SORU: I. Andolsun ki biz, gökte burçlar (yıldız kümeleri) meydana getirdik ve onları, (ibretle) bakanlar için süsledik.
II. Yeryüzünü ise, (yaşamaya elverişli bir halde) yayıp döşedik, oraya sabit dağlar koyduk ve orada ölçülen, tartılan her şeyden bitirdik.
III. Ancak dinleme hırsızlığı yapan (şeytan) olursa onu da (akıp yakan) parlak bir alev takip eder. IV. Biz onları taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk (oraya yaklaşamazlar). Yukarıda Hicr sûresinin 16-19. ayetleri verilirken sıralamada bir hata yapılmıştır. Sıralamanın düzgün olması için aşağıdakilerden hangisi yapılmaktadır?
A) III ile I yer değiştirmelidir.
B) II ile IV yer değiştirmelidir.
C) I ile II yer değiştirmelidir.
D) III ile II yer değiştirmelidir.
E) I ile IV yer değiştirmelidir.
CEVAP: II ile IV yer değiştirmelidir.
I. Andolsun ki biz, gökte burçlar (yıldız kümeleri) meydana getirdik ve onları, (ibretle) bakanlar için süsledik.
IV. Biz onları taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk (oraya yaklaşamazlar).
Hicr sûresinin 16-19. ayetler:
16. Andolsun, biz gökte birtakım burçlar yarattık ve seyr edenler için onu süsledik.
Burç, aslında yüksek köşk demektir. Gökyüzünde özel bir şekilde toplanmış olan birtakım yıldızlar kümesine de bu manada burç denilir. Bu kümelerin meşhurları oniki tane olmakla beraber, âyet-i kerimede «burûc» kelimesi, nekre ve çoğul olarak zikredildiğine göre, gökyüzünde daha keşfedilmemiş bir çok yıldız kümelerinin var olduğuna işaret edilmektedir.
17. Onları, taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk.
18. Ancak kulak hırsızlığı eden müstesna. Onun da peşine açık bir alev sütunu düşmüştür.
19. Yeri uzatıp yaydık, orada sabit dağlar yerleştirdik, yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik.