a ) Osmanlı Sadrazamı
b ) Selçuklu Beyi
c ) Cumhuriyet kurucu meclis üyesi
d ) Ses sanatçısı
CEVAP: Osmanlı Sadrazamı
Alemdar Mustafa Paşa (d. 1755, Hotin - ö. 14 Kasım 1808, İstanbul),
II. Mahmut saltanatında 18 Haziran 1808 - 15 Kasım 1808 tarihleri arasında üç ay on sekiz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.
Alemdar Mustafa Paşa 21 Temmuz 1808'de Rusçuk ayanı sıfatı ve yanında 15.000 askeriyle[kaynak belirtilmeli] IV. Mustafa'yı tahttan indirerek yerine tekrar III. Selim'i geçirmek için İstanbul'a gelerek Kabakçı Mustafa İsyanı elebaşlarını bertaraf etti. Olayları duyan Kabakçı Mustafa'nın adamları III. Selim'in odasına ulaştı ve o sırada ney çalmakta olan eski padişahı öldürüp cesedini Mustafa Paşa'ya gönderdiler.
Yaptıklarının boşa gittiğini düşünen Alemdar Mustafa Paşa'yı adamları şehzade Mahmut'u kurtarması yolunda uyardılar.Bu sırada IV.Mustafa'nın adamları çatıda saklanmakta olan Şehzade Mahmut'un odasına ulaşmıştı.Tam o sırada Alemdar Mustafa Paşa'nın adamları yetişti ve şehzadeyi kurtardı.
Alemdar Mustafa Paşa Şehzade Mahmut'u yeni padişah(II. Mahmut), kendisini ise onun sadrazamı ilan etti.
Alemdar Mustafa Paşa sadrazamlığında köklü reformlara gitmiş, merkezi otoriteyi kuvvetlendirmek için Anadolu'nun başıbozuk ayanlarıyla Sened-i İttifak anlaşmasını imzalamış, Nizam-ı Cedit ocağını Sekban-ı Cedid adında yeniden kurmuş, Kapıkulu ocaklarında asker olmayıp maaş alanları tespit etmiştir.
Alemdar Mustafa Paşa'nın sadrazamlık döneminde İstanbul'da barınan adamlarının yağmalara karışması, halka Kabakçı Mustafa isyancılarını aratır olması halk arasında huzursuzluk yaratmış, ona olan güveni sarsmıştı. Sened-i İttifak anlaşması ise II. Mahmut'a "padişahın otoritesinin kısıtlandığı" yönünde duyurulmuş, padişah Paşa'ya karşı kışkırtılmıştı.
Alemdar Mustafa Paşa'nın Yeniçeriler'in "kendilerine alternatif olduğu düşüncesiyle" karşı çıktığı Nizam-ı Cedit'i (Sekban-i Cedit olarak farklı isimle de olsa) yeniden kurması, bu kuruluşu kısmen finanse etmek niyetiyle "esame" denen, yeniçerilere mahsus eski ulufe cüzdanlarini rayic bedel vererek toplatıp yakılması ve Yeniçeri ocaklarında yolsuzluk tespiti yapmaya kalkışması onların da düşmanlığını kazanmasına yetmişti.[kaynak belirtilmeli]
Sonunda (15 Kasım - 18 Kasım 1808)'de ortaya çıkan Alemdar Vakası adı verilen yeniçeri isyanının ilk gününde isyanci Yeniçeriler Alemdar'ın kalmakta olduğu Bâbıâli'yi bastılar. Sekbanların karşı koyması üzerine de ateşe verdiler. Saraydan yardım gelmeyince umudunu yitiren Alemdar barut mahzenini ateşleyerek içeri girmeye çalışan 1000 yakın yeniçeriden 600 kadariyla birlikte öldü.[kaynak belirtilmeli]
Yeniçeriler yangından sonra onun ölüsünü bularak günlerce İstanbul'da dolaştırdılar; sonra parçalayıp Yedikule dışındaki bir kuyuya atmışlardır. Sonradan İstanbul'da Zeynep Sultan Camii avlusunda yapılmış bir türbeye gömülmüştür.
KAYNAK: Osmanlı Tarihi, Boyut Yayınları