Ceza Hukuku - Sıra Sizde Yanıt Anahtarı

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Uyanan Gençlik

  • ******
  • Join Date: Kas 2010
  • Yer: HATAY
  • 7462
  • +547/-0
  • Cinsiyet: Bay
Ceza Hukuku - Sıra Sizde Yanıt Anahtarı
« : 26 Nisan 2018, 14:09:36 »
Sıra Sizde 1
Ceza hukuku kurallarının mülkîliği ve şahsîliği ilkelerini tanımlamaya çalışınız.

Ceza hukuku kurallarının mülkîliği ilkesi, bir devlet ülkesinde kim suç işlerse
işlesin o devletin ceza hukuku kurallarının uygulanması anlamındadır. Suç
işleyen kimsenin hangi devletin vatandaşı olduğunun bir önemi yoktur. Buna
ülkesellik ilkesi de denilmektedir.
Ceza hukuku kurallarının şahsîliği ilkesi ise, suç işleyen kimseye, o hangi
devlet vatandaşı ise, vatandaşı olduğu devletin ceza hukuku kurallarının
uygulanması anlamındadır. Buna kişisellik ilkesi de denilmektedir.

Sıra Sizde 2
Hazırlık hareketleri ve teşebbüs arasındaki farkı açıklamaya çalışınız.

Hazırlık hareketleri, suçun işlenmesi için gerekli bilgilerin toplanması, yer ve
zaman seçimi, kullanılacak araçların tespiti gibi faaliyetlerden oluşur. Bu
faaliyetler suç için hazırlık niteliği taşımakla birilikte, kendileri suç teşkil
etmez.
Teşebbüs ise, suçun işlenmesine everişli araçla başlanmış olmasına
rağmen, fâilin elinde olmayan nedenlerden ötürü icra hareketlerinin
tamamlanamaması ve sonucun açığa çıkmaması durumudur. Teşebbüste
suçun işlenmesine başlandığı için, icra hareketleri kesilinceye kadar yapılan
davranışlar suç sayılır.

Sıra Sizde 3
İslam’da inanç özgürlüğü tam olarak tanındığı halde İslam ceza hukukunda
dinden dönenlerin niçin cezalandırıldığı hususunu açıklamaya çalışınız.


XIX. yüzyılın ikinci yarısına kadar uluslararası ilişkileri savaş ve düşmanlık
olgusu belirlemiştir. Hz. Peygamber’in “Kim dinini değiştirirse onu öldürün”
(el-Buhârî, Cihâd 149) dediği dönemde ve sonrasında, yakın zamanlara
kadar, toplumlar kendilerini dine nispet ederek tanımladıkları için bir
kimsenin İslam’dan çıkması, ait olduğu toplumdan ayrılması ve ona düşman
hale gelmesi anlamını taşıyordu. Dolayısıyla İslam’da inanç özgürlüğü en
geniş çerçevede tanınmış olması ile dinden dönmenin suç sayılıp
cezalandırılması arasında bir çelişki bulunmamaktadır. Nitekim Hz.
Peygamber’in ilgili diğer sözleri de dikkate alındığında söz konusu savaş ve
düşmanlık olgusu ile dinden dönme arasındaki ilişki kolayca
anlaşılabilmektedir. Hz. Peygamber bir başka sözünde dinden dönme suçunu
işleyen kimseyi ‘toplumdan ayrılarak dinden çıkan’ (Ebû Dâvûd, Hudûd 1)
biçiminde nitelemiştir. Bu itibarla hanefî hukukçuların dinden dönme suçunu
savaş hukuku kapsamında ele almaları, tarihsel olgu ile de bağdaşmaktadır.

Sıra Sizde 4
Kitâb ve Sünnet’te niçin az sayıda suç ve ceza türünün düzenlendiği
hususunu araştırınız.

Kitâb ve Sünnet’te az sayıda suç ve ceza türünün düzenlenmesinin iki temel
gerekçesinden söz edebiliriz. İlki, Kitâb ve Sünnet’te ilk müslüman toplumun
ceza hukuku ihtiyacı öncelikle dikkate alınmıştır. İhtiyaç ölçüsünde suç ve
ceza düzenlemesi yapılmıştır. Sebeb-i nüzûl ve sebeb-i vürûda ilişkin bilgiler
de bu tespitimizi desteklemektedir. İkincisi ise, toplumsal değişimin dikkate
alınmasıdır. Kitâb ve Sünnet hukukun başka alanlarında da olduğu gibi, her
meseleyi ayrıntılı düzenlemek yerine, genel ilkeleri belirlemekle yetinmiş,
açığa çıkan yeni meselelerin hükümlerini tespit etmeyi müslüman topluma ve
onu temsil eden yetkili organlara bırakmıştır. Suç ve cezaya ilişkin kuralları
da belirttiğimiz çerçevede değerlendirmek gerekmektedir.