Bülbül ve KralGece oldu, herkes uyudu. Bekçiler, sarayın ışıklarını söndürdü ancak kral uyanık kaldı.
Karısı ona sordu: “Niçin uyumadın kral efendim?”
Kral şöyle dedi:
“Şiddetli bir uykusuzluk hissediyorum (Hiç uykum yok). Uyuyamıyorum.”
Kral karısıyla birlikte büyük sarayın balkonunda durdu.
Orada ağaçlardan gelen tatlı bir ses duydu.
Kral: “Bu ses de ne? Ondan daha güzelini duymadım” dedi.
Kraliçe: “Bu bülbülün sesi efendim” dedi.
Kral bekçilere: “Bülbülü getirin. Meclisimde her akşam onun sesini duymak istiyorum” dedi.
Sabah bekçiler bülbülü getirdiler.
Ona altından bir kafes yaptılar.
Sonra onun içine elma dilimleri, portakal ve armut parçaları koydular.
Akşam kral bülbülün güzel sesini duymaları için her yerden misafirler çağırdı.
Misafirler ve kral şaşırdı çünkü bülbül şarkı söylemiyor ancak ağlama gibi hüzünlü bir ses çıkarıyordu.
Krallığın bilgesi kalktı ve dedi ki: “Bülbülün sesini duymak istiyor musunuz?”
Hepsi bir ağızdan: “Evet” dediler.
Bilge kafesin kapısını açtı ve bülbül ağaçlara doğru süzüldü.
Seslerin en tatlısıyla şarkı söylemeye başladı.
Kral: “Özgürlük dünyadaki en güzel şey” dedi.
Bu parça Mısır Eğitim ve Öğretim Bakanlığının yayını olan el-Lugatu’l-‘Arabiyye, es-Saffu’s-Sâlis
(2017) s.31 de bulunan aynı adlı metinden uyarlanmıştır.