Herkesin kederli günleri vardır. Kendinizi berbat hissettiğiniz, mutsuz günler, huysuz ya da yalnız, hatta tümüyle tükenmiş... Bir başlangıç yapmak olanaksız gibi görünür. Böyle günlerde, herkesin peşinizde olduğunu zannedip ona göre davranabilirsiniz (Bu aslında her zaman kötü bir şey de değildir). Kısıtlanmış ve gergin hissedebilirsiniz. Sinirden tırnaklarınızı yiyebilirsiniz. Kat kat çikolatalı pastaları soluk almadan yiyecek denli çılgınlaşabilirsiniz.
•Önce içinizi yavaş yavaş ve sessizce kemiren, kafa karıştırıcı konuları bir kenara bırakın.
•Radyomuzla kucaklaşma zamanı. Şimdi, yalnızca gevşeyin.
•Birkaç derin soluk alıp verin.
•Kimi duygusal yüklerinizi bir kenara bırakmanız gerektigi gerçeğini kabullenin.
•Olayları farklı bir açıdan görmeye çalışın. Belki de aslında hatalı olan taraf sizsinizdir. Öyleyse, özür dileyecek kadar
büyük ve yürekli olun (Asla geç değildir, bunu yapın). Eğer yanlışı yapan karşı taraf ise, hatasını yüzüne cesaretle söyleyin: "Bu doğru değil ve ben bunu kabul etmeyeceğim!"
•Her gününüzü son gününüzmüş gibi yaşayın, çünkü bir gün gerçekten öyle olacak.
•Çiğneyebileceğinizden fazlasını ısırmaktan korkmayın.
•Risk alın. Asla geri durmayın!
•Yola çıkın ve sizin istedikleriniz için ilerleyin.
Herşey bir yana yaşam dediğiniz de böyle bir şey değil mi zaten?
Mutlu yarınlar... Selam ve dua ile...
0 Yanıt
2820 Gösterim