Antika - Ansiklopedik Bilgi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11656
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Antika - Ansiklopedik Bilgi
« : 12 Mart 2014, 11:12:48 »
Alm. Antiquität (f), Fr. Antiquite, İng. Antique.

Eski zamanlardan kalma, tarihi değeri olan ve nadir bulunan eşya.

Antika, İtalyanca bir kelimedir. Osmanlılarda antika yerine “Giranbaha tuhaf tefarik” (Pahası ağır, az bulunur, hoşa giden mümtaz eşya) tabiri kullanılırdı. On dokuzuncu yüzyıldan itibaren dilimizde kullanılmaya başlandı ve sonra da yerleşti.

Antika, maddi değeri olan eski eşya demektir. Bir eşyanın ya da sanat yapıtının "antika" sayılabilmesi için yaşlı olmasının yanında az bulunur özellikte olması gerekir. Ne var ki her eski eşya da antika sayılmaz.

Antikalar ünlü bir kişiye ya da belli bir tarihsel döneme ait olabilir. Yalnızca iyi korunmuş eşyalar da zamanla antika değeri kazabilir. Bunlar resim ya da heykel gibi sanat yapıtları, mobilya ya da kap kacak gibi ev eşyaları olabilir. Bazı insanlar yalnızca güzel buldukları, bazıları ise sonradan değerleneceğini bildikleri için koleksiyonlar oluştururlar. Aradan uzun zamanın geçmesiyle bu koleksiyonun parçaları birer antika özelliği kazanır. Antikalar ender bulundukları için değerlidir.

Tarih boyunca kurulan devletlerin ata yadigarlarını muhafaza etmeleri, saklamaları, antikaya duyulan önemi arttırmıştır. Ayrıca bazı insanlarda eski eserlere karşı aşırı merak vardır. Bunların neticesinde paha biçilmez antika kolleksiyonları meydana gelmiştir. Devletlerin yıkılması, yangın, sel, deprem gibi felaketler, bunlardan pek çoğunun harab olmasına sebeb olmuştur. Bir de kıymetini bilmiyen, ata yadigarının ehemmiyetini anlamıyan mirasçıların eline düşenler tamamen elden çıkmıştır.

Osmanlı Devletinin kuruluşundan yıkılışına kadar muhafaza edilebilen eserler, müzelerimizde saklanmaktadır. Bunların hepsi birer tarihtir. Kazılarda çıkan pek çok eşya, kıymetini bilemediğimiz için veya çalınarak yurt dışına kaçırılmaktadır. Pekçok eserimiz bu sebeplerden dünya devletlerinin müzelerini süslemektedir.

Günümüzde hemen hemen her devlet antika eserlerin memleket sınırları dışına çıkarılmasını yasaklamıştır. Devletler, antika eşyalarla müzeler kurup geliştirerek turizmini geliştirmek için uğraşmaktadır.

İslam, Türk, ilkçağ ve Osmanlı eserleri sayesinde yurdumuz, dünyanın en zengin antika kolleksiyonlarına sahip ülkesidir.

Antika toplayan, satın alan ve satan, yani ticaretini yapan kişilere antikacı denir. Antikacılar; tarih, sanat tarihi, arkeoloji gibi ilimlerde bilgileri olan kimselerdir. Türkiye’de 19. yüzyılda antikacılık müstakil meslek haline geldi. Daha önceleri müstakil olmamakla beraber, çeşitli eşyanın ticaretini yapan kişiler tarafından alınıp satılırdı. Bilhassa, Kapalıçarşı İç Bedesten esnafı, bu işle meşgul olurdu. Halen İç Bedesten’de antika eşyalar satılmaktadır.

Antika eşyanın değeri, tarihi olması kadar aid olduğu dönemin sanatını yansıtmasıyla da ilgilidir. Bu bakımdan yüksek bedellerle alınıp satılmaları bu piyasayı oldukça genişletmiştir. Günümüzde milletlerarası çapta faaliyet gösteren müzayede firmaları rekor sayılacak değerde antika eşya satışları yapmaktadır.

Değerlerini ancak uzmanların ve piyasanın tayin etmesi sebebiyle antika, kişiler ve hatta şirketler için bir yatırım aracı haline gelmiştir. Zaman zaman antika eşya alım-satımı ile uluslararası finans hareketleri hakkında iddialar ortaya atılmaktadır. Bu iddialar, müzayede firmalarının daha da şöhret kazanmasına yardımcı olmaktadır.