Ozon tabakası daha ince olsaydı, zararlı ultraviyole ışınları yeryüzüne rahatlıkla gelebilirdi.
Ozon Tabakası Daha Kalın Olsaydı, Güneşten Gelen Işınlar Yeryüzüne Ulaşamazdı, Bu Yüzden De Yeryüzünün Isısı Düşerdi.
Atmosfer tabakası daha ince olsaydı, Dünya'daki tüm canlılar ve cansızlara belli bir zarar olurdu. Mesela zararlı Güneş Işınları insanların cildine çok zarar verirdi ve kısa sürede kutuplar erir ve rakımı düşük olan birçok yer sular altında kalırdı.Karada bu kadar çok canlı çeşitliliği olmazdı, çoğunluk deniz hayvanları olurdu.Bir süre sonra zaten o sular da buharlaşır ve Dünya İklimi genel olarak bozulurdu. Yani tüm yaşam yok olabilirdi.
- Ozon bizim bildiğimiz oksijen atomundan üç tanesinin kardeşliğidir. Bunların bir araya gelmesindeki temel amaç ve yarar yeryüzünde yaşayan insanlar,hayvanlar, bitkiler ve mikroorganizmaların hayatlarını sağlıklı bir şekilde sürdürmelerini sağlamaktır.
- Ozon normalde canlılar için çok zehirli ve özellikle solunduğunda solunum sistemini feci şekilde tahrip edecek kötü kokulu bir gazdır. Sanki ozon tabakası, sırf bunu biliyormuş gibi Everest'ten dahi, yaklaşık 10 km.yükseğe konumlanmıştır. Böylelikle canlılara zarar vermek bir yana onlara hayat devamlılığı sağlamak için adeta özel olarak oraya oturtulmuştur.
- Ozon tabakası özellikle güneşten gelen tehlikeli ışınlar olan ultraviyole(morötesi) ışınlara karşı bizi koruyan gaz katmanıdır.Ultraviyole ışınları yüksek enerjili, canlı dokularını tahrip eden, mutasyonlara sebep olan; gözden karaciğere çoğu organın baş belası ışınlardır…
- Güneş yanıklarının en bariz sebebi de bunlardır.
- Hayretler içinde Güneş tutulmasını izlerken bu zevkin önüne, bir filtrenin geçip zavkimizi engellemesini istemeyiz. Ancak yıllar sonra yada birkaç dakika içerisinde gözlerimizde bir anormalliğin olduğunu hisseder ; ve ne yazık ki bu, bazen bizi körlüğe kadar götürebilir. Nedir bu güzel eğlenceyi harap edecek etken? İşte o tek etken, ozonun engellemekle görevli olduğu ultraviyole ışınlardır.