Kur’ân’ın temel hedefi maddi ve ruhi açıdan sağlıklı insan yetiştirmek,
huzurlu ve müreffeh toplumlar oluşturmaktır. Bu sebeple Kur’ân, insanlığın
yararına olan şeyleri emir ve tavsiye ederken, zararlı olan şeyleri de
yasaklamıştır. Kur’ân, mesajını insanlara ulaştırırken bazı temel kavramları
araç edinmiştir. Değişik türevleri ile de olsa, bu kavramların, sık sık
Kur’ân'ın değişik yerlerinde tekrar edildiğini görmekteyiz. Şüphesiz bu
tekrarlar, önemlidir ve boşuna değildir. İlk bakışta bir kavramın tek bir
anlamı olduğu ve geçtiği her yerde aynı anlamın kastedildiği sanılabilir;
ancak Kur’ân kültürüne vakıf olundukça durumun böyle olmadığı rahatlıkla
görülebilir. Buna göre bazı kavramlar kullanıldıkları yere göre farklı manalar
kazanabilmektedir. Bu durum, bir taraftan Kur’ân âyetlerinde var olan anlam
zenginliğine işaret ederken, bir taraftan da okuyucuyu daha dikkatli olmaya
davet etmektedir. Bu nedenle Kur’ân'ın sağlıklı anlaşılması için onda yer alan
kelime ve kavramların Kur’ân bütünlüğü çerçevesinde anlaşılması hayati
önem taşır. Farklı yönlere çekilmeye müsait olan ve anlamada hassasiyet
gerektiren Kur’ânî kavramlardan biri de “fitne” kavramıdır. Bu kavram
kültürel ve geleneksel kabullerle bazen siyasî bazen de sosyolojik bir boyut
kazanmakta ve bu boyutu ile de algılanmaktadır. Bu sebeple söz konusu
kavramın Kur’ân'da geçtiği her yerde, Kur’ân'ın bütünlüğü çerçevesinde
kazandığı anlamların, incelemeğe değer bir husus olduğunda şüphe yoktur.
Bu tür kelime ve kavramları Kur’ân bütünlüğü çerçevesinde anlamaya
çalışmak gerekir. Buna uyulmadığı takdirde yanlış anlama ve yorumların
oluşması kaçınılmazdır. Kavramsal çalışmaların bu tür yanlış kanaatleri
büyük oranda engelleyeceğini söylemek mümkündür. Bu tür çalışmalarda ele
alınan kavramın önce etimolojik kökeninin tespit edilmesi, daha sonra
semantik tahlilinin yapılması gerekir. Zira kelimenin tarihi süreç içerisinde
kazandığı yeni ve yöresel ya da kültürel anlamların ortaya çıkarılması ve bir
takım anlamsal daralmaların yahut farklılaşmaların olup olmadığının
bilinebilmesi için etimolojik ve semantik tahliller kadar üzerinde araştırma
yapılan metnin bütünlüğü içerisinde de bunun takip edilmesi gerekir.