Bâbüssaade’nin tam karşısında yer alan ve saçak sistemiyle bu kapıyla bütünleşen Arz Odası, Saray’da Padişahların devlet yönetimiyle olan ilişkilerinin somutlaştırıldığı en önemli mekândır. Bu odaya Arz Odası veya Arz Dîvanhanesi de denilir. Fermanlarda geçen padişah makamı anlamındaki “makam-ı muallâ” denen yerdir.
Padişahlar, yabancı devlet elçilerini burada huzura kabul etmişler, sefere çıkan komutanlara Sancak-ı Şerif’i törenle yine burada teslim etmişlerdir. Arz Günleri denilen Pazar ve Salı günlerinde ve Dîvan toplantılarından sonra devlet erkânı ile özel toplantılarını burada yapmışlardır.
Arz odası kitabesinin üst kısmında Besmele-i şerif vardır.
Sol tarafta bulunan kitabede talik hattı ile
"Ḥazret-i Abdülmecid Ḫan el-muẓaffer da’ima" yazmaktadır.
Sağ tarafta ise talik hattıyla:
"Şehriyar-ı pür-kerem ẓıll-ı cenab-ı Kibriya" yazmaktadır.
Haşre dek ma’mûr olub bu dergeh-i şevket-nümâ
Takınâ cevherle târihin yazar ser-kâtibi
Kıble-i hâcât ola şâhân-ı dehre dâima
Arz odasın kıldı nev-bünyâd Sultan Mustafa
Hicri 1222
Günümüz Türkçesiyle:Kıyamete dek bu azametli oda mamur olup
Başkâtibi takına cevherle tarihini yazar
Cihan hükümdarlarına daima işlerinin görüldüğü yer olsun
Sultan Mustafa han arz odasını yeniden yaptırdı
Miladi 1807