Allah'n Yaratma Sıfatı ve Kader

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
Allah'n Yaratma Sıfatı ve Kader
« : 03 Şubat 2018, 12:33:47 »
Kader inancıyla irtibatlı olan ilâhî sıfatların bir diğeri yaratmadır. Fiilî
sıfatların esasını teşkil eden yaratma Allah’ın evren ve insan üzerindeki
tasarrflarının kaynağını oluşturduğundan kaderle irtibatlıdır. Yaratma sıfatı
“halk”, “îcâd”, “ibda” “kevn” (tekvin) ve “inşa” kavramlarıyla ifade edilir.

Allah Teâlâ yaratıcılığıyla öncelikle evrenin kaderine hükmetmiştir. Gök
cisimlerini ve yer küreyi belli hacimde yaratmış, gezegenlere belli yörüngeler
tayin etmiş, yeryüzünde yollar, dağlar, ovalar, nehirler var etmiş, gökten
ölçülü bir şekilde yağmur yağdırarak tat, renk ve özellikleri farklı bitkiler
bitirmiştir. Bütün bunların Allah’ın fiilleri olduğuna dikkat çekilerek evrenin
belirlenmiş bir kaderi olduğuna işaret edilmiştir.

Kur’an’da açıklanan ilâhî fiillerin bir kısmı insanlar arası ilişkiler ve
onların konumlarıyla ilgilidir. Allah, yeryüzünde dilediği şekilde üremeleri
için erkek ve dişi olmak üzere insanları farklı cinsiyette yaratmış, onlara
kalemle yazmayı öğretip karada ve denizde yürütmüş, diğer canlılardan
üstün kılmış, biribirleriyle tanışmalrını sağlamak için farklı ırk ve dillerde
yaratmıştır. Çeşitli âyetlerde insan türünün yapısına ve farklılıklarına ilişkin
bir yaratmadan söz edilerek beşer türüne ait kaderle Allah’ın yaratma sıfatı
arasında sıkı bir bağlantının bulunduğuna dikkat çekilmiştir.

Kader inancının merkezinde yer alan insanlara ait fiillerle ilâhî fiiller
arasındaki ilişkiye de Kur’an’da yer verilmektedir. Allah insanları fiil yapma
irade ve gücüne sahip varlıklar olarak yaratmış ve bu sebeple fiillerinden
sorumlu tutmuştur. İnsanlardan dileyen Allah’a iman edip buyruklarına uyar,
dileyen de inkâr edip uymaz, dileyen iyi işler yapar, dileyen kötü eylemlerde
bulunur. Yaptığı iyi işler lehine, kötü işler ise aleyhinedir. Ahirette
yaptıklarının karşılığını görecek, ya cenneti veya cehennemi kazanacaktır (elKehf
18/29; Meryem 19/63; es-Secde 32/19-20; Yâsin 36/54-64; ez-Zümer
39/15).

Ancak henüz dünyadayken de Allah insanların fiilleriyle ilgilenir, bu
sebeple de onların eylemlerine ilişkin irade ve güçlerini iman ve itaat veya
inkâr ve isyan doğrultusunda kullanmalarına bağlı olarak müminlerle kâfirler
hakkında farklı fiiller gerçekleştirir. Nitekim Allah iman edip buyruklarına
uyanları hidayete sevkeder, onların iman ve hidayetlerini artırır, kalplerine
imanı yazıp onlara takvasını verir, onlara imanı sevdirip inkâr ve günahı
çirkin gösterir, karanlıktan çıkarıp aydınlığa ulaştırır ve artık onları kimse
saptıramaz.

Buna karşılık inkâr edip buyruklarına isyan edenlerin kalplerini
katılaştırıp daraltır, gerçeği anlamalarını engeller, kalplerini mühürleyip
kapatır, gerçeği görmekten mahrum kalmaları için gözlerine perde çeker,
doğru olanı duymalarına mani olmak için kulaklarına ağırlık verir. Ayrıca
günahlarının artması için onlara mühlet verir ve şeytanla aralarında dostluk
bağları kurar, isyanlarından ötürü inkârı onlara güzel gösterir, kalplerindeki
inkâr ve isyan hastalığını artırır ve kendi yolundan çevirir. Bölye yapmakla
da onlara zulmetmiş olmaz, aksine bu ilâhî fiiller insanların kendi karar ve
eylemlerinin bir sonucu olduğundan kendi kendilerine zulmetmiş olurlar.
Ayrıca ilâhî adalet, her iki zümreye de kararlarını gerçekleştirme imkânı
vermeyi gerkli kılar.

Görüldüğü gibi yaratma sıfatının kaderle ilgisi daha çok Allah’ın evrende
varlık alanına çıkmış ve çıkacak her şeyi kapsayan yaratıcılığnın, insanların
sorumlu tutuldukları fiilleri de kapsaması açısındandır. Çünkü Kur’an’da
Allah her şeyin yaratıcısı olarak nitelenmiştir. Bu sebeple insanlara ait fiiller
de “her şey” ifadesinin kapsamına dâhildir. Ancak Allah’ın yaratması
doğrudan doğruya ve arada bir vasıta olmadan gerçekleşebileceği gibi bir
sebep vasıtasıyla da meydana gelebilir. Sorumluluk ve yükümlülüğünün
mantıklı bir temele dayanması aklın kaçınılmaz bir gereği olduğundan
Allah’ın insanlara ait fiilleri yaratması, irade ve kudretlerini oluşturan
zihinsel ve bedensel yapıları vasıtasıyla gerçekleştirebilir. Ancak bu fiilleri
yaratırken melekleri vasıta kılması da mümkündür. Allah’ın yaratmasına
ilişkin ayetlerin örgüsü bunu ortaya koymaktadır.