Felsefenin Önemi
Felsefenin sizin için ne kadar önemli olduğunu anlamanız için şu soruyu sorun; En çok neye değer verirsiniz. Bir insan için değer verdiği şeyler neredeyse hayatının yönünü belirler. Bazıları bunun için ölür. Felsefe ve değerli olan, ikisinden birini temel alıp yola çıkarsanız diğerine ulaşırsınız. Şöyle ki; Bir felsefi düşünceyi temel alıp her şeyi bununla açıklamaya kalkarsanız bazı şeylerin yüceldiğini bazılarının aşağılandığını görürsünüz. Yine aynı yolu tersinden yürüyerek değerli olan şeylere olan inancınızı sarsmamak için bunu temellendirecek, haklı çıkaracak bir felsefeye ihtiyaç duyarsınız.
Ancak bu iş çok zahmetli ve zordur. Bu sebepten dolayı insanlar kendisinden önce yaşamış insanların değerli olanlarını veya felsefelerini (aynı kapıya çıkar) kendisine mal edip kullanmayı tercih ederler. Ve bir karmaşayı önlemek için de çevresindeki tüm insanların aynı tercihi yapmasını isterler. Bu yol gerçekten kolaydır. Kişi, hayatına zemin olacak düşünceleri, davranışları hazır olarak alır ve kullanır. Eğer kişi bu yolu çocukluktan itibaren yürümeye başlarsa, felsefesini ve kendisi için değerli olanları ölçüp biçmeden yaşamaya alışır, bu konuda düşünmeye, neden sonuç ilişkilerini iyice irdelemeye zaman ayırmaz. Zaten diğer insanlar bunu istemektedir. Sonuçta kişi başkaları tarafından önüne sürülmüş olan hayatı yaşamaya başlar. Daha kötüsü düşünme ve irdeleme yetisi gelişmediğinden bundan asla şikayetçi olmaz ve bu şekilde hayatını tüketir. Böylece hazır hayat, düşünen insanları yok ederek kendisini de korumuş olur.
Bu şekilde hazır yaşamanın faydaları da var. En büyük faydası sağlam bir hayat zemini sağlamasıdır. Aynı felsefeye ve değer yargılarına bağlı insanlar için zemin aynıdır ve bu insanlar kolaylıkla anlaşabilir ve aynı zemin üzerinde yaşamanın güvenliğini paylaşırlar. Buna güvenerek kendi aralarında kolaylıkla kurallar koyabilirler, yeni sistemler kurabilirler ve dahası ertesi gün için birer kahin gibi davranabilirler. Tüm bunlar insanları rahatlatır ve düşünmeleri için gerekçelerini ortadan kaldırır. Kaygı ve şüphe bu hayat zemininin altına süpürülür ve üstü örtülür. Bir başka faydası da hazır yaşamı oluşturan hazır felsefe ve getirdiklerinin önceden yaşamış insanlarca azda olsa tecrübe edilerek geliştirilmiş olmasıdır. Böylece eski hatalardan ders alındığı düşünülebilir. Ancak pratikte bunun örneği bulunsa bile böyle durumlarda büyük felaketlerin söz konusu olduğu görülür. Bir faydası da böylesine sistemli ve kurallar içinde yaşayan insanlar topluluğunun bir karınca kolonisi gibi davranmasıdır. Eğer bu insanlar belli bir noktaya odaklı hayat yaşamaya başlarsa ortaya büyük bir enerji çıkar. Örneğin (günümüzden) sermaye odaklı hayat süren bir koloni, döngünün devam etmesi için enerjisini sermaye üretimini her defasında daha çok arttırmak için harcar ve sonuçta bir gelişim döngüsü oluşur. Bu gelişimin yan ürünleri teknoloji ve bilgi olabilir, bunlarda gelişim için birer katalizör olarak kullanılacaktır.
Demek ki bu gezegendeki insanların büyük bir çoğunluğu hazır bir hayat yaşamaktadır. Bu da felsefe sayesindedir. Felsefe gizli kahraman gibidir. Biraz araştırırsanız insanların doğa karşısında çok aciz yaşadığı dönemlerden bu güne kadar ki tüm değişimlerin ve gelişimlerin sebebi felsefedir. Böylece felsefenin varlığını insanlık tarihi kadar eskiye götürebiliriz. Ama felsefeyi bugünkü anlamıyla yerine oturtan ve tanımını yapan insanlar bildiğim kadarıyla aşağı yukarı 2500 yıl öncesinde yaşamış. Bu insanlar felsefe konusunda şaşılacak derecede üretken olmuşlar hatta sırf felsefe eğitimi için okullar kurmuşlar. Batı Anadolu ve Ege Denizi kıyılarında yaşamış olan bu insanların bugün içinde bulunduğumuz hazır hayatın oluşumunda çok büyük bir etkisi olduğu gibi neredeyse temel oluşturmuş. Hz.İsa'nın doğumu ile bin yıl dan fazla sürecek olan bir felsefi yoksunluk döneminden sonra orta çağ da büyük acılar çekmiş olan Avrupalılar tekrar eski defterleri karıştırıp felsefeyi diriltmişler. Rönesans ile hatırlanan o eski insanların düşünceleri 17.nci yy.dan sonra hızlı bir gelişme içine girmiş. Bundan sonra pek çok bilimsel buluş yapılmasında çıkış noktası olan felsefe Fransız ihtilalinden, birinci dünya savaşına, köleliğin kaldırılmasından, liberal demokratik devletlerin kurulmasına, soğuk savaşdan, küreselleşmeye kadar hemen her konuda dünyayı değiştirmiştir. Bugün yaşadığımız hayat da bu değişimlerin sonucu olan bir hazır hayattır.
İşte felsefenin önemi böylece ortaya çıkıyor. Ve tabii ki filozofun önemi. Felsefe sonuçta bir insan ürünüdür. Tarihte pek çok felsefe anlayışı geliştirilmiştir. Filozoflar önceki bazı filozofların inançlarını benimseyip geliştirmiş veya değiştirmiş olduğu gibi yeni felsefe anlayışları da getirmişlerdir. Bunu yaparlarken en büyük etki, aldıkları eğitim ve yaşadıkları dönemin hazır hayatının getirdikleri, zorunlulukları, özgürlükleri vs. dir. Örneğin Rönesans öncesi (Skolastik) dönemde filozoflar, Kilisenin hazır hayat içindeki konumu sebebiyle tanrısal felsefeyi geliştirme çabasına girişmişlerdir. Günümüzde de filozoflar teknolojinin ve para ekonomisinin hazır hayatın içindeki konumundan etkilenmektedirler. Tüm bunların sonucunda şunu söyleyebilirim ki; belli bir dönemde geliştirilen felsefe anlayışları içinde bulundukları hazır hayat ile az yada çok, ama mutlaka ilgilenir ve etkilenirler. Bu ilgi ve etki karşılıksız kalmaz ve ortaya çıkan felsefe hazır hayatı değiştirebilecek anlayışları öne sürer. Bu anlayışlar bazen unutulur gider, bazen yüzyıllar sonra değeri anlaşılır veya dünyayı değiştirir.
Tüm bunların ışığında, felsefenin, insanlığın tarihini yazmasındaki en önemli ilham kaynağı olduğunu düşünüyorum. Eğer içinde bulunduğunuz hazır hayattan şikayetçiyseniz kılıcınızı çekip yel değirmeninin kanatlarına saldırmak yerine nasıl bir hayat istediğinizi, nasıl bir dünya ve evren anlayışı istediğinizi ortaya koymaya çalışın. Hazır hayatı en ince ayrıntısına kadar yargılayın ve daha iyisinin felsefesini geliştirmeye çalışın. Başarılar...
--------------------------------------------------------------------------------
Bu yazı sayınAli Erkan İmrek tarafından bize iletilmiştir. Bu yazısını bizlerle paylaştığı için kendisine çok teşekkür ediyoruz...