1955 senesi Eylülünde Yunanistan’ı protesto etmek için tertiplenen gösteriler sırasında Rum yurttaşlara saldırılar şeklinde ortaya çıkan olaylar.
Kıbrıs meselesinin milletlerarası alanda yeniden gündeme gelmesi Türk kamuoyunu tedirgin etti. Yunanlılara karşı tepkiler arttı. Altı Eylül günü Selanik’te Atatürk’ün evinin bombalandığı haberi bütün yurtta yayıldı. Bu haber üzerine İstanbul’un çeşitli semtlerinde toplanan kalabalıklar Yunanistan’a karşı protesto gösterilerine başladılar. Protesto gösterileri kısa zamanda azınlıkların, özellikle Rumların ev ve işyerlerine yönelik saldırı ve yağmalama şekline dönüştü. Gelişen olaylar daha sonra kilise ve mezarlıkları da hedef aldı. Aynı anda İzmir’de ve Ankara’da da olaylar çıktı. İzmir’deki Yunan konsolosluğu yakılmaya çalışıldı. Olayların bastırılması için polis müdahalede bulundu. Fakat başarılı olamayınca askeri birlikler duruma müdahale etti. Olaylar neticesinde beş bin kadar ev ve iş yeri tahrip edildi. Binlerce kişi gözaltına alındı. Bunların büyük bölümü daha sonra serbest bırakıldı. Bir kısmı ise askeri mahkemelerde yargılandı. Hükümet önce İstanbul ve İzmir’de, ardından Ankara’da sıkıyönetim ilan etti. İçişleri Bakanı Namık Gedik vazifesinden istifa etti. Muhalefet, can ve mal güvenliği kalmadığı gerekçesiyle hükümeti sert bir dille tenkid etti.
27 Mayıs 1960 ihtilali sırasında Yassıada yargılamalarında olaylardan sorumlu olduğu iddia edilen Demokrat Partililer yargılanarak çeşitli cezalara çarptırıldılar.