Ava Giden Avlanır
Eski zamanlarda para bugünkü kadar fazla kullanılmıyor, ekonomiyi daha çok altın ve gümüş yönlendiriyormuş.
O günlerde yaşlı bir adam, gözüne kestirdiği bir kuyumcu dükkanına girdi ve elindeki zarfı uzatıp; “Oğlumdan mektup gelmiş” dedi. “ Galiba içinde de para var. Gözlerim iyi görmüyor, benim için bu mektubu okur musun?”
Kuyumcu zarfı açtı ve içinden çıkan bir miktar gümüşü kenara koyup mektubu okumaya başladı. Mektubun sonunda şöyle yazıyordu;” Babacığım ihtiyaçların için sana on miskal para gönderiyorum...”
İhtiyar buna çok sevindi. Kuyumcuya; “Efendim!” dedi. “Bu on miskal gümüşü bana bozar mısın? “
Kuyumcu teraziye koyduğu gümüşün 11.3 miskal geldiğini görünce içinden; “İhtiyar gümüşü on miskal olarak biliyor.” Dedi. “Belki de oğlu, göndermeden önce yanlış tarttı. Fazla olan kısmı söylememe hiç gerek yok...”
On miskal gümüşün ederi olan parayı ihtiyara verdi. İyi bir kazanç sağladığı için keyifle elindeki gümüşlere bakan kuyumcu, birden bir şey fark etmiş olmanın telaşı ile gümüşleri kazımaya başladı. Bir de ne görsün.. Satın aldığı şeyler gümüş ile kaplanmış kurşundan başka bir şey değil.. Hemen dışarı fırladı. Yanına iki zaptiye alarak adamı aramaya koyuldu. İhtiyar adamı bir yerde arkadaşlarıyla eğleniyor halde buldular. Kuyumcu; “Seni gidi ihtiyar düzenbaz seni..” diyerek saldırınca zaptiyeler; “sen dur hele!” dediler. “Biz şimdi hesabını sorarız ondan.”
Zaptiyeler tarafından da iyice hırpalanan ihtiyar; “Ben oğlumdan gelen on miskal gümüşü bozdurdum.” Dedi. “Onda katiyen kurşun filan yoktu. Eğer sahte gümüş bozdurduğumu iddia ediyorsa, on miskal gümüşümü geri versin.”
Kuyumcu;”İşte”dedi.”Bana verdiği sahte gümüşler.”
İhtiyar adam gülerek;”Hııh..” dedi.”Bunlar benim verdiğim gümüşler değil ki. Ben tamı tamına on miskal gümüş verdim. Bunlar hiç de on miskal geleceğe benzemiyor. İsterseniz tartın.”
Hemen bir terazi bulup tartınca gördüler ki gümüşler 11.3 miskal geliyor. Zaptiyeler de dahil orada bulunan herkes kuyumcuya doğru sert ve sinirlice bakıp aynı şeyi söylüyordu;” Utanmaz adam. Aklı sıra şu zavallı ihtiyarı aldatacak. Şimdi hapse gir de bunun cezasını bir güzel çek.” dediler......