Hz. Muhammed (s.a.v.)'in Mucizesi: Hasta ve Yaralıların Şifa Bulmaları

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11656
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Peygamber Efendimiz'im (sallallâhu aleyhi ve sellem) mübarek eli, tükürüğü  ve  nefesiyle birçok hasta ve yaralılar şifa bulmuştur.

Hayber'de Hazreti Ali'nin (radiyallâhu anh) Gözünün Şifa bulması

Buhârî ve Müslim'in naklettiğine göre, Hayber'de Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem):
"Ali b. Ebî Talib nerede?" diye sordu. Ashab:
-Yâ ResûlAllah! O gözlerinden rahatsızdır, dediler.
"Hemen ona haber gönderin." buyurdu. Ashab hemen Hz. Ali'yi getirdiler. Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) mübarek tükrüğünü onun gözlerine sürdü ve kendisine dua etti. Hz. Ali, derhal iyileşti. Hatta hiç ağrısı yokmuş gibi oldu...[1]

Âmâ Sahabîye Dua

Osman ibn-i Huneyf anlatıyor:
Resûlullah'a (sallallâhu aleyhi ve sellem) âmâ bir adam geldi.
"Yâ NebiyyAllah! Allah'a gözlerimi açması için dua eder misiniz?" dedi. Resûlullah da:
- "Dilersen senin için bu duayı erteleyeyim; o ahirette senin için daha faziletlidir; ama istersen dua edeyim." Âmâ:
-Allah'a dua edin, dedi. Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) güzelce abdest alıp iki rekât namaz kıldıktan sonra, ona öğreteceği duayı okumasını emretti. Âmâ, Resûlullah'ın emrini aynen tatbik etti ve iyileşti.[2]

Hayberde Alınan Yara

Yezîd İbnu Ebi Ubeyd anlatıyor: "Ben, Seleme İbnu'l-Ekva' radıyAllahu anh'ın bacağında bir darbe izi gördüm.

"Bu da ne?" diye sordum. Şu açıklamayı yaptı.

"Bana Hayber günü isabet etmişti. Halk: "Seleme isabet aldı" diye bağırdı. Sonra Resûlullah'a götürüldüm. O yara üzerine üç kere nefes etti. Şu ana kadar hiç acı duymadım!"[3]

[1] Buhârî, cihâd 102, 143, fezâilü ashâb 9, meğâzî 38; Müslim, fezâilü’s-sahâbe 34.
[2] Tirmizî, daavât 119; İbn Mâce, ikâme 189; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 4/138.
[3] Buharî, Mağâzî: 38 (Yezîd ibni Ubeyd’den); Ebû Dâvûd, Tıb: 19; Es-Sâ’âtî, el-Fethü’r-Rabbânî Şerh-i Müsned, 22/259.