak renktedir ve kokuludur. Bu odundan, uçucu bir yağ olan, (Oleum santal / Santal esansı) çıkartılır.
Kullanıldığı yerler: Sandal esansı, idrar yollarındaki mikropları giderir. Ayrıca, bu ağacın odununu, parfüm ve tütsü yapımında kullanilir.
Saparna: (Stechwinde / Sarsaparille / Salsepareille / Sarsaparilla / Smilax aspera / Smilax)
Ağustos-eylül ayları arasında, beyazımsı-sarı renkli çiçekler açan, tırmanıcı, dikenli ve iki evcikle bir bitkidir. Yapraklar saplı ve kisin dökülmez. Kala seklinde ve tam kenarlıdır. Çiçekler yaprakların koltuğunda küçük semsiye durumunda, 5-10 çiçeklidir. Meyveleri kırmızımsı, yuvarlak, 1 cm kadar çapta ve 1-3 tohumludur. Öz dikeni adıyla bilinir.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Marmara, Batı ve Güney Anadolu.
Kullanıldığı yerler: Kökleri tanen, nişasta, şekerler ve saponin taşır. Terletici ve kan temizleyici özelliktedir. Tohumların üzerlerindeki zar, “gıcır” adıyla sakızlara katılır. Körpe sürgünler sebze olarak haşlandıktan sonra yenir. Bati Anadolu’da “sircan” adıyla tanınır. Terletir, kanı temizler ve cilt hastalıklarında faydalıdır.
Sarısabır: (Aloe / Aloès / Aloe)
Kurak bölgelerde yetişen, çok yıllık, Yaprakları dikenli, bal özsulu (sukulent) bitkilerdir. Öd ağacı olarak da bilinir. Daha çok Afrika, Suriye, Arabistan ve Güney Avrupa’da yayılış gösterir. Buna karşılık ılıman bölgelerde, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilir. Memleketimizin Güneybatı kesiminde de Romalılar döneminde kültürden kalmış, yabanileşmiş türü yetişmektedir. Bitkinin yaprakları birer rozet görünümünde, topraktan yayvan bir şekille çıkarak yukarı doğru bükülürler. Çiçek durumu dik ve sık bir salkımdır. Çiçekleri sarı veya kırmızıdır.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Güneybatı Anadolu (Demre).
Kullanıldığı yerler: Bitkinin yapraklarından çıkarılan usare (özsu) nine, güneşte veya ısıtılarak yoğunlaştırılmasıyla elde edilen bakiye, siyah parlak kütleler hâlinde kalır. Bu madde sarı sabır adini alır. Antrasen türevleri taşır. Kalın barsala etkili bir müshildir. Sıvısı, pigment ve haserat ilâçları yapiminda kullanilir. Sarı sabır, balı bozar. Yanıkların sebep oldugu ağrıları keser. Sirke ile karıştırılıp saç diplerine sürülürse dökülmelerini önler. Tavsiye edilenden fazla miktarda kullanmamalıdır. Mesane ve rahim hastaliklarindan şikayet edenler hiç kullanmamalıdır.
Sarımsak: (Knoblauch / Ail / Garlic / Tüm / Allium sativum)
Temmuz-Agustos aylari arasinda beyaz veya pembemsi renkli çiçekler açan, 20-100 cm boylarinda çok yillik otsu bir bitki. Sarimsak diye de tâbir edilir. Vatani Orta Asya’dir. Toprak altinda büyükçe bir sogani bulunur. Yapraklari uzun, yassi, buğday yaprağı gibidir. Çiçekler, küre seklinde olup, bir şemsiyeyi andıran dallar ucunda toplanır. Meyveleri siyah renkli tohumlar taşıyan bir kapsüldür. Sarmasak nâdiren tohum verir. Bunun için daha çok soğancıklarla (dişlerle) üretilir. Sarmısağın soğan kısmı beyazımsı renkli olup, soğancık veya dişlerden meydana gelir. Soğancıkların hepsi bir arada ve bir kabuk tarafından sarılmıştır.
Memleketimizde beyaz ve siyah sarmısak yetiştirilmektedir. Tıpta beyaz sarmısak kullanilir.
Kullanıldığı yerler: Sarmısağın bileşiminde sekerler, vitaminler (A,B,C), kükürtlü bir uçucu yağ ve içerisinde bol olarak alkil sülfür bulunur. Sarmisagin özel kokusu ve tadı bundan ileri gelir. Çok eski çağlardan beri bilinmekte ve tedâvide kullanılmaktadır. Eskiden salgın hastalıklarla mücâdelede çok kullanılmaktaydı. Antiseptik, iştah açıcı, tansiyon düşürücü, solucan düşürücü, idrar arttırıcı, kan temizleyici etkileri vardır. Antiseptik etkisi, içindeki ellisinden ileri gelir. Bakteriler üzerinde üremeyi azaltıcı ve öldürücü etkisi vardır. Eskiden harplerde antibiyotik ve antiseptik olarak çok kullanılmıştır. Ayrica, kansere karşı üstün bir koruyucu, hemeroide faydalı, bronşit, astım, varis, siyatik ve romatizma ilâcı olan Sarmısağın faydaları ve kullanıldığı yerler çoktur.
Semizotu: (Portulak / Pourpier / Purslane / Portulaca oleraceae)
Çok yaygın ve yabânî olarak bağ ve bahçelerde yetişen, bir yıllık otsu bir bitki. Zirâî önemi pek yoktur. Semizotunun vatani Asya’dır. Gövdeleri toprak üstünde yatık, Yapraklari sapsız ve etli olup, çiçekler sarimsi renklidir. Meyveleri çok tohumludur. Tohumdan yetiştirilebilir. Demir ve C vitamini bakımından zengindir.
Kullanıldığı yerler: Yeşil yaprakları ve körpe dalları sebze olarak yenir. Mayhoş bir tadı vardır. Besleyici bir sebzedir. Mide ve barsak kanamalarında ve kanlı idrarda faydalıdır. Kanı temizler. Şeker hastalığında susuzluğu giderir. Uykusuzluk, sinir ve zihin yorgunluğunda faydalıdır.
Şerbetçi otu: (Hopfen / Houblon / Hop / Ömerotu / Mayaotu / Humulus lupulus / Huoblon grimpant)
Temmuz-eylül ayları arasında yeşilimsi-beyaz renkli çiçekler açan, 2-5 m yüksekliginde, sarılıcı gövdeli, iki evcikle otsu bir bitki. Bitkinin gövdeleri ince, tırmanıcı, sarılıcı ve üzeri sert tüylerle örtülüdür. Yapraklar karşılıklı, uzun saplı ve yürek seklindedir. Yaprakların da üst yüzeyleri sert tüylüdür. Erkek çiçekler yeşilimsi sari renklerde ve bileşik salkım durumunda, dişi çiçeklerse yuvarlak kozalaklar hâlinde toplanmışlardır. Dişi çiçeklerin etrâfında brakte ve brakteol denilen geniş, oval taşıyıcı yapraklar ve bunların üzerinde de salgı tüyleri bulunur. Hâlen memleketimizde, Bilecik-Bursa havâlisinde bu dişi çiçek durumlarını elde etmek için geniş çapta ekimi sürdürülmektedir. Bira çiçeği, Maya otu olarak da bilinir.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Kuzey Anadolu, Marmara bölgesi. Ayrica Bilecik ve havâlisinde ekimi yapilir.
Kullanıldığı yerler: Bitkinin sarımsı-yeşil kozalak görünümündeki dişi çiçek durumları kullanilir. Dişi durumlar ağustos ayında toplanır ve gölgede kurutulur. Uçucu yağlar, acı maddeler, reçineler, mum, tanen taşırlar. Az dozlarda iştah açıcı, idrar arttırıcı, yatıştırıcı etkilere sâhiptir. Fazla alınırsa bulantı ve kusma yapar. Hâlen bira îmâlinde kullanılmaktadır.
Sinameki: (Sennakassie / Séné / Cassia)
Afrika, Hindistan ve Arabistan’ın yari çöl ve dağlık bölgelerinde yetişen, 50-150 cm boylarında, sari renkli çiçekler açan çali tipinde ağaççıklar. Yapraklar yaprakçık seklinde ikiye parçalanmıştır. Sinamekinin en çok C. acutifolia ve C. angustifolia türleri bilinmekte ve kullanılmaktadır. C.fistulosa türü ise ceviz ağacına benzeyen büyük ağaçlardır. Meyveleri fasulye meyvesi gibi esmer, yeşilimsi veya siyahimsi renklidir. İçlerinde 6-10 kadar tohum bulunur.
Kullanıldığı yerler: Bitkinin yaprak ve meyveleri antresin türevleri taşır. Bundan dolayı da müshil etkilidirler. Etkileri kalın barsak üzerinedir. Toz hâlinde 0,5-1 gr (günde 2-3 defâ) veya 5-10 gr sinameki yaprağı üç su bardağı su ile kaynatılarak iki defâ içilir. Memleketimizde çok kullanilan müshil ilâcıdır. Kolit ve spastik kabızlıkta kullanılmaz.
Yalancı sinameki (Colutea arborescens) nine de Yapraklari müshil etkiye sâhiptir. İçimi zordur. Tohumları zehirlidir.
Soğan: (Zwiebel / Olignon / Onion / Basaliye / Allium cepa)
Haziran-ağustos ayları arasında yeşilimsi veya pembemsi renkli çiçekler açan, 30-100 cm boylarında, çok yıllık otsu ve soğanlı bir bitki.
Kullanıldığı yerler: Soğan çok eski çağlardan beri yemeklere çeşni veren bir sebzedir. Yeşil Yapraklari ve kuru yumruları kullanilir. Soğanın içinde C vitamini bulunur ve besleyici ve iştah açıcı bir besindir. İçinde bulunan kükürtlü bir madde soğana acılık verir, gözleri yakar ve yaşartır. Soğan, mikroplara karsi koyma gücünü arttırdığından, bir memlekete gelenin önce biraz çiğ soğan yemesi sıhhati için iyidir. Soğandan sonra kereviz veya sedefotu yenirse, fena kokusu gider. Soğan, birçok faydayı beraberinde getiren bir bitkidir. İdrar söktürür. İdrar tutukluğu ve damar sertliğinde faydalıdır. Böbreklerdeki kum ve tasların düşürülmesine yardımcı olur. Zihin yorgunluğunu giderir. İktidarsızlıkta faydalıdır. Afrodizyak özelliği vardır. Öksürük söktürür, bronşları temizler. Akciğer hastalıkları, astım nöbeti, grip ve soğuk algınlığında faydalıdır.
Sumak: (Gerbersumach / Sumac / Sumac / Somak / Rhus / Rhus coriaria / Tekri)
2-3 m boylarında, kisin yapraklarını döken, çalı tipinde ağaççıklar. Yapraklar 5-10 yaprakçıklara ayrılmıştır. Bunlar oval şekilli ve sapsız, tüylü ve kenarları hafif dişlidir. Çiçekler yeşilimsi renklerde, 20-25 cm konik çiçek durumlarında toplanmışlardır. Meyveleri olgunlukta esmer-kırmızı renkli, küre şekilli, tüylü ve eksi lezzetlidir. Sumağın 150 kadar türü vardır ve birçoğu zehirlidir. Yurdumuzda Derici Sumağı (Rhus coriaria) ve Boyacı Sumağı (Rhus cotnus) doğal olarak yetişir. Kokulu sumak (Rhus aromaticus)'un tentür halindeki idrar tutamama hastalığında faydalıdır.
Türkiye’de yetiştiği yerler: Ege, Akdeniz bölgesi, Doğu Anadolu.
Kullanıldığı yerler: Yapraklari tanen, şekerler ve sarı renkli boya maddeleri taşırlar. Kabız edici, kan kesici, antiseptik etkili olup, ayrıca yünlü kumaşların boyanmasında kullanilir. Boğaz ve diş etleri hastaliklarinda da gargara hâlinde kullanilir. Sumak meyveleri de tanen, uçucu yağ ve organik asitler ihtivâ eder. Baharat olarak çok kullanilir.
Susam:
Kullanıldığı yerler: Susam yağı, safra taslarının düşürülmesinde faydalıdır. Karaciğer hastaliklarinda kullanilir. Kabızlığı giderir. Afrodizyak özelliği vardır. Nefes darlığı ve bronşitte faydalıdır.