Alm. Sack (m), Fr. Sac (m), İng. Sack.
Giyim eşyâsı buğday, un ve benzeri maddelerin nakli ve muhâfazası için kullanılan yün ve kıldan yapılmış eşyâ. Günümüzde naylon ve başka maddelerden yapılanlara da bu ad verilmektedir.
Çok eski zamanlardan beri çuvallar çeşitli şekillerde yapılmış ve kullanılmıştır. Bilhassa Anadolu’da yörükler arasında kullanılan, bulundukları yörenin özelliğini gösteren “ala çuval” denen nakışlı tipleri çok güzeldir. Gün geçtikçe azalan ve kısa zamanda ortadan kalkacak olan göçerlikle berâber bunlar da kaybolup gitmektedir.
Çuvallar gerek malzeme, gerekse kullanıldıkları yerlere göre iki grupta toplanırlar. Ala çuval: Ala, genel anlamda renkli mânâsında kullanılır. Yünden dokunmuş olup, renk ve nakış bakımından çok zengindirler. Giyecek ve bu tür eşyâlar için yapılırlar. Kıl çuval: Kıldan dokuma, hububat koymak için kullanılan çuvallardır. Çeşitli yörelerde yünden yapılan ve değişik isimlerle anılan çuvallar da vardır.
Ala çuvallar yörüklerin seyyar çulha dedikleri çadır tezgahlarında dokunur. Kıl çuvallar aynı tezgahlarda veya daha basit tezgahlarda dokunur. Tezgahlara; mutat, ip ağacı, ipacı gibi isimler verilmektedir.
Çuvallardaki nakışlar, ya yüzünde veya hem yüzünde hem de arkasında toplanmıştır. Yüzde olanlarda, nakışlar yatık geniş yollar içine sıralanmıştır. Bu çeşit çuvallar çoğunluktadır. Bunların arkası nakışsızdır. Bâzılarında boncuk ve püskül dizileri de görülür. İkinci gruptakiler de çuvalın önü ve arkası dikine bir su hâlinde nakışlıdır. Nakışlar yünden yapılan çuvallarda görülür.
Genel olarak bütün çuvallarda kolonlar vardır. Bunlar çuvalın deve havutuna veya merkebin semerine bağlanması içindir. Uçları püsküllü, kıldan ekseriya siyah beyaz renkli dokunarak yapılır. Seyrek de olsa başka renklerden de yapılanları vardır. Kolonlar dokuma veya üzerindeki nakışa göre ayrıca isim alırlar.
Çuvalların büyüklükleri yörelere göre değişmekte ise de genellikle standart olarak yapılmakta idi. Böylece içine konan hububatın bir ölçeği olmaktadır. Ekseri büyüklükleri bir deve yükü olarak hesaplanırdı. Yapılan tetkiklerde büyüklerin 5-6 kile (on teneke) hububat alacak şekilde yapıldıkları görülmüştür. Bunların en küçükleri 69x94 cm, en büyüğü ise 80x144 santimetredir.
Çuvallar gerek dokunuşları, gerek nakışları, gerekse kolonları ile Anadolu’nun göçebe hayâtını anlatan en güzel örnekleridir. Üzerlerindeki motifler, nakışlar, asırlar öncesi hayâtın, geleneğin örnekleridir. Özellik gösteren, sanat değeri olan ve her bakımdan görülüp incelenmeye değer sanat eserleridir.
Çuvallardan boy ve en bakımından büyük olan ve sâdece kıldan yapılan hararlar da vardır. Hararlar daha ziyâde gübre ve saman taşımakta kullanılır. Kolonları yoktur. (Bkz. Harar)