8.Sınıf İnkılap Tarihi Çalışma Kitabı (S.E.K.yayınları) Cevapları

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Uyanan Gençlik

  • ******
  • Join Date: Kas 2010
  • Yer: HATAY
  • 7462
  • +547/-0
  • Cinsiyet: Bay
Sayfa 12:
1.) Milli duyguları kabarmış olan topluluklar Osmanlıdan ayrılmaya çalışıyorlardı. Güçlü devletler toprak kazanmaya çalışıyordu.

2.) Kendi sömürgelerini korumak ve bağımsız olmayan toplumlarsa kendi devletlerini kurmak istiyorlardı.

3.) Osmanlı gerileyiş ve çöküş içerisindeydi.

4.) Ülkemi ayakta tutmanın yollarını aradım. Savaşmaktan geri kalmazdım.

Sayfa 13:
a) Atatürk'ün öğrenim gördüğü okullar:
- Mahalle Mektebi
- Şemsi efendi mektebi
- Selanik mülkiye rüştiyesi
- Askeri rüştiye
- Manastır Askeri Rüştiyesi
- Harp Okulu
- Harp Akademisi

b) Selanik Askeri Rüştiyesi :
Selanik’teki halasının yanına taşındıktan sonra Mülkiye İdadisi'ne kaydolan Atatürk, bu okulda Arapça öğretmenliği yapan Kaymak Hafız’dan sopa ile dayak yiyince, zaten orada okumasını istemeyen büyükannesi onu derhal okuldan aldırdı. O dönemde okul formasını çok beğendiği komşularının oğlu Askeri Rüştiye’ye gidiyordu. Ona özenen Atatürk, asker olmasını istemeyen annesinin karşı çıkmasına rağmen, gizlice, Selanik Askeri Rüştiyesi'nin sınavına girdi. Sınavı kazandığı haberini alan Atatürk 1893’te yine gizlice bu okula kaydını yaptırdı. Selanik Askeri Rüştiyesi'nde, oldukça başarılı olan Atatürk sınıf başkanıydı ve üstün zekâsıyla matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Efendi’nin de dikkatini çekiyordu. Genç öğrencisinin yeteneklerinden oldukça etkilenen Yüzbaşı Mustafa Efendi onu benzersiz kılmak için adına “Bilgi ve erdem bakımından olgunluk ve eksiksizlik” anlamına gelen Kemal ismini ekledi. Genç Mustafa, o günden sonra Mustafa Kemal olmuştu. Atatürk, Selanik Askeri Rüştiyesi’ndeyken, matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Efendi’nin mazereti olduğu zamanlarda, onun yerine birçok kez dersi vermekle görevlendirilmişti. Zira büyük önder, bununla ilgili olarak daha sonra şunları söyleyecekti;

Rüştiyede en çok matematiğe merak sardım. Az zamanda bize bu dersi veren öğretmen kadar belki de daha fazla bilgi edindim. Derslerin üstündeki sorularla uğraşıyordum, yazılı sorular düzenliyordum. Matematik öğretmeni de yazılı olarak cevap veriyordu.

Harp Okulu:
Burada zekası ve yetenekleri ile kendini kanıtladı. İnkilapçı bir subay olduğu anlaşıldı. Harp Okulu eğitimi ve öğrenimi dönemi, Mustafa Kemal'in hem vatan, millet, Türklük fikirlerinin olgunlaşmasında, hem de Batıya dönük "çağdaşlaşma" düşüncelerinin gelişmesinde önemli bir dönem olmuştur. Ayrıca bu fikirlerini arkadaşlarına da anlatması, okula bu fikirleri yaymak için bir gazete çıkarma girişiminde bulunması, onun daha o dönemde liderlik özelliklerinin gelişmeye başladığını da göstermektedir. O, yine bu dönemde özellikle ilk sınıfta İstanbul'un sosyal hayatı içinde kendisini bulmuş görünmektedir. "İçki" ve "dans" konusunda da bazı ilk deneyimlerin burada yaşandığı bilinmektedir.





Çevrimdışı Uyanan Gençlik

  • ******
  • Join Date: Kas 2010
  • Yer: HATAY
  • 7462
  • +547/-0
  • Cinsiyet: Bay
Sayfa 14:

1.)  Mustafa Kemal Çanakkale savaşında askerlere savaşmayı değil, ölmeyi emrederek, onların vatan uğruna savaşmasını sağladı. Düşman birliklerini geriye attı. 

2.) Atatürk'ün askeri dehasını göstermektedir.

Sayfa 15:
Mustafa Kemal'in Askerlik hayatı:

Şam 5. Ordu
İstanbul hareket Ordusu
Topruk ve derne mücadelesi
Sofya Ateşeliği
19. Tümen
Kurtuluş Savaşı
Büyük Taarruz

31 Mart Olayı: Haraket ordusu istanbuldaki ayaklanmayı bastırarak düzeni sağladı
Çanakkale Cephesi:57. Alay'da yüzbaşı iken Albay rütbesine yükseldi ve çeşitli madalyalar verildi.
Gelibolu Kara Savşları: Arıburnu, Conbayırı ve Anafartalar'da büyük başarılan kaznmıştır.
Trablusgarp: Mustafa Kemal 1912 de italyanlara karşı, Derne ve Tobruk'taı büyük mücadele verdi.
Sakarya Meydan Savaşı: Meydan muharebesini kazanmıştır

En önemli olay:
Kurtuluş Savaşı: kurtuluş savaşını başlatıp Türk millletini zafere ulaştırmıştır. Büyük tarruz ile yurdumuzu düşmanlardan temizledi.

Sayfa 16:
1.) Ordu ile millet beraber olmalıydı. Bunun için rütbesinden faydalanarak Anadoluya geçmiştir.

2.) Terhisi derhal durdurarak, millette milli duyguları uyandırıp vatanı düşmandan temizlemek.

3.) İç asayişi sağlamak, halkın elindeki silah ve cephaneyi toplamak, milli uyanışı engellemek amacıyla yollandı.

4.) Kendi amacı doğrultusunda milli uyanışı sağladı.

Sayfa 17:
Mustafa Kemal Atatürk’ün Yaşamındaki Dört Önemli Şehir
Selanik:
Mustafa Kemal’in doğduğu ve öğrenim hayatına başladığı yer. Burada Mahalle mektebi ve Şemsi Efendi mektebine gitti. Mustafa Kemal’in 1907 yılında askeri görevle geldiği Selanik’te, gizli bir cemiyet olarak kurulan İttihat ve Terakki Cemiyeti de faaliyet halinde idi. Mustafa Kemal de bu cemiyete katıldı.

Manastır:
Mustafa Kemal Manastır’a askeri idadide öğrenim görmek üzere geldi. Konsolosluklar ve ticaret şehri Manastır, o dönemde aralarında çekişme olan çeşitli din ve milliyetten insanları barındırıyordu. Sırbistan, Bulgaristan ve Yunanistan kendi kiliseleri aracılıyla bölgeye hakim olmak istiyordu.

İdadi sıralarındaki Mustafa Kemal’in fikir hayatına bu bölgenin durumu ve okul çevresinin katkısı da yadsınamaz. Burada Vatan ve Hürriyet Şairi Namık Kemal’i ve eserlerinde Türkçülüğü ön plana çıkaran Mehmet Emin Yurdakul’u tanıdı. Bu dönemde Türk kültür ve tarihi ile okuduğu eserler sayesinde Mustafa Kemal’in fikir hayatı şekillendi. Özellikle tarih bilinci bu dönemde oluşmaya başladı. Bu bilincin gelişmesindeki en önemli rol Tarih Öğretmeni Kolağası Mehmet Tevfik Bey’e aitti.

Mustafa Kemal, bazı Fransız düşünürlerin eserleriyle de tanıştı. Bu düşünürlerin fikirleri üzerinde de arkadaşları ile uzun soluklu tartışmalar yaptı. Bu yıllarda Mustafa Kemal’i en çok etkileyen olay 1897 Türk – Yunan Savaşı oldu. Bu savaşta Türk ordusu savaş meydanında kazanmasına rağmen masa başında istediğini alamamıştı. Öğrenin gördüğü o yıllar içinde yabancı devletlerin Manastır’daki müdahaleleri Mustafa Kemal’in kafasında Türklerin geleceği ile ilgili ilk soru işaretlerini uyandırdı.

Sofya:
Balkan Savaşları sonunda Osmanlı hükümeti tamamen İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kontrolüne geçti. Bu sırada Mustafa Kemal Sofya askeri ateşeliğine görevlendirildi.

O günlerde Sofya’da sosyal hayat çok canlıydı. Üst düzey yetkilerin katıldığı danslı, yemekli toplantılarda Mustafa Kemal, Avrupa devletlerinin temsilcileri ile doğrudan görüşme ve fikirlerini paylaşma imkânı buldu. Bulgaristan’da kalan Türklerle yakın ilişki kurdu ve Türklerin yaşadıkları yerleri ziyaret etti. Bulgaristan’da Türkçe yayınlanan gazetelerle irtibat kurarak bölgedeki sosyal ve siyasi haklarının yükseltilmesi çalışmalarına katıldı. Bulgar meclisinin toplantılarını takip etti. Mustafa Kemal, o dönemde gözlemlerinin yer aldığı bu raporlarına kendi analizlerini de ekleyerek bunları Osmanlı Devleti’nin yetkilileri ile paylaşmıştır.

İstanbul:
Mustafa Kemal’in Osmanlı Devleti’nin başkentine ilk gelişi eğitim amaçlıdır (Harp Akademisi). Daha sonraki yıllarda görevi gereği İstanbul’da ikamet etmiştir. Başkent devletin kalbinin attığı yerdir ve burada siyasi faaliyetleri yakından takip etmek mümkündür. Mustafa Kemal’in İstanbul’da bulunduğu Beyoğlu (Pera) ve Galata civarı, şehrin Batı’ya açılan yüzüydü. Burası Avrupa elçiliklerinin yoğun olduğu bir semtti. Hemen her gün tiyatro, konser, davet, balo gibi sosyal faaliyetler düzenleniyordu. Bu dönemde Avrupa’da olan her şey Beyoğlu’na yansıyordu. Galata’da basımevleri, bankerler, doktorlar ve avukatlara ait çok sayıda iş yeri bulunuyordu. Günlük Fransızca gazeteler Avrupa’dan bilgi akışını sağlayan önemli kaynaklardı.

Mustafa Kemal, okul yıllarında arkadaşlarına konferans niteliğinde konuşmalar yaparken sonraki yıllarda da İstanbul’da evinde arkadaşları ile toplantılar düzenlemiş, ülke sorunlarını tartışmıştır. Ayrıca o yıllarda arkadaşları ile dergi ve gazeteler hazırlamıştır.

Öğrenim hayatı boyunca okuduğu eserler Mustafa Kemal’e gerçekçi, akılcı ve bilimsel bir düşünce yapısı kazandırmıştır. Bu sayede yaşamının her döneminde Mustafa Kemal olaylara aklın ve bilimin ışığında yaklaşmıştır. Onun düşünceleri, ileride gerçekleştireceği ilke ve inkılapların da temel dayanağını oluşturmuştur.

Çevrimdışı Uyanan Gençlik

  • ******
  • Join Date: Kas 2010
  • Yer: HATAY
  • 7462
  • +547/-0
  • Cinsiyet: Bay
Sayfa 20:
Birinci Dünya Savaşı'nın nedenleri:
- Ham Madde ve sömürge arayışı.
- İngiltere ve Almanya arasındaki ekonomik rekabet.
- Silahlanma yarışının hızlanması.
- Fransız ihtilalinin getirdiği milliyetçilik akımının etkisi.
- Fransızların alsos-loren bölgesini Almanlardan geri almak istemesi.
- Devletlerarası bloklaşma.
- Avusturya’nın ve Rusya’nın balkanlar üzerindeki çıkar çatışmaları.
- Siyasi birliğini geç tamamlayan Almanya ve İtalya’nın siyasi dengeleri değiştirmesi.

2.) Katılan devletler ve gruplar:
ittifak Devletleri:
Almanya, Avusturya-Macar imparatorluğu, İtalya (1915'e kadar), Bulgaristan, Osmanlı devleti

İtilaf Devletleri:
Fransa, İngiltere, Rusya, İtalya (1915'ten sonra), Sırbistan, Japonya, Romanya, Portekiz, ABD, Brezilya, Yunanistan

3.) Yunanistan

4.) Fransa ise Balkan Savaşı'yla güçsüzlüğü iyice ortaya çıkan ve çıkacak bir savaşta paylaşılması söz konusu olabilecek Osmanlı devletini yanlarına almak istemiyorlardı. Ayrıca Boğazlar üzerinde tarihi emelleri olan Rusya'yı da kızdırmak istemiyorlardı. İtilaf Devletleri bu nedenlerle Osmanlı Devleti'nin savaşta tarafsız kalmasını istiyorlardı. Hatta Osmanlı Devleti'nin savaşa girmemesi karşılığında kapitülasyonların kaldırılmasını kabul edebileceklerini bildirdiler.

5.)
Osmanlı Devleti'nin Almanya Yanında Savaşa Katılmasının Nedenleri:
1. Osmanlı Devleti'nin diplomatik yalnızlıktan kurtulmak istemesi,
2. Osmanlı yönetimini elinde bulunduran ittihat ve Terakki Partisi yöneticilerinin Almanların savaşı kazanacağına inanmaları,
3. Almanların da desteği ile yakın zamanda kaybedilen yerleri (Kıbrıs, Mısır, Trablusgarp vb.) geri alma düşüncesi,
4. Almanya desteği ile Rusların Boğazlar üzerindeki isteklerini engelleme isteği.
Almanların Osmanlı Devleti'ni Savaşa Katmak istemesinin Nedenleri:
1. .Osmanlı Devleti savaşa girerse savaşın daha geniş alana yayılacak olması. Rusya'nın Osmanlı Devleti ile savaşmak zorunda kalması ile kuvvetlerinin bir kısmını Osmanlı Devleti için de ayıracak olması, Böylece Almanların Avrupa'daki savaş yükünün hafifleyecek olması,
2. İngiltere ve Fransa'nın Boğazlar yoluyla Rusya ile bağlantısının kopacak olması,
3. Almanların Osmanlı Devletinin ham madde ve insan gücünden yararlanma düşüncesi,
4. Osmanlı Devleti Süveyş Kanalı'nı ele geçirebilirse İngiltere'nin Uzak Doğu'daki sömürgeleriyle bağlantılarının kopacak olması,
5. Osmanlı halifesinin dini gücünü kullanarak İtilaf Devletlerinin sömürgelerindeki Müslümanları ayaklandırma düşüncesi.

6.) Osmanlını savaştığı cepheler:

İlk savaşılan cephe  Mustafa Kemal'in savaştığı cephedir.
Çanakkale Cephesi (1915):
itilâf Devletleri boğazlardan geçerek (Osmanlı'ya son verip) Rusya'ya gerekli yardımı göndermek istediler. Mustafa Kemal'in "Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum." emri verdiği savaştır. Sonucunda; savaş uzadı, Rusya'da ihtilâl oldu ve savaştan çekildi. Mustafa Kemal'in Milli Mücadele lideri olmasına zemin hazırladı. Bulgaristan İttifak devletleri tarafına katıldı.

Irak Cephesi:
İngilizler bölge petrollerini ele geçirmek ve müttefikleri Rusya'ya yardım etkmek amacıyla açmışlardır. İngilizlerle birleşen Araplar yüzünden yenildik. Mondros Ateşkes Antlaşması ile cephe kapandı.

Suriye - Filistin Cephesi:
Alman Generali Von Sanders'in yerine Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları komutanlığına atandı ve orduyu imha edilmeden Halep'in kuzeyine çekti. En son kapanan cephedir.

Hicaz-Yemen Cephesi:
İngilizler, Araplar'ı kışkırtarak toprakların büyük bir kısmını ele geçirdi.
Kanal Cephesi: Almanlar, İngilizlerin sömürgelerine giden yolları engellemeleri için, Osmanlılarla açtırmışlardır. Bugün kü Mısır topraklarında savaşılmıştır.

Galiçya - Makedonya Cephesi:
Osmanlı'nın kendi sınırları olmadığı halde Alman müttefikine yardım amacıyla savaştığı cephedir.
Savaşın sona ermesi; ABD'nin İtilâf Devletlerine silâh satması ve Almanya'nın ABD'nin savaş ve ticaret gemilerini batırması üzerine savaşa girince dengeler altüst oldu ve müttefikler yenildi.
Önce Bulgaristan, sonra Mondros Ateşkes Antlaşmasıyla Osmanlı, sonra Avusturya- Macaristan, son olarak Almanya savaştan çekildi.

Kafkasya Cephesi (1914):
Enver Paşanın Kafkasya'dan Orta Asya Türkleri'ne ulaşarak Ruslar'ı durdurmak istemesi yani Turan ideali sonucunda; soğuk, açlık ve hastalıktan binlerce askerimiz Sarıkamışta ölmüştür. Rusya'da ihtilal çıkmasıyla bu cephe kapandı.