Konu: Resullaha Mektup

[Sümeyye Sude]

   

RESULE MEKTUP
Ey alemlere Rahmet olarak gönderilen sevgili!

Ey kâinatın göz bebeği!

Ey varlık nuru Efendim! ggüüll

Bu mektup vesilesiyle sana hitap edebilmek ne güzel Yâ Resûl!

Sana sunabileceğim kelimeler muhabbetimi ifade edemez.

Sana verebileceğim avuç avuç göz yaşlarım var Yâ Resûl

Ey Nurdan Sevgili!

Tek tesellim tek ümidim, sana olan muhabbetim ve Salavatlarım.

Bu selamlarda;

Zerreler adedince, Salat-ü Selam olsun Sana Yâ Resûl!

Çiçekler yapraklar adedince, Salat-ü Selam olsun Sana Yâ Resûl!

Yıldızlar adedince, Salat-ü Selam olsun Sana Yâ Resûl!

Yağan yağmurlar adedince, Salat-ü Selam olsun Sana Yâ Resûl!

 ggüüll

Nurundan  yoksun karanlık gecelerimde  gözyaşlarıyla ellerimi açıp

Seni istiyorum Yâ Resûl

Anam,  babam Sana feda olsun, bu günahkar kul yoluna kurban olsun Yâ Resûl

Yüreğim , çorak bir toprak gibi, kızgın bir çöl gibi Sana susadı Yâ Resûl

Senin aşkına susadım, Aşkınla yandım Ya Resûl

Sen benim Sevgi yağmurumsun,

Aşkını yağmur gibi yüreğime yağdır Yâ Resûl

Sonsuza kadar sağanak aşkın yağsın kalbime

Sevgi yağmurlarınla,  binbir çeşit güller açtır gönlümde Yâ Resûl

Her bir güle Muhammed ismini vereyim.

Her birini ayrı ayrı koklayıp seveyim.

Ne olur Yâ ResulAllah

 Duy sesimi!...

Ya ResulAllah Aşkımı feryadımı duy ResûlAllah

 Duy  efendim.

Her bir güle Muhammed ismini vereyim.

Her birini ayrı ayrı koklayıp seveyim.

Kırmızı güllerle yüreğimin  tam ortasına Seni Seviyorum Yâ ResûlAllah yazayım.

Beyaz güllerle Ne olur Efendim...   Sen de beni Sev diye yazıp Sana yalvarayım...

 Ne olur Sen de beni Sev.

Şevkatli ve merhametli kollarına sar beni Yâ  Resullâllah

Sadece benim yüreğim değil, tüm yürekler Senin sevgi yağmuruna muhtaç...

Tüm Canlar Sana aşık...   Senin aşkınla pervane oldu canlar Ya ResulAllah

Küçük elleri büyük yürekleriyle ebabiller gibi, Sevgini gönder bize

Ey güller ülkesinin sultanı!...

Sevda ülkesinin şahı

Ey en büyük sevgilinin Sevgilisi

Sana aşkımı ilan ediyorum

Seni Seviyorum   ggüüll               

Seni Seviyorum Ya ResûllAllah

(Feyzullah Koç-ResûlAllah'a mektup'tan)


 

[busegül]

    ggüüll        çok güzel bir mektup                 bu    (+)  da benden sana       

[Sümeyye Sude]

 

Ya RasulAllah!  ggüüll
Hubeyb’in dar ağacındaki imanıyla selamlıyamıyorum seni,
Burukluğu içimi yakar…
Davana yüreğimi ve başımı koyarak ”güneşe ve aya” peşkeş çekemiyorum sen gibi,
Cesaretsizliğim benliğimi yııkar,
Asrın ebu cehillerinin kapısını defahatle çalamıyorum,evlerinden kovulmak pahasına Yesriblileri bulmaya ahdim varsa da adımım yok,
Bu donukluk ömre zarar!

Resulullah'a diye söze “bismillah”demek ,kaleme ve yüreğe ağır.. Herşey lisanınca Rabb’i zikrederken kurşunun zikri de kokusu ile mi oluyor?gariptir kurşun kokusu bir Allah yazınca nüksediyor,bir Resulullah…

!Ey mümtaz davanın,Rahman-Rahim her şeyin maliki olanın elçisi!Ne ağırdır yükün!Ne çetin mücadelelerin timsalisin sen!Ey Rasul!Sana bakınca kendime

bakasım gelmiyor.Hani ışığa bakınca,karanlıkta hep o ışık gelir ya insanın gözüne yani kamaşır ya gözler ve o zaman siyahın kasveti daha da korkutur ya insanı..bu nev'den olsa gerek Sana bakınca karanlıklarım zifir oluyor.Sendeki üstün ahlakı gördükçe,<<”aşağıların aşağısına yuvarlananlar”dan mıyım? >>diye beynimde şimşekler çakıyor..

Ümmetimin lideri!Araları açık,birbirini tekfir eden,fırka-i Naciye olmak adına 71 ile alay eden,kış uykusundan da beter gaflet uykusuna dalmış,kanayan yaralarını göremeyen ve artık hassasiyetini bitirmiş olan ümmetimin;halimizi görse Hz.Musa’nın Tur dönüşündeki haliyle hallenecek lideri!Biz seni kendimize
 ggüüll
örnek almayı bıraktıgımız günden bu yana bu hale geldik.kimimiz seni “Kur’anı bize getirdi ve öldü” şeklinde indirgemeye;kimimiz sakalından medet umacak derecede yükseltmeye çalıştık.ikisi arasında çok fark yoktu oysa ki,eklemek de çıkarmak da tahrifti!ve çok iyi biliyorduk ki; sen bunun ikisini de yasaklamıştın.
Tüm bunları neden yaptık bilmiyorum Ya RasulAllah,neden yaptık bilemiyorum

Hucurat süresinde “Allah’ın elçisi aranızdadır”cümlesini okuyunca titredim.Sen hayatta iken sahabe nasıl uyurdu?ya iman etmeyenler nasıl yaptılar bunu?Sendeki ahlakı,güzelliği Hz. Hatice kadar görememişler demek ki..O Hatice ki sen daha kendinin ne olduğuna hüküm getirememişken “Allah sana kötü

 birşeyi layık görmez”demişti..kadınları maldan da aşağı gören ebu cehiller,lehebler bir Hatice olamamışlar ya RasulAllah,küçümsedikleri bir kadın kadar olamamışlar..
Ey Rasul!belki fiziken aramızda değilsin;ancak sünnetlerinle hadislerinle hala ve daim olarak aramızdasın.Biz sendeki güzel ahlaka ulaşamadıysak,bu bizim tarifi incelememizdendir..sendeki güzellikleri tam incelemeye tabi tutmamamızdan ve pastadaki kabartma tozunun eksikliğini önemsediğimiz kadar insanlığımızdaki hoşgörüsüzlüğü önemsemememizdendir..

Ey sınırsız nimetlendirenin bize gönderdiği lutüf!
Gerçekten Allah ve peygamber sevgisine ermeye başladığım günlerde bir çocuk gibi kavramlarım yeniden oluşmaya başlamıştı.iyi,kötü,doğru ,yanlış..

herşeyi sorguluyordum..”nimet” kavramını düşündüğüm bir vakitte senin bizim için en büyük nimetlerden oldugunu keşfetmiştim.Evet ey sevgili!sen bu ümmet için en büyük nimetlerdendin.Seni verene,sana ümmet olabilme şerefine erdirene sonsuz hamd-ü senalar olsun.seni bize veren yüce Allah(c.c),sevgini kalbimize,ahlakını cismimize,hayatını gündemimize,davanı çağımıza taşımamıza yardım etsin!

Ey Sevr’de üçüncüsü Allah olan iki kişiden biri!
Mekke’de doğdun,orda büyüdün, yetimdin..inandığında da ordaydın,baskılar gördün yılmadın..oysa ümmetin en ufak baskıda tavizlere başlıyor ey Rasul!sen

bize sabrı öğretmiş ve öğütlemiştin!”olmadı mı ,hicret var”diye yaşantınla bize yol göstermiştin!Ama biz inandığımız gibi yaşayamayınca,yaşadığımız gibi inanmaya başladık.Hicret ise tarih kitaplarının 622 yılına tekabül eden bir vak’a oldu..biz seni hiç örnek alamadık sevgili!Allah onda “usvetun hasene” var

 dedi ama biz hep şekilde kaldık.cevheri curufundan ayıramadık..sonuç mu?bu kadar hassasiyetsiz,bu kadar parçalanmış,bu kadar ahlaksızlaşmış insancıklar olduk..aslında insan da olabilmiş değiliz,beşeriz..insani yönlerimizi ne zaman geliştirirsek o zaman beşerlikten insanlığa atanacağız..ne zaman olacak,bilemiyorum..söz versem ne olur ki,sözümde duramıyorum..dedim ya bir türlü senleşemiyorum!

Ey mü’minlerin en güveniliri!
Müslümanlara “Muhammedi”dendiğini öğrendiğimde,hepimizin sen gibi oldugunu düşündüklerinden bu ismi bize verdiklerine kani olmuştum.şimdi bakıyorum da kaçımız sen gibiyiz?kaçımızdan bu bağlamda korkmalılar?hiçbirimizden..biz ki sana hakaret ettiklerinde hala rahat yataklarımızda uyuyabildik!anamıza babamıza
 ggüüll
 hakaret edilseydi bu kadar rahat duramazdık çoğumuz..biz yine de ümmet kabul edilebilir miyiz ey Rasul!yine de “liva’ül hamd” sancağı gölgesinde pay alabilir miyiz?sana cennette komşu olabilir miyiz?

Ey müşfik yürek sahibi!
Sen her cinsten,renkten,ırktan çocukları çokça sever,onlara "İslam fıtratı üzeredirler" derdin.biliyor musun ey Rasul?Senin ümmetinin çocukları tankların altında eziliyor!başlarından “özgürlük” adlı bombalar yağdırılıyor.Annelerine zorla tecavüz ediliyor,babalarının başlarına evlatlarının yanında çuval geçirip

katliam yapıyorlar..biz mi ne yapıyoruz?biz mi?biz televizyonda görünce “dayanamıyorum”diye kanal değiştiriyoruz,anlatan olunca “sus” diyoruz,çocukların yanında böyle şeyler konuşmayın diyoruz.dua bile etmiyoruz!dünya malı istemekten kardeşlerimize dua sırası gelmiyor!biz ,biz senin ümmetin miyiz?utanıyorum utanmazlığımızdan..

Ey zeyneb’in,Rukiyye’nin,Gülsüm’ün,Fatıma’nın babası!
“beni annenizden,babanızdan ve nefsinizden çok sevmedikçe,gerçekten iman etmiş olamazsınız” demiştin!”anam babam sana feda olsun YarasulAllah!onlar ki bana senin kızının ismini koymuşlar..beni bu yola adamışlar..Ahlakımda “Hazreti”lakabı taşıyabilecek bir güzellik yok.yine de kızın kabul eyle!beni de sev,beni de sev!
Ey mü’minlerin Emiri!Ebul kasım!Ya Muhammed (S.A.V)!!
Eksiğimiz çok diyemiyeceğim,tam olan bişeyi bulmak için mikroskop gerek.insanı ete,hayatı mülke,sevgiyi beşere indirgediğimizden beri bu haldeyiz.

Rabbim bize senin pencelerinden hayata bakmayı öğretsin..Seni anlayan,hayatına taşıyan İnsanlar olabilmemizi nasib eylesin..hayatını “İkra” ile başlatan
gum feenzir” ile devam ettiren ve “nimeti ikmal” ile sonlandırabilen bir ümmet olabilelim..
 
 ggüüll 

Alıntı

[Sümeyye Sude]

Ey sultanul enbiya ve serzakiri evliya,semeradar kainat agacının en kamil meyvesi,tum varlık aleminin manasını acıklayan,hakikatın içyuzunu gosteren,rabbimizin en yuce hediyesi,nimeti, ve bası secde de miraca yukselen, ruhu namazda ötelere giden,ve seni ne kadar ovsemde,yazsam da, ovemeyecegim kadar övülecek tarafı olan,ve kendini bize şefkatli tanıtan,bizim için ,ummetin için,

yetim dogan,öksüz büyüyen,fakir yaşayan,ve dunyalık namına hiçbir lezzete ihtiyac gostermeyen,efendim seyyidim,sultanım,habibim,onderim,rehberim,
bu satırları yazarken,titreyen ellerimden,kendi bulanık dunyamdan,kirli ellerimden,kör gözlerimden,kırık gonlumden,taşlaşmış kalbimden seni anıyor olmaktan hicab ediyor,ve senin engin şefkatine sıgınıyor, ve sanki karsımda duruyor, korkma bende senin gibi kuru ekmek yiyen bir annenin çocuguyum dediğin gunu aklıma getiriyor,ve seni yeterince anamamaktan dolayı uzgun oldugumu belirtiyor,ve gozyaşlarımla huzuruna gelmek için ,rabbimden niyaz ediyorum...
...
ben irademin altında ezilmişliğin verdiği yuzkızartıcı halimle , bir seni sevenlere bakıyorum birde kendi nadan halime...
ben senin haticen kadar duyarlı,hassas,şefkatlı,vefalı olmadım ,
ebu bekirin kadar sadık kalamadım,senin için komaya giremedim,,,
bir zubeyr gibi hasırlarda yanmadım,ve inanıyorum diye dayak yemedim,
ve bir huzeyfen gibi kızgın yaglara başım girmedi,ve senin için musabın gibi hicret yollarını tercih edip,evimden ayrı kalamadım...

ömerin kadar cesur,hamzan kadar aslan,alin kadar candan olamadım,,,
senin için aclıgı gozonune alıp,yemekten kendimi alıkoyamadım,senin için malım mulkum canım cananım ile cehd edemedim,
ettim dersem yalan soylemiş ve seni sevenlere saygısızlık etmiş olurum...
...
bu utandırıcı halimi sana arz ediyor, bu kadar rezili rusva halimle sana bir demet hediye verememenin huzununü sinemde duyuyor ve senin aşkın ile yanmak ve yakmak istiyorum...
bu yazıyı da ona vesile yapmak için yazıyor ve sana vasıl olmasını cenabı haktan niyaz ediyorum...
...
eline aldıgın taslar bir bir seni haklı cıkarırken,agaclar sana medhiyeler duzerken,ay senin için yarılırken, melekler senin için saygıya dururken,senin bir elin ile ordu doyarken,senin elin ile insanlar hakkı bulurken,bu simada yalan olmaz diyerek sana ittiba ederlerken,,, ben kırılmış halimi tercuman edeyim dedim,ama kırık dokuk ifadelerimle gul kokusu ile bu yazıyı sonlandıramadım,
ama ya rasulAllah sen benim kırık dokuk ifadelerime bakmayıp,engin şefkatin ile,merhametin ile benim sana veremediğim guzel hediyeleri,senin bana vereceğin umidiyle yatıp,umidiyle kalkıyor,kendimi senin kollarına atıyor,uykularımda dahi olsa seninle hemhal olma arzusu ile yanıyorum...
sen benim gibi kapıkullarının,boynu tasmalıların,senin kapından kacanları,sana vefasızlık yapanları dahi,haydi affettim diyecegin ana kadar da senin kölen kalmayı istiyor ve sensiz bir hayatı sonsuza dek istemiyorum... ve sana obur alemde takdim edebilecegim bir iki damla gozyasını kabul edecegin umidiyle yasıyorum...
SallAllahu aleyhi vessellem...
Allah senin ümmetinden eyleye, alıntı