Hiçbir çocuk kitap çocuğu değildir. Yani kitaplarda anlatılanlar her çocuk için yüzde yüz doğrudur anlamı çıkarılmamalıdır. Ama genel bilgilerin bilinmesi her çocuğun ayrı kişiliğini çözme anlamında büyük yarar sağlar. Her çocuğun ayrı bir dünya olduğunu unutmamak gerekir.
Büyük çocuk
Eve ilk gelen ve anne babaya ilk ebeveynlik duygularını yaşatan çocuktur. Doğumla birlikte tahtına kurulur ve başlangıçta tek olmanın huzurunu yaşar. Bu keyifli süreç ikinci çocuğun doğumuna kadar sürer. Kardeş ile birlikte birtakım sorumluluklar üstlenmesi beklenir. Artık ağabey veya abla olmuştur. Ve kendisinden adeta çocuk olduğunu unutması isteniyordur... Artık birtakım çocuksu hareketleri eskiye kıyasla daha sık eleştirilmeye başlanmıştır. Kimi zaman ikinci çocukla gerilim yaşayan çocuk, üçüncü çocuğun dünyaya gelmesi ile rahatlayabilir. Çünkü hem yaşça daha büyümüş ve olgunlaşmıştır, hem kardeş kavramına alışmıştır ve hem de artık evin en büyük çocuğu olması nedeniyle ebeveynine kendini daha yakın hisseder.
Ebeveynin yapması gereken:
Kardeş kıskançlığı sendromlarına gerekirse uzman desteği alarak yapıcı davranmalıdır. Bununla birlikte özelikle küçük yaşlarda abla-ağabey olan çocuğa bu şekilde hitap etmemeli, küçük olduğu ve birtakım çocuksu coşkunluklara aynı oranda ihtiyacının olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca büyük çocuğun küçük çocuk veya çocukların gölgesi altında kalıp pasifize olması engellenmelidir.
Ortanca çocuk
Ortanca çocuk adeta büyük ve küçük çocuk veya çocuklar arasında sıkışmış gibidir. Kendisini büyüğün ve küçüğün hak ve ayrıcalıklarından yoksun gibi hisseder. “O senin büyüğün, saygılı ol” veya “Kardeşin daha küçük idare etmelisin” tarzı yaklaşımlar nedeni ile adeta kendisini ifade edemediğini düşünür. O ne büyüktür ne küçük. Bu nedenle aile içindeki konumunu bulmak için çok fazla çaba harcar. Ortanca çocuğun yaşadığı bu psikoloji çoğu zaman aile içinde en aktif ve başarılı üye olmasına sebebiyet verir. Yani bu çaba çocuğun lehine sonuçlanabilir. Ortanca çocuk ailenin tek erkek çocuğu veya tek kız çocuğu ise ortanca çocuk psikolojisini muhtemelen yaşamaz.
Çok kalabalık ailelerde de ortanca çocuk konumunda çocuk yoktur. Yaşanan problemler bireysel niteliktedir.
Ebeveynin yapması gereken:
Ortanca çocuk olmak çocuğun psikolojisini başlangıçta negatif etkilese bile ilerleyen yıllarda bunun çocukta olumlu yansımalara sebebiyet verdiği görülür. Fakat çocukluk döneminde ortanca çocuk çok yıpranabilir. Ebeveyn özellikle çocukluk ve gençlik döneminde çocuğunun arada kalmış olma psikolojisini anlamalı yıpranmasına izin vermeyecek şekilde yaklaşımlar sergilemelidir. Onun konumu ev içinde belirlenmeli, yeter derecede onore edilmelidir.
Küçük çocuk
Ebeveyn tarafından büyüdüğü fark edilmeyen, hep küçükmüş gibi değerlendirilen çocuktur. Genellikle büyüdüklerini ispat etme çabasıyla hareket ederler. Evde genellikle ayak işleri hep kendilerine yaptırılan, ama yaptıkları bu nevi işler iş kategorisinde ele alınmayan çocuklardır. Hep küçük olarak algılandıkları için ebeveynleri tarafından hep işleri kolaylaştırılmaya çalışılan ve bu sebeple yaşayarak öğrenme imkânları olmayan çocuklardır.
Ebeveynin yapması gereken:
Çocuğa yaş dönemi dikkate alınarak yaklaşılmalı ve büyüdüğü fark edilmelidir. Ebeveyn küçük çocuğuna da taşıyabileceği sorumluluklar yüklemelidir.
Tek çocuk
Bu çocuklar akranlarından ziyade büyükler ile diyalog halindedirler. Genellikle evin nazlı bebeği pozisyonunda olan, isteklerine çok rahatlıkla ulaşan çocuklardır. Bu çocukların akranlarının bulunduğu mekânlara sık sık götürülmeleri, okul öncesi eğitim kurumlarına gönderilmeleri gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki; yaşanan özel bir durum yoksa tercih edilen çocuğa kardeş duygusunun yaşatılmasıdır.
YASEMİN YALÇIN AKTOSUN