Türk roman, hikâye ve oyun yazarı.
1895 yılında İstanbul’da doğdu. Öğrenimine özel dersler alarak başladı.
Beşiktaş’taki Âfitab-ı Maarif Rüşdiyesinden mezun oldu. Bir müddet Galatasaray Mekteb-i Sultanîsine devam ettiyse de bitiremedi. Daha çok kendi kendisini yetiştirdi. Birinci Dünyâ Harbi sırasında yurt dışına çıktı (1915) ve Cumhûriyetin îlânından sonra (1928) geriye döndü. Bu yıllar arasında Tiflis, Berlin, Pâris, Viyana, Roma ve Kopenhag gibi Doğu ve Batı şehirlerinde yaşadı.
Örik özellikle tarihe çok düşkündür. Tarihi anlatırken yalı, konak betimlemelerini ve kadın karakterini çok başarılı yansıtmıştır. Tarihe bu kadar bağlı kalması ve zaman zaman övercesine betimlemesi, Örik'in Osmanlı geçmişini geride bırakmaya çalışan bir toplum tarafından ve bu toplumun edebiyatçıları tarafından geri planda kalmasına neden olur. Bunda kendisinin eşcinselliği de etkilidir. Yusuf Ziya Ortaç kendisi hakkında "Kırıtarak gelirken uzaktan Nahid Sırrı / Sanırım pantolonlu ceketli bir kız gelir" diye yazmıştır.
1928’de yurda geldikten sonra Cumhûriyet Gazetesi’nde yazarlık ve Millî Eğitim Bakanlığında tercümanlık yaptı. 18 Ocak 1960 târihinde öldü.
Eserleri:
Hikaye Kitapları
Kırmızı ve Siyah (1929)
San'atkârlar (1932)
Eski Resimler (1933)
Eve Düşen Yıldırım (1934)
Romanları
Kıskanmak (1946)
Sultan Hamid Düşerken (1947)
Yıldız Olmak Kolay Mı? (2006)
Tersine Giden Yol
Oyunlar
Sönmeyen Ateş (1933)
Muharrir (1934)
Alınyazısı (1952)
İnceleme
Edebiyat ve Sanat Bahisleri (1932)
Tarihi Çehreler Etrafında (1933)
Roman ve Hikaye Hakkında Bir Kalem Denemesi (1933)
Hayat ile Kitaplar (1956)
Gezi Notları
Anadolu (1939)
Bir Edirne Seyahatnamesi (1941)
Kayseri-Kırşehir-Kastamonu. (1955)
Hatıraları
Eski Zaman Kadınları Arasında (1958)